“Öcalan'ın devreye girmesi antibiyotik tedavisi gibi"
Yeni Şafak Ankara Temsilcisi Abdülkadir Selvi, Abdullah Öcalan’ın “hendekleri ve barikatları halk benimsemediği için doğru bir strateji olarak görmediğini” ileri sürerken sadece Öcalan’ın devreye girmesiyle çatışmaların çözülemeyeceğini söyledi. Selvi, hükümetin yeni anayasa çalışmalarında başlamasıyla birlikte Öcalan’ın devreye girmesinin beklendiğini söylerken “bu zemin sağlandıktan sonra devreye girmesinin anlamlı” olduğunu dile getirdi.
Selvi'nin Yeni Şafak'ta "Öcalan ne zaman devreye girecek?" başlığıyla yayımlanan (23 Aralık 2015) yazısı şöyle:“Öcalan'ın devreye girmesi antibiyotik tedavisi gibi.
( İlgili Bölüm) Uludere ve Kobani olaylarının Kürtlerde meydana getirdiği, ”Duygusal kopuşu” PKK, şehir savaşları ile sağlayamadı. Üzerinde durulmaya değer bir nokta. Uludere'de devletin kendi evlatlarını katlettiği, Kobani'de soydaşlarının yok edildiği kaygısını yüreğinde hissedip, sokaklara dökülen Kürtler, şehir savaşlarının doğrudan mağduru olmalarına rağmen sokağa dökülmedi. Bizim Kürtlerimiz merhametlidir. Ancak Sur'un sokaklarında, Cizre'nin mahallelerinde, Silopi'nin caddelerinde tankları ne kadar tutabiliriz. Top namlulusu üzerine çevrilmiş olan Kürtler nereye kadar bunu anlayışla karşılayabilir. Sokağa çıkma yasakları ve operasyonlar uzadıkça, başka sorunlara yola açabilir. 90'lı yıllar bu toplumun hafızasında hala tazeliğini koruyor.
Kritik 1 ay dedim.
Operasyonlarla kısmı normalleşme sağlandıktan sonra siyaset ve sivil toplum güçlü bir şekilde devreye girmeli.
Ölüm oruçları başta olmak üzere bu tür sıkışık anlarda Öcalan devreye girerdi. Bu kez de Öcalan devreye girecek mi, girse etkili olacak mı sorusu gündeme geldi.
Kandil bir süredir Öcalan'ı, ”Onursal başkan” haline getirdi. Kandil, Öcalan'ın, Nevruz'daki ”Türkiye topraklarında silah bırakmayı tartışmak üzere PKK kongresi toplansın” çağrısına rağmen savaşı tercih etti. Cemil Bayık, ”Silahlı güçlerin çekilmesine Abdullah Öcalan ya da HDP değil, örgütün kendisi karar verecektir” diyerek Öcalan'ı diri diri İmralı'ya gömdü.
Ayrıca, Öcalan PKK'yı kurdu ama örgütü Kandil yönetiyor.
Ne PKK eski PKK, ne Ortadoğu eski Ortadoğu.
Buna rağmen Öcalan devreye girecek mi?
Öcalan devreye girse etkili olacak mı?
Bu soruların yanıtına geçmeden önce, Öcalan, Kandil'in, ”Şehir savaşları” stratejisine nasıl bakıyor?
“Kandil ve HDP'nin yürüttüğü politikalar doğru değil, çıkmaza girdiler.”
Hendekleri ve barikatları halk benimsemediği için Öcalan, doğru bir strateji olarak görmüyor.
Tek başına Öcalan'ın devreye girmesiyle çözülecek bir sorun değil. Bir ucundan ABD'nin diğer ucundan Rusya'nın tuttuğu, kılavuzluğunu ise İran'ın yaptığı uluslararası bir saldırı ile karşı karşıyayız.
Ayrıca sıcak çatışmaların sürdüğü binlerce askerin katılımı ile operasyonların yapıldığı bir aşamada Öcalan'ın devreye girmesinin anlamlı olmadığı düşünülüyor.
Ankara'nın bir çıkış stratejisi var.
PKK, şehir savaşlarında ağır bir yenilgi yaşadıktan sonra, siyasi irade güçlü bir şekilde devreye girecek.
STK'lar, kanaat önderleri süreçte yerini alacak.
Hükümetin, reform sürecini başlatıp, yeni anayasanın düğmesine basmasıyla birlikte iklimin değişmesi bekleniyor. İşte tam bu aşamada Öcalan'ın da devreye girmesi bekleniyor. Daha doğrusu Öcalan'ın ancak bu zemin sağlandıktan sonra devreye girmesinin anlamlı olduğu düşünülüyor.
“Öcalan'ın devreye girmesi antibiyotik tedavisi gibi. Antibiyotik tedavisine zamanında başlanılıp, saati geçirilmeden düzenli olarak alınırsa etkili olur.”
Bu kış ağır geçecek.
Birkaç ay içinde ise antibiyotik tedavisine geçilecek.