12 Şubat 2016 - 06:30
Ali Koç, “kapitalizm var olduğu sürece eşitliğin ve adaletin var edilemeyeceğini, sorunun kapitalist politikalarda olduğunu” söyleyerek sosyalizme göz kırptı.
Bill Gates, aslen kamu yararına odaklanan sosyal demokratik reformları “sosyalist politikalar” olarak anıp sürdürülebilir yaşam için bunlara ihtiyaç olduğundan dem vurdu.
Tesadüf bu ya bu arada, ABD’de kızışan başkanlık yarışında “demokratik sosyalist” olduğunu söyleyen Bernie Sanders’ın yıldızı parlamaya başladı. Sanders Iowa’daki ilk ön seçimde rakibi Hillary Clinton’a binde ikilik farkla yenilmişti; ikincisinde ise partililerin %60’ından oy alarak galip çıktı.
Soğuk savaş döneminde bile onlarca komünist partiye ev sahipliği yapmasına karşın yeryüzünden sosyalizmi/komünizmi silmeye çalışan bir imaj çizen ABD’nin tarihinde ilk kez sosyalist olduğunu açıkça söyleyerek büyük bir risk alan başkan aday adayı, bu denli uzun soluklu ve “gelecek vaat eden” bir kampanya yürütüyor.
Öte yandan giderek yükselen Sanders’ın New Hampshire’da elde ettiği yüksek oranlı galibiyetinin bazı simgesel anlamları da yok değil.
İlk kez bir sosyalist aday ön seçimde galip geldi.
Yetmez, ilk kez bir Yahudi aday adayı New Hampshire’dan ön seçimi kazanarak ayrıldı. Üstelik Hristiyan olmayan birinin eyalet tarihine geçecek bu galibiyeti kimseyi de şaşırtmadı.
Ailesini Holokostta kaybetmiş bir babanın oğlu olarak Amerika’da doğan Sanders’ın 1960’larda İsrail kibutzlarında gönüllü olarak çalıştığına dair haberler servis edilirken öte yandan da kampanyasında inancını ön plana çıkarmamaya çalışıp camileri ziyaret ettiği ve Müslümanlara destek pozları verdiği gösteriliyor.
Sanders’ın aynı partiden rakibi olan Hillary Clinton ise dışişleri bakanlığı dönemindeki Bingazi Sefareti saldırısında verilen kayıplar nedeniyle hâlâ eleştirilirken bir yandan da aynı dönemde kişisel e.posta kutusunu devletin gizli yazışmaları için kullandığı gerekçesiyle ter döküyor.
ABD, ilk kadın başkan ile ilk sosyalist ve Yahudi başkan arasında seçim yapacak gibi gözüküyor; zira Cumhuriyetçilerden Trump gibi aşırıcı bir aday çıkacak olursa ABD seçmeninin nasıl hareket edeceği tahmin edilebilir.
Devir neyin devri bilmiyorum; ama batıdan batıdan su katılmış sosyalist görünümlü bölgesel “baharlar” geleyazarsa şaşmamak gerek.