Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan için İstanbul’da restore edilen Vahdettin Köşkü’nün iç dekorasyonunda ipek ve 24 ayar yaprak altın kullanıldığı ortaya çıktı.

Koltuk, sedir ve sehpalar tarihi eser statüsündeki örneklerine bakılarak yenilendi. Oyma üzerleri altın varaklarla işlendi, ipek kumaş ile kaplandı.

Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın maliyeti gündemden hiç düşmezken, Tayyip Erdoğan için İstanbul Çengelköy’de yenilenen Vahdettin Köşkü’nün de “Kaç-Ak Saray”dan geri kalmadığı ortaya çıktı. 



Özellikle koltuk, sedir ve sehpalar, tarihi eser statüsündeki örneklerine bakılarak yenilendi. Bu yenilemelerde ipek ve 24 ayar yaprak altın kullanılarak yapılan süslemeler dikkat çekti. Yenilenen salon takımlarında birinci sınıf fırınlanmış Gürgen ağacı kullanıldı. Oyma üzerleri de 24 ayar yaprak altın varaklarla işlendi, ipek kumaş ile kaplandı.

SOĞAN BAŞLI KUBBE SONRADAN EKLENDİ

Osmanlı İmparatorluğu’nun son padişahı Sultan Vahdettin’in şehzadelik döneminden kalan 50 dönümlük arazi içindeki köşkün restorasyonu tamamlandı.



Köşkün en karakteristik özelliği olan “Soğan başlı kubbesi” eleştiriler üzerine sonradan eklendi ancak aslına uygun olmadı.

Betonarmeye dönüşen ahşap yapının çevresine helikopter pisti ve otopark alanı yapıldı. 300’e yakın ağaç seyreltilerek ve yapıların çevresi yüksek duvarlarla çevrilerek Boğaziçi görünümünün doğal yapısı da bozuldu.

İLBER ORTAYLI RESTORASYONU BEĞENMEDİ

Prof. Dr. İlber Ortaylı, “Restorasyonu hiç beğenmiyorum. Tarihi realiteye mimari kurallara sadık olmadığını herkes biliyor” demişti.

Erdoğan ise bu eleştiriden rahatsız olup “Bütün o röleveleri falan bulup çıkardık. Eserleri ayağa kaldırmaktan rahatsız olan güya düşünce adamı yazıyor çiziyor, arasına da her türlü hakareti sıkıştırmaya çalışıyor’’ yanıtını vermişti.

ERDOĞAN ELEŞTİRİLERE SİNİRLENMİŞTİ

Erdoğan, başbakanlığı döneminde yapımına başlanan Vahdettin Köşkü’yle ilgili eleştirilere 12 Ocak’ta şöyle yanıt vermişti:

“Birileri yazıyor. İşte Vahdettin Köşkü’nü ne yapacaksınız? Bütün o rölövelerini falan bulduk çıkardık. Bunu diyor, başbakan kendisi için kullanacak. Bunu ne yapacaksın? Yani bu eserleri ayağa kaldırmaktan, yeniden kazandırmaktan rahatsız olan güya düşünce adamı yazıyor…”

Kaynak: Başak Kaya | Sözcü