Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, yabancı ülke konsoloslarının gazeteciler Erdem Gül ve Can Dündar’ın duruşmasını izlemesini eleştirmesine CHP’den tepki geldi. CHP Milletvekilleri Barış Yarkadaş ve Eren Erdem, Erdoğan’ın gerek siyasete atılmadan önce, gerekse İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde, bizzat yabancı konsoloslarla çok yakın ilişkiler içinde olduğuna dikkat çektiler. Yarkadaş, Erdoğan için “kendisi de hapse girmeden önce konsoloslarla görüşüyordu” derken, Eren Erdem
“Erdoğan yabancı konsolosları eleştirebilecek son kişidir. Türkiye”deki yabancı konsoloslar ile en sıkı fıkı ilişkileri sergileyip, siyaset öncesi böyle ilişkiler kurup buralara kadar gelen Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisidir” ifadesini kullandı.
İki CHP Milletvekilinin konu hakkında Sözcü’ye yaptıkları açıklamalar şöyle;
CHP İSTANBUL MİLLETVEKİLİ BARIŞ YARKADAŞ: “1997-98 yılları arasında kent tv’de muhabir olarak çalışıyordum. Görev alanım İstanbul Büyükeşehir belediyesini izlemekti. O dönemde Recep Tayyip Erdoğan’ı üç yıl boyunca izledim. Kendisi yabancı konsoloslarla çok sıcak temas halindeydi ve Hiçbir konsolosun görüşme talebini geri çevirmezdi. Görüşmelerinde de yabancı konsoloslara Türkiye’de olan bitenle ilgili bilgi verirdi. Hatta Erdoğan’ın yabancı konsoloslarla bu denli yakın olması Necmettin Erbakan’da rahatsızlık yaratıyordu. Ve Erbakan bu rahatsızlığını o dönemde parti kurmaylarına da söylemişti.
O dönemde Erdoğan’a en yakın yabancı konsolos ise ABD Başkonsolosuydu. Erdoğan’la gayet sıcak ve samimi ilişkiler yürütüyordu, Erdoğan’ın cezaevine gireceğiniin belli olması üzerine kendisinin o dönem ki basın danışmanı olan Hüseyin Besli’den bir randevu istemiş, Erdoğan’la röportaj yapma isteğimi iletmiştim. Besli ise bana Erdoğan’dan bir Amerikan gazetesinin röportaj istediğini, o gazete için bir makale hazırlığında olduklarını, o yüzden de hiçbir Türk gazeteciye konuşmayacağını söylemişti.
Şunu unutmamak gerekir; Erdoğan’ın kendisi “ben BOP eşbaşkanıyım’ demiyor muydu? BOP eş başkanlığını Erdoğan bu ülkelerin devlet başkanları vermemiş miydi? Şimdi neyin ortaya çıkmasından çekiniyor da konsolosların davayı izlemesinden rahatsız oluyor. Erdoğan konsolosların davayı izlemesi üzerinden yine dış güçler edebiyatına başvuruyor ve kendisi kitlesini birleştirmeye çalışıyor.
CHP İSTANBUL MİLLETVEKİLİ EREN ERDEM: 1996 yılında Aydınlık gazetesi bir manşet atmıştı. Manşette “
Amerikan Büyükelçisi Erdoğan’ı, Erbakan’ın yerine hazırlıyor” deniyordu.
Erdoğan siyasete girmeden önce Kopuzlar’a ait bir şirketin muhasebe departmanında çalışıyordu. Şirketin sahipleri, o dönemde Erdoğan’ın sık sık Amerikan elçilikleri ile görüştüğünü söylemişlerdi. (Erdoğan’ın hapis cezasını yattığı) Pınarhisar Cezaevi öncesi de Erdoğan’ın Amerikalı temsilcilerle görüştüğü dönemin Aydınlık gazetesinde manşet olmuştu. Erdoğan yabancı temsilcilerle pazarlık yapmayı çok iyi bilir” dedi.
Erdem sözlerini şöyle sürdürdü; “Oysa bugün yabancı diplomatların iki gazetecinin, Can Dündar ve Erdem Gül’ün duruşmasını izlemesinin gözlem mahiyetinde olduğu açıktır.
Can Dündar ve Erdem Gül’ün ikisi de suçsuzdur ve haklarında haksız bir yargılama yapılmaktadır. Doğal olarak, dünya kamuoyu da bu davaya odaklanmıştır. Konsolosların duruşmaya katılımını eleştiren Erdoğan kesinlikle Zarrab duruşması için ABD’ye gayrı resmi temsilciler gönderecektir. Bunlar Türkiye’nin resmi diplomatları olmasa da, mutlaka
İstihbarat ve saray kadrosundan birileri o davayı izleyecektir.bu tip meseleler üzerinden söylem geliştirmek Türkiye’yi dışa kapatmaktadır. Erdoğan bunları söyleyebilecek son kişidir. Türkiye’de yabancı diplomatlarla en sıkı fıkı ilişkileri sergileyip, siyaset öncesi böyle ilişkiler kurup buralara kadar gelen bizzat Recep Tayyip Erdoğan’dır.”,
Kaynak: sozcu.com.tr / Zeynep Gürcanlı