'AKP film, özenle sunar' cümlesi ile yazısına başlayan Ahmet Takan 'Saray'ın 1 Kasım Tezgahları!'nı deşifre etti.

İşte Ahmet Takan'ın o yazısı;

SARAYDAN 1 KASIM TEZGAHLARI

 7 Haziran seçimlerinden istediği sonucu alamayınca Türkiye'yi hükümetsiz bırakıp 1 Kasım'da tekrar seçime sürükleyen saray için oldukça "itinalı"  çalışma(lar) başlatıldı!.. Dibe vuran imajın cilalanması gerektiğini düşünen SESİK (AKP Seçim Strateji İletişim Koordinasyon Merkezi) harekete geçti. Patronun cilası yenilenecek. "Kindar, müsrif, halkı hor gören, tepedenci" özelliklerin vatandaş tarafından hoş karşılanmadığı sarayın etrafında sıkça dolaşılarak derelerden tepelerden aşılarak R. Erdoğan'a izah edildi.  Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde alınan oyun 7 Haziran'da nasıl yüzde 41'e gerilediği, 1 Kasım'a gidilen süreçte de nasıl yüzde 38 bandına inildiği anlatıldı. Yeni seçim ve makyaj stratejileri geliştirilerek saraya arz edildi!..

Evet!.. "Neler yapılacak" derseniz PR çalışmasının ana başlığı şöyle;


AİLE KONSEPTİ İLE SEMPATİK GÖRÜNECEKLER

"Aile konseptinin üzerine sempatik görünme stratejisi işlenecek...''

1- R. Erdoğan, Kasım seçimleriyle ilgili yepyeni bir konseptle sahaya çıkacak. Özellikle kavga olarak algılanacak tüm hareketleri bırakması istendi. Daha sempatik bir görüntü vermesi için hazırlıklar yapılıyor. Erdoğan'ın fevri çıkışlarını önlemek için konuşmalarını beyaz cama (prompter) bağlayan ekibi bence çok zorlanacak.

BİLAL YIPRATTIĞI İÇİN SÜMEYYE İLE ÖN PLANA ÇIKACAK

 2- Özellikle bu dönemde "Erdoğan ailesi" konseptine vurgu yapılacak. TÜRGEV'ci Bilal'in yıpranmışlığı ve yıpratıcılığı bu kez kızı Sümeyye'nin ön plana çıkarılması ile aşılmaya çalışılacak. "Aile ve özellikle de kız evlat konusu, toplum nezdinde gizli bir sempati topluyor" değerlendirmesi yapan imaj ekibi, Sümeyye Erdoğan için kendisiyle ilgili kurgulanmış destansı hikâyeler hazırlıyor.

AKP'Lİ YÖNETİCİLER SIRTINDA ÇUVAL TAŞIRSA ŞAŞIRMAYIN

3- AKP'nin "yeni muhafazakârlık" algısı unutturulacak. Tabandaki tepki yüzünden oy kaybına sebep olduğu da tespit edilen "özgürleşen kadınların aile kurmaya uzak durması", "türbanlı olmak dindarlık değil, bir moda akımı haline geliyor" eleştirileri ciddiye(!) alındı. Bu durumdan AKP'yi sorumlu tutan çevrelerin partiden uzaklaştığı tespit edildi. Yakında bazı AKP'li il, ilçe yöneticilerinin dolmuşa binerken, sırtında yardım çuvalı taşırken fotoğraflarını görürsek şaşırmayalım.

EMİNE ERDOĞAN ÜZERİNDEN İMAJ ÇALIŞMASI

4- Emine Erdoğan da bu seçim döneminde ön plana çıkarılacak rol modellerden biri. R. Erdoğan'ın saldırganlığı onun sayesinde yumuşatılmaya çalışılacak. Bununla ilgili ilk adımı 30 Ağustos gecesi attılar. Erdoğan canlı yayında askerlerle görüntülü konuşma yaparken Emine Erdoğan önce kürsüde duran bardaktaki suyu aldı sonra birkaç yudum içip güzelce yerine koydu. Bu durum karşısında Erdoğan hafif güldü ancak görüşmeye devam etti... "İçtiğimiz su ayrı gitmiyor, biz iyi bir aileyiz" demek istiyorlar!.. Bu ve buna benzer görüntüleri daha çok görecek gibiyiz... Emine Erdoğan üzerinden R. Erdoğan aile reisi imajıyla tekrar sempatik hale getirilecek, iticiliği azaltılmaya çalışılacak...

PEKİ YA AKP-SAADET İTTİFAKI?

Gelelim AKP'nin "babalar ve oğulları" projesindeki son perde arkası gelişmelere. AKP-Saadet Partisi arasındaki görüşmelerde "mutlu son"a ulaşılmasına çok az kaldı. Kulislerde SP'yle 7 milletvekilliğinde anlaşıldığı konuşuluyor. Fakat araya küçük bir pürüz (!) girdi. R. Erdoğan'ın Fatih Erbakan ile anlaştığı haberi SP'li ak saçlıların canını sıktı. Ak saçlılar, Erdoğan'a "Fatih'i uzak tutsun" mesajı gönderdi. Şimdi, SP'ye 7 vekil veriyormuş gibi gözüküp zaten AKP'lileştirdikleri bazı ak saçlıların çocuklarını veya en yakınlarını aday yapacaklar. Böylece bu isimlerin 1 Kasım'dan sonra SP'ye dönmeyeceği hesaplanıyor. Sarayda SP'nin Fatih Erbakan direncinin kırılamaması üzerine de formül üretildi; SP'yi vakıflaştıracaklar. "Millî Görüş Vakfı" diyip 28 Şubat'ta güya el konulan mallar, falan filan bahaneleriyle partiden geriye kalan yapıya gerekli yardımda bulunacaklar. Fatih Erbakan'a da vakıf teslim edilecek. TÜRGEV'e kardeş gelecek.

HİZBULLAH'A YAKIN ADAYLARA KONTENJAN VERİLECEK

SESİK'in yaptığı 1 Kasım oy analizleri çalışması da saraya sunuldu. Buna göre; az farklarla kaybedilen 23 il rapor edildi. 7 Haziran'a göre bu illerde 10 binin üzerinde ekstra oy alındığında 7 vekil, 20 binin üzerinde oy alındığında ise 8 vekil daha kazanılabileceği görüşüne yer verildi.

İstanbul gibi büyük illerde 50 binin üzerinde ekstra oy alınmasıyla birlikte, tek başına iktidar olan 280 vekilin garantileneceği bildirildi. Bunun üzerine saray/SESİK'te "vekilliği getirecek oyu garanti edene milletvekili verilmesi" kararlaştırıldı. 23 ilin il başkanı ile özel bir toplantı gerçekleştirildi gruplar halinde. Pilot bölge "blok oy alımının rahat olabileceği" Urfa seçildi.

İlk olarak Bucak aşireti ile görüşüldü. Kulislerde, vekillik getirecek 15 bin oyun garanti verilmesi üzerine 1 Kasım için Bucaklara kontenjan ayrıldığı konuşuluyor... Konya'da da benzer bir çalışma yapıldı. Saadet Partisi kökenli bir adayın Saadet'in oy vermesiyle birlikte AKP'nin Konya'da çok rahatlıkla 1 vekil daha kazanabileceği üzerinde duruldu. Batman ve Diyarbakır'da da "Hizbullah'a yakın adaylara kontenjan verilmesiyle" vekil çıkarılabileceği hesap edildi. 

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ