CHP'li milletvekillerinin de içinde olduğu izleme heyetinden İpek Medya'ya destek ziyareti...
CHP Genel Başkan Yardımcısı Enis Berberoğlu kendisi gibi gazeteci olan İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş ve Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer ile birlikte İpek Medya Grubu'nun Mecidiyeköy'deki binasını ziyaret etti.
Polis baskınlarını eleştiren Yarkadaş, “Herkesin havuzun o kirli sularına girmesini, pislik sıçramasını istiyorlar. Bırakın başkaları da başka şeyler söylesin. Herkes sizinle aynı fikirleri savunmak sizin dayattığınız gazeteleri, TV'leri okumak zorunda değil. Muhalefet demokrasilerin vazgeçilmez unsurudur” dedi.
Sabah saatlerinde Ankara'da bulunan İpek Medya Grubu, Koza İpek Holding, İpek Üniversitesi, Kanal Türk ve Akın İpek'in evine polis eşliğinde baskın düzenledi. Düzenlenen operasyon büyük tepki çekti. CHP adına izleme grubu oluşturan CHP milletvekilleri Enis Berberoğlu, Utku Çakırözer ve Barış Yarkadaş İstanbul Mecidiyeköy'deki İpek Yayın Grubu binasına geldi.
CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, ziyaret öncesi gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Yarkadaş, "Medyayı susturmaya çalışanlar aslında demokrasinin düşmanıdır. Ben ne Bugün Gazetesi'nin ne Zaman'ın ne Taraf'ın ne de Samanyolu TV'nin ne de başka yayın organlarının siyasi fikirlerine yakın değilim. Ancak bu medya kuruluşlarının düşüncelerini ifade edebilme, söz haklarını söyleme özgürlüklerinin de sonuna kadar yanındayım. Eğer seçimlere 60 gün kala Türkiye'de siyasi iktidar gasp ettiği yetkilerle medya kuruluşlarını sindirmeye, susturmaya çalışıyorsa bu halkın haber alma hakkının ve kamuoyunun özgürce oluşmasının engellenmesi demektir" şeklinde konuştu.
"Bu iktidar neyden korkuyor. Bırakın yurttaşlar istediği gazeteyi okusun. İstediği fikir savunsun” diyen Yarkadaş şöyle devam etti: “Ve 1 Kasım'da eğer Tayyip Erdoğan yeni bir provokasyon yapıp seçimleri erteletmezse bırakın halk sandığa gittiğinde kendi düşüncelerini özgürce ifade etsin ve sandıkta istediği partiye oy versin. Demek ki kaçak sarayda oturanlar, hakkından mahrum olmasını ve halkın gerçekleri öğrenmesini engellemeye çalışıyorlar. Neden korkuyorsunuz. Zaman Gazetesi tehdit altında, Sözcü Gazetesi tehdit altında, Cumhuriyet Gazetesi'nin Genel Yayın Yönetmeni'nin tutuklanacağı ve cezaevine konacağı söyleniyor. Yine buna benzer onlarca gazetecinin hedef haline getirildiği, onlarca gazetecinin tutuklanma tehdidiyle karşı karşıya olduğunu görüyoruz. Ve ne ilginçtir ki bu iddiaların karşısında Başbakanlık koltuğunda oturan Ahmet Davutoğlu kamuyounu bilgilendirme adına açıklama dahi yapmak istemiyor. Eğer Türkiye Ahmet Davutoğlu'nu, Recep Tayyip Erdoğan'ı ve kaçak saray da oturan parlamentoyu işgal eden birilerinin muz cumhuriyetinde bile olmayacak uygulamalarına şahit olacaksa ve biz bunlara sessiz kalacaksak hepimize yazıklar olsun. Türkiye, Recep Tayyip Erdoğan'ın siyasi hırslarına, partisini zorla iktidar yapma girişimlerine bugüne kadar teslim olmadı bundan sonra da olmayacak. 1 Kasım tarihimizde saltanatımızın kaldırılmasıdır. Bu 1 Kasım da yeni saltanat heveslilerine izin verilmeme günü olarak tarihe geçecektir. Ne Tayyip Erdoğan'dan korkar bu halk, ne Ahmet Davutoğlu'ndan ne MASAK'tan ne Maliye Bakanlığı'ndan. Bırakın basını, bırakın istedikleri gibi yazsınlar. Siz gerçeklerin üstüne gitseniz de gerçeklerin konuşulmasını, duyulmasını engelleyemezsiniz. Bu operasyonu. Niye yapıldığını ben biliyorum. Bir gazeteci ve CHP milletvekili olarak söylüyorum, heryeri havuz medyasına çevirmek herkesi o havuzun kirli sularında boğmak istiyorlar.”
Muhalefetin demokrasinin vazgeçilmez unsuru olduğunu aktaran Yarkadaş, “Herkesin havuzun o kirli sularına girmesini, pislik sıçramasını istiyorlar. Bırakın başkaları da başka şeyler söylesin. Herkes sizinle aynı fikirleri savunmak sizin dayattığınız gazeteleri, TV'leri okumak zorunda değil. Muhalefet demokrasilerin vazgeçilmez unsurudur. Siz muhalif yayınları kapatarak diktatörlüğünüzü ilan edemezsiniz. Şuanda inceleme yapılan gazeteler ve televizyonlar bizim partimize de oldukça sert eleştiriler yöneltmişti. Bundan sonra da yöneltecekler. Hala da yöneltiyorlar. Ama bu onların söz söyleme hakkının gasp edilmesi anlamına gelmez. Bu hakkı hiç kimse vermez. Yarın CHP iktidar olduğunda Bugün gazetesi, Bugün TV, Millet gazetesi yine CHP'yi eleştirecek. Eleştiri haklarını sonuna kadar kullanacak" açıklamasını yaptı.