Günün Videosu

İstanbul'daki kimyasal sızıntıda kimler tehlike altında

İstanbul Tuzla'da bir fabrikada kezzap imal eden tesiste sızıntı yaşandı.
KARŞI GAZETE | RÖPORTAJ

NİTRİK ASİT SIZINTISINA "BEZ MASKELİ" MÜDAHALE...


Milyonlarca insanın yaşadığı İstanbul Tuzla'daki kimyasal sızıntı, Türkiye'nin bu tür kazalara da pek hazırlıklı olmadığını gösterdi. Nitrik asit sızıntısına müdahale etmek için olay yerine  bez maske takarak giden polisler,  içler acısı durumun acı göstergesi...

Çevre Mühendisleri Odası'nın eski başkanı  ve halen  Çevre Sorunlarını Araştırma Merkezi Başkanlığını yürüten Baran Bozoğlu ile Türkiye'nin endüstriyel kazalara ne kadar hazır olduğunu konuştuk...

Baştan söyleyelim... Pek de iç açıcı bir sohbet olmadı...

İşte Bozoğlu'nun açıkmaları:

"AKP, 2 KERE YÖNETMELİK ERTELEDİ"

"Türkiye'de Büyük endüstriyel kazalara ilişkin yönetmelik, 2010 yılında yayımlandı. 2 yıl sonra yürürlüğe gireceği açıklandı. Ancak bu yönetmelik daha sonra iki kere ertelendi. Son erteleme   30.12.2013 tarihinde yapıldı. Uygulama süresi 2017’ye kadar uzatıldı.

YÖNETMELİK VAR, UYGULAMA YOK!

Bu erteleme ne anlama geliyor?  Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'nın (AFAD) bu tür kazalara karşı  yapması gereken çalışmalar var. AFAD'ın, valiliklerin, polislerin böyle bir kaza durumunda ne yapacaklarını bilmesi gerekiyor. Ancak bugün gördük ki yönetmelik ertelendiği için AFAD ve polis böylesi kazalara hazırlıklı değil. Polisin bez maske ile olaya müdahaleye gitmesi, tam bir üçüncü dünya ülkesi görüntüsüdür. Türkiye'nin de bu tarz kazalara hazır olmadığını gösterir!

"DOMİNO ETKİSİ TEHLİKESİ VAR"

Böylesi kazalarda 'domino etkisi' vardır. Yani sızan nitrik asit, başka tesisleri, başka bölgelerdeki insanları etkiliyor olabilir. Bu etkinin değerlendirilebilmesi, risk analizlerinin yapılabilmesi için de söz ettiğimiz yönetmeliğin devreye girmiş olması gerekirdi. Halk ve çevre sorunlarına duyarlı olmayan bir endüstrileşme süreci yaşadığımız böylece ortaya çıkıyor.

İSTANBUL'DA HANGİ İLÇELER TEHLİKE ALTINDA, BİLİNMİYOR!

Tuzla'daki bu kimyasal sızıntı haberi gelince ne yapılmalıydı?

Öncelikle derhal Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın mobil ölçüm cihazları bölgeye gidip, kirliliğin oranını ölçmeliydi.

Ne kadarlık bir bölgenin/ nüfusun tahliye edileceğine de bu ölçüm sonucunda karar verilmeliydi.

Bu risk analizleri, AFAD'ın harici eylem planında yer almalıydı.

Kaza olduğunda hangi tesisler hızla boşaltılacak, yakınlarda tahliyesi ya da üretiminin durdurulması gereken başka tesisler var mı, bu da analiz edilmeliydi. Ancak polislerin bez maske ile gittiği bir kazada bunların hiçbirinin olmayacağı anlaşılıyor.

Bilgisayar modellemesi ile kirliliğin nereye doğru yayılacağı meteorolojik koşullara göre tespit edilmeli ve kamuoyu ile paylaşılmalıydı. Bu tür bir sızıntı ancak 3-4 saatte durdurulabilir ki bu da hava şartlarına göre yayılma tehlikesi taşır.

Bugün bu çalışmaları ciddiyetle yapmasak yarın örneğin  Tüpraş'ta bir  kaza olunca önüne geçilemez...

KAZAYA MÜDAHALE EDENLERİN DERHAL SAĞLIK KONTROLÜNDEN GEÇİRİLMESİ LAZIM

Şu an derhal tesisin çalışanları, etraftaki tesislerde çalışanlar ve olaya müdahaleye giden kolluk güçleri, görevliler sağlık taramasından geçirilmeli. Polisler, bölgeye bez maske ile yaklaşmamalı, kirliliğin bulaştığı yerler temizlenmeli.

"BEYAN ESASINA GÖRE RİSK ANALİZİ YAPILMAZ"

Ayrıca yönetmelik devreye girmediği için endüstriyel üretim yapan firmalar "beyan" esasına göre çalışıyor... Yani bakanlığın internet sitesine girip 'bende şu cinsten, şu kadar tehlikeli madde var." diyor. Bakanlık da bu verilere göre otomatik olarak "riskli, az riskli, çok riskli" diye sınıflama yapıyor.  Bu sağlıklı bir yaklaşım değildir. Şirketler doğru beyanda bulunmayabilir!  Bakanlık,  yönetmelik kapsamındaki bildirimleri kontrol etmeli... Bu sağlıksız bir çevre politikasıdır.

"SIZINTI, SOLUNUM YOLU VE CİLT HASTALIKLARINA NEDEN OLABİLİR"

İstanbul Tuzla'daki sızıntı, nitrik asit sızıntısı. Asit kategorisinde bir maddedir.  Tahriş edici, solunum yolu  hastalıklarına sebep olabilen bir maddedir. Ayrıca cilt hastalıklarına da yol açabilir.  Hastalıklar hemen değil bir süre sonra da gözlenebilir. Ayrıca çevre ve etrafta yaşayan canlılar açısından da olumsuz etkileri olacaktır. İlgililerin derhal gereken önlemleri alması gerekir. Bölgede bulunanların ve kazaya müdahale edenlerin de  sağlık kontrolünden geçmesini öneriyorum.

Yönetmelik uygulanmadığı için Kocaeli, Trakya Bölgesi, İstanbul, İzmir başta olmak üzere  kimyasal, tehlikeli madde depolayan tesislerin olduğu tüm kentler tehlike altındadır. Yönetmelik üzerindeki  ertelemeler kaldırılarak acilen çalışmalar başlatılmalıdır."

Burcu Oral Evren | karsigazete.com.tr

    :

    :

    :

    :

    "İstanbul'daki kimyasal sızıntıda kimler tehlike altında" hakkında Tweetler

    DİĞER RÖPORTAJ HABERLERİ

    KARŞI VİDEO
    https://twitter.com/KarsiGazete