Sadece Türkiye'nin değil dünyanın sayılı zenginlerinden, yani dünya artı değerinin %50'sinden fazlasını kazanan %1'inin; yani dünyanın %99'undan daha zengin olan %1'inin içinde yer alan Koç'ların veliahtı Ali Koç, “Eşitsizliğin ortadan kalkması için kapitalizmin ortadan kalkması gerekir. Ben en azından eşitsizliğin minimum seviyeye indirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Gerçek sorun kapitalizmdir” dedi. Kıyamet koptu. Vay anam vay!...
Kimileri, "Helal olsun!" dedi. Kimileri, "vay kapitalist, bizimle dalga mı geçiyorsun?" diye "Ti"ye aldı...
Gezi ve 3 Temmuz Fenerbahçe olaylarında takındığı tavır nedeniyle AKP'nin hedefi haline gelen Ali Koç bu sözlerinden sonra AKP Yöneticileri ve kalemşör gastecileri tarafından kesinlikle çarmıha gerilecektir. Hemen hepsi, Koç Holdingin işçilerinin savunucusu kesilecek, "sen kendi bahçeni temizle" diyeceklerdir.
Hemen başladılar bile... Sözde sendikacılar, "Ali Koç Türk İş Başkanı olsun” diyerek. Olayı sulandırmaya başladılar bile... Söz aramızda bir emekçi olarak, sarı bile olmayan, işçi haklarından ziyade kendi Maaş ve makamlarını düşünen Türk-iş gibi sözde sendikacıların yanında olmaktansa Ali Koç'un yanında yer almayı tercih ederim...
Ali Koç, bu sözleri, dönem başkanı olmamız nedeniyle Antalya'da toplanan Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeleri bir araya getiren G20 zirvesi öncesinde İş dünyası ve Sivil Toplumla Diyalog toplantısında yaptığı konuşmada sarfetti...
Başka ne dedi, B20 İstihdam Görev Gücü Koordinatör Başkanı ve Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi Ali Koç?
"Bill Gates diyor ki, 100 bin dolarla siz sıtma ile mücadele edebilirsiniz. Bir insanın saçlarının dökülmesine karşı kellik ilacı için büyük paralar dökülürken insanları öldüren sıtmaya karşı mücadele saç dökülmesine karşı mücadeleden daha zayıf kalıyor. Eğer bu problemlere eğilmezsek sonuçta günlük hayatta karşılaştığımız bu olumsuz şeyler kaçınılmaz olacak” dedi...
Ne diyor burada aslında Ali Koç? "Kapitalizm kendi ayağına sıkıyor" diyor... Yani kapitalizmin geleceğini savunuyor...
Ali Koç, sosyalist ve/veya kominist mi? Tabi ki değil... Ancak Ali Koç, günümüz dünyasında temel çelişkinin, Zengin Kuzey ile Fakir Güney arasındaki çelişki olduğunu biliyor. Ve “Küreselleşmenin insan tarafı yok" diyerek, Azgın ve acımasız kapitalizmin kendi sonunu hazırladığını söylüyor. Emperyalistlerin Ikinci Paylaşım Savaşı'ndan sonra dünya gelirinin 50 kat artmasına rağmen gelir paylaşımındaki eşitsizliğin artmasının getireceği tehlikeye -büyük patlamaya- dikkat çekiyor...
Ve nihayet "60 milyon insan evini terk etti ve kötü insan hakları altında düşük ücretlerle çalışmaya hazırlar. Burada özgür olarak serbest olarak dolaşamayan tek unsur insan.(...) Eşitsizliği asgari düzeye indirmek için yapılacak çok fazla senaryo var. Paradigmalar değişmeli" yoksa Kuzey-Güney Savaşı kapımızda diyor...
Bu öngörülerin hepsinin altına imzamı atarım. Aslında dünya da bunu görmeye başladı ki, eskiden G8 olan emperyalist 8 ülkenin yaptığı ekonomik formu içine "Gelişmekte olan"(!) 13 ülkeyi de aldılar...
Koç, bu lafları söyleyince kominist olmadı. Bu entellektüel iş adamları, gelir adaletsizliği giderilmez ve sosyal adalet sağlanmazsa dünyanın biteceğini biliyor...
Zaten neden şaşırıyoruz ki? Bu lafları kapitalistlerden daha kapitalist olan sarı sendikacılar mı söyleyecekti yoksa bırakınız kitabı, gazete bile okumayan gününü "şükür bugün de ekmeğimizi aldık. İşsiz de kalmadık" işçi sınıfı mı veya artık kaybedecek zinciri bile olmayan işsiz mi?..
Bu sözleri söylemek için geçim sıkıntısı çekmeden kitap okumak, dil bilmek, dünyayı takip etmek ve bilime inanıyor olmak gerekir. Unutmayın bugün bilimi ve Aydınlanma felsefesini, bulan ve kuran bütün insanlar zengindi. En azından karnını doyurmak için günde 10-12 saat çalışmak zorunda değildi...
Örneğin bugün bile Kitapları en çok satılanlar listesinin başında olan Marksizmin teorisyeni Karl Marx zengin bir ailenin çocuğuydu. Yine Marksizmin kurucularından sayılan Friedrich Engels ise bir fabrikatörün oğluydu. Zaten öyle olmasalardı yani proleter bir ailenin çocukları olup yaşamak için 10-12 saat çalışmak zorunda olsalardı, 19. YY'da ne üniversiteye gidebilir ne araştırmaları için bu kadar kitap okuyabilir ne de doğdukları Prusya'dan çıkıp Paris ve Londra'ya gidebilirlerdi. Komünist Manifesto da yazılamazdı...
Yani bunları savunmak için entellektüel olmak gerekiyor. Entellektüel olmak için de biraz varlıklı...
Entellektüel olmak için varlık şart. Ancak hemen belirteyim, her varlıklı da entellektüel olmuyor...
Örneğin bugün Koç'tan daha varlıklı bir sürü zengin var ama onlar entellektüel değil. Çünkü kültürlü değiller. Çünkü okumuyorlar. Çünkü Bilim ve Sanatla ilgilenmiyorlar. Çünkü, çünkü...
Son bir örnek. Selanikli Sarı Mustafa ailesi onu okutmasaydı, onu okutabilecek kadar parası olmasaydı, Mustafa Kemal olamazdı...
Mustafa Kemal bu şansı değerlendirip sıradan bir Osmanlı askeri olmak yerine entellektüel Olmayı seçmeseydi Gazi Mustafa Kemal olamazdı...
Gazi Mustafa Kemal, okuduklarını ve öğrendiklerini kendisini var eden toplum için kullanmayı tercih etmeseydi ATATÜRK olamazdı...
ATATÜRK'ün Kurduğu Türkiye Cumhuriyeti olmasaydı ne Koç olabilirdi ne de Ali Koç...
İşte durum budur!
#AliKoç
