Türkiye, 31 Mart 2015'de kendisini yoğun bir gündemin içinde buldu.

Önce tüm yurtta yaşanan ve nedeni belirlenemeyen elektrik kesintisi, ardından Balyoz davası beraatleri ve son olarak da Çağlayan Adliyesi’ndeki rehin alma olayı…

Çağlayan Adliyesi’ndeki rehin alma krizi, yayın yasağıyla, 10 saatin ardından polisin operasyonu sonucu 2 eylemcinin ve Savcı Mehmet Selim Kiraz'ın öldürülmesiyle sonuçlanırken ardında da yanıtlanması gereken bir yığın soru bıraktı.

Ülke, 1 Nisan sabahı bu sorulara yanıt ararken, AKP Kartal İlçe Binası'nda silahlı rehin alma olayı, pencereden sarkıtılan zülfikar simgeli Türk Bayrağı ile kafalar daha da karıştı.

Çağlayan Adliyesi’ndeki rehin alma olayına dönelim önce;

- Her türlü saldırıya hazırlıklı bir adliye binasına hem bomba hem silah nasıl sokuldu?

- Silah ve bomba zaten içerde miydi?

-Öldürülen Savcı Mehmet Selim Kiraz'ın korumalarının 10 gün önce geri çekildiği doğru mu?

-Kim ne derse desin, öldürülen savcı,  Berkin Elvan soruşturmasında en büyük ilerlemeyi kaydeden savcıydı.  Olayın faili polislerin ortaya çıkmasını sağlayabilirdi. Bu durumda polislerin bundan sonraki muhtemel toplumsal olaylarda ayağını denk alması gerekecekti...

-Eylemi gerçekleştirenler çok genç. Etkilenmeye, kolayca yönlendirilmeye çok müsait.

-Öldürülen eylemcilerin talepleri arasında yer alan 'bir heyet kurulmalı ve biz onlarla iletişim kurmalıyız' maddesi derin bir analize muhtaç. Heyette Ümit Kocasakal ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu'nun yer alması, ardından savcının öldürülmesi ile saldırganlar ile CHP'ye yakın isimlerin bağlantılı olduğu algısının oluştuğu çok açık. 

-Başarısız operasyon... Rehine de rehin alanlar da öldürüldü...  Tanık yok!

-Savcının hangi silahtan çıkan kurşun ile öldüğü belli değil. Kesin bilgi değil ama otopsi yapılmadığını söyleyenler var. 

-Berkin Elvan'ın suçsuzluğunu savunanlar + aleviler + CHP + DHKP-C + başarısız rehine operasyonu = savcı öldürüldü 

-Bunların üzerine AKP Kartal İlçe Binası'nda silahlı rehin alma olayı, pencereden sarkıtılan zülfikar simgeli Türk Bayrağı... 

- Zaten siyasi iktidar tarafından mezhep üzerinden yeterince kutuplaştırılan yurttaşlar tüm bu yaşananları nasıl algılayacak?

- Bu sıcak gündemde bundan sonraki satırlara,  siz okuyucular 'MİT', 7 Haziran, Başkanlık sistemi, Cumhurbaşkanının bir parti lideri gibi miting yaparak 400 milletvekili istemesiyle ilgili birçok cümle kurmakta özgürsünüz...

Ya da kurmamakta...