HDP Eşgenel Başkanı Selahattin Demirtaş, IŞİD’i kastederek, “Orada daha çok PKK savaşıyor. Türkiye, PKK silah yardımı isterse ne diyecek, bunu düşünmeli. Madem barışacak, neden olmasın. Marjinal gibi geliyor olabilir ama IŞİD barbarlığına karşı PKK savaşıyor, Türkiye’de de barış olacak ve PKK, Türkiye’ye karşı silah bırakacaksa, silah yardımı neden olmasın” dedi.
“Şeffaflaşma hedefiyle
Öcalan, İmralı görüşmelerinin kitaplaştırılarak yayınlanmasını istedi. Ya bizim notlarımız ya da daha genişi devlette vardır, yayınlanmasını önerdik. Bazı yayın organlarında (Aydınlık)
‘Görüşme Notları’ adıyla yayınlanan metinlerin çoğu yeniden üretilmiş metinler, gerçekle ilişkisi yok.
‘Çözüm sürecinde sorumluluk Başbakan’da’ denildi. Cumhurbaşkanı da takip edecek. Erdoğan kontrol kendisinde olsun istiyor. Yazılı olarak ise masada ‘Şunu takvime bağladık’ dedikleri bir şey yok. Ekim veya kasım ayında Meclis’te çıkacak yasalar var. Terörle mücadele, ifade özgürlüğü, af değil ama geri dönüşü kapsayan bir çalışma olabilir. Biz, ilk adım olarak gazetecilerin, akil insanların Öcalan ile temas kurmasını istiyoruz.
Biz başkanlık sisteminin desteklemediğimiz bir model olduğunu belirttik. ‘Erdoğan’ı başkan ilan ettik’ diyerek başkanlık sistemi olmaz. Pazarlık unsuru olarak getirirlerse kabul etmeyiz. Müzakere süreci bir pazarlık unsuru olamaz.
BAYIK DEVRİMCİ
(Cemil Bayık’ın “HDP bazı marjinal yaklaşımlardan kendisini kurtarmalı. Mesela Beyoğlu’nda bir grup var” sözleri) HDP Türkiye sahasındaki siyasetin pratisyenidir, en iyi bilenidir. Cemil Bayık da 40 yıllık devrimcidir. Bir öneri yapıyor, yanlış da olsa, değerlendiririz. Ama olduğu gibi alıp uyguluyoruz diye bir şey yok. Bayık, barlara hapsolmuş bir siyaset anlayışından söz ediyor, yani ‘Beyoğlu solculuğu’ diye bir şey vardır. Bundan çıkması lazım Türkiye sol hareketinin. HDP de uzak duracaksa bu anlayıştan uzak durarak sokaklarda olmalı gibi anladım.”