Prof. Dr. Öner Samanlı
karsigazete.com.tr
Siyaset Bilimi Uzmanı
Yazar Gazeteci
Yıllarım siyasetin içinde geçmesine rağmen, hiç bu kadar siyaseten endişelerimin tavan yaptığı bir dönemi anımsamıyorum.
Yurt dışına göçen beyin göçü olmaktan kendini yıllarca ötelemiş bir eğitimci olarak ülkemin yurttaşlarına daima en güzel şartlarda yaşam alanı olmasını istedim.
Bu yaşam alanında da yurttaşlarımızın gönencinin, artılarının diğer ülke yurttaşlarından fazla olmasını arzuladım.
Neden benim yurttaşımın da yıllık 30 bin dolar geliri olmasın.
İstediği işe girmesin.
İstediğini istediği mecralarda konuşmasın, yazmasın.
İstediği radyoyu dinlemesin, istediği televizyon kanalını izlemesin.
Evlenmek istiyorsa başbakandan yardım beklemesin.
Evlenince kaç çocuk yapması gerektiğine kendisi karar versin.
Demokrasiyi savunurken özgürlüğüme ket vuran her türlü şiddete ve baskıya karşı durdum.
20 yıldır küskün olduğum siyasi partilere fiili üye olmaktan kaçındım.
Doğru eylemler yapanları destekledim.
Yanlış olanları yazdım, konuştum, anlattım.
Sık sık arkadan hançerlenmemek adına arkama dönsem de eylem ve düşüncelerimde hiç dönek olmadım.
Yazdığım sosyal, siyasal ve hatta edebi yazılarım kitaplarım nedeniyle basın savcılarının önüne ne çok çıktım sayısını bile bilemiyorum.
Her 29 Ekim’de, 19 Mayıs’ta, 10 Kasım’da, 23 Nisan’da yani ulusal bayramlarımızda yakın tarihe kadar o günleri bir günlük gözetim altında geçiren beni, seçkin misafirhanelerde, güzel devlet konuk evlerinde ağırlayan hâkim zihniyetlerin hedefindeki de esasen ben değildim.
Gözetim altında tutulmak istenilen daima, benim sivil toplum platformlarında halkım ile paylaştığım, paylaşacağım ulusal Cumhuriyetçi ve Atatürkçü fikirlerimdi.
1970’li lise yıllarımdan bu yana yazan, yazdıklarını kamuoyu ile paylaşan ben, hiçbir zaman yasal olmayan bir eylemin destekçisi olmadım, yanında ve yakınında yer almadım.
Ülkemin hak ve menfaatlerini, Cumhuriyetin temel değerlerinin yaşamasına yaşatılasına dair doğruları övdüm yanlışları eleştirdim.
Rahmetli Necmettin Erbakan döneminde Aksaray civarında temeli atılmış bir fabrikanın otlara bürünmüş sahipsiz duran ama sahiplerinin teşviklerini cukkaladıkları o, demir bir kazık etrafındaki 50 cm. çapındaki beton yığını temeli yerinden söküp de Ankara’ya getirdiğimde, ülke gündemini meşgul eden genç eğitimci, basın emekçisi de bendim.
Hiçbir geçmiş dönemimde ise siyasetin bu kadar soysuzlaştığı bir dönemi görmedim.
Yıllarca bilirkişiliklerimin olduğu adliye saraylarından şu günler kadar soğumadım.
Eğrisiyle, doğrusuyla geçmiş tarihlerde siyasetin aktörlerinin hiç birisinin iktidar sürecinde ise bugünlerin riyalarını görmedim.
1 Kasım 2015’te yeni bir seçim olup olmayacağı “Şans Kader” oyunu olarak karşımızda.
Şayet bir olağanüstü durum yaratılarak bu seçim ertelenmezse seçimin pusuda bekleyen aç kurtları yurttaşların sofrasına dalacaklar.
Seçim pastası ortadadır.
Uzun seçim pusulasında yer alan diğer partileri geçiniz.
Pastanın üzerinde yanan mumlara “püf” demek isteyen partiler AKEPE, CEHAPE, MEHAPE ve HADEPE’dir. (Özellikle böyle vurgulu yazdım)
Siyaset bunlarla yar olunca, biz diyar olmayı yeğledik.
Siyaset arenasında taraf olduğunuzda doğru olanları vurgulamanızda akıl tutulması yaşarsınız çünkü at gözlüğü ile bakarak kendi doğrularınızı herkesin kabul etmesini istersiniz.
1 Kasım 2015 seçimlerinin yapılması halinde iktidar ile muhalefet partilerinin çekişmesi ve pastayı paylaşmaları söz konusudur.
AKEPE’ye tarafsız olduğunu söyleyen o kişi hırs ve intikam doludur.
Ya her şey onun olacaktır yahut da kimsenin olmayacaktır.
Bu yazıyı okuyan seçmenlerin muhalefet kanadında olanlarının yine bu mecralarda önceki günlerde yayınlanmış olan, "Support Election Control System - SEÇSİS Seçim sistemi makalemi dikkatlice okumalarınI öneriyorum. Yazıyı aramanıza gerek de yok, aşağıdaki linklerden birisine tıklamanız yeterlidir.
Muhalefet partilerinin müşahitlerinin sayım sonuçlarının alınmasında çok uyanık olmalarını, oradaki muhalefet parti temsilcileri olarak harici bir tutanak tanzim edip kendi aralarında imzalayarak birer nüshalarını alıp parti kurullarına vermelerini salık veriyorum.
Hatta olanağını buluyor iseler seçim sonuçlarının tutanak fotoğraflarını almaları gerektiğini vurguluyorum.
Uyanık olmayanlar ağzı sulansa da pastadan pay alamayacaktır.
Pastayı alanlar pastacıya ya hava basacaktır, ya da pastacı pastayı paylaşamayanların (……..) icabına bakacaktır.
Saygı ve sevgiyle.
"Support Election Control System - SEÇSİS Seçim sistemini açıklayan yazımın link adresleri:
https://karsigazete.com.tr/support-election-control-system-secsis-makale,1007.html
http://www.siyasetgundemi.com/?pnum=258&pt=%22SE%C3%87S%C4%B0S%22+B%C4%B0R+AMER%C4%B0KAN+OYUNUDUR%21
http://www.halkses.net/haberdetay/-quot;Support-Election-Control-System----SECSIS--quot;-Secim-Hilelerine-Dikkat_/628
http://www.halkgazete.com/yazarlar/prof-dr-oner-samanli/support-election-control-system-secsis-secim-hilelerine-dikkat/107/