Başbakan Ahmet Davutoğlu, AKP MYK'sı sonrası açıklamalarda bulundu.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Bahçeli'nin 'sıkıyönetim' çağrısına, "Ülkeye sıkıyönetim davetinde bulunmak siyasi sorumsuzluktur, sıkıyönetim yılları geride kaldı" yanıtını verdi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun açıklamalarından satır başları:
"Terör örgütünün saldırıları karşısında şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum.
7 Haziran'dan sonra tabloyu doğru anlamak için mücadele ettik.
Aynı anda üç terör örgütüne karşı sürdürdüğümüz mücadeleyi kararlılıkla devam ettireceğiz. Bundan sonra atılacak adımları hem ilgili bakanlarımızla kapsamlı şekilde ele aldık. Milletimiz devletimizin kudretinden emin olmalıdır. Ülkemizin her köşesinde terör saldırıları sonucunda kararlılığımızı devam ettireceğiz.
Bugün gerek savunma sanayi bilgilendirme toplantısında gerek Genelkurmay Başkanımızla yaptığımız toplantıda atacağımız adımları ele aldık.
Bu görevi yürttüğümüz sürece ülkemize gelen terör saldırıları karşısında kararlılıkla mücadele edeceğiz. Devlet geleneğinde önemli bir takım süreçlerini yaşadık. YAŞ gibi Meclis Başkanlığı seçimi gibi. Devlet yönetiminde hiç bir zaafa mahal vermedik. Ekonomik istikrar için önemli adımlar attık. Bazı partiler sorumluluktan kaçarken bazı siyasi liderler gelecek seçime yönelik polemik biriktirme derdinde olurken biz gece gündüz çalıştık.
7 Haziran seçimlerinden bugüne ülkemizin yönetimi bağlamında hiç bir boşluk olmaması için tüm adımları attık. Hükümeti kurma sürecinde bütün partilere açık olduğumuzu herkese söyledik. 7 Haziran'dan beri hangi üslubu belirlediysek bunu sürdürdük. Genel Başkanların onurlarını rencide eden hiç bir söz çıkmadı çıkmayacaktır.
Koalisyon konusunda bize teklif gelmedi diye kimse söyleyemez.
BAHÇELİ'YE SIKIYÖNETİM YANITI
MHP'ye 4 farklı teklif götürdüm. Ama sayın Bahçeli daha görüşmenin başında 4 seçeneğin tümüne kapıları kapatan ifadelerden sonra kapıları tamamen kapattı.
Bütün bunları gördükten sonra suçu AKP üzerine atmak, hele hele ülkeyi sıkıyönetime sokma çağrısı siyasi sorumsuzluktur. Adımlar atılmadan sıkıyönetim çağrıları, ülkemiz adına bir şansızlık diyorum. Türkiye'de OHAL ve Sıkıyönetim dönemi gerilerde kalmıştır. Ama biz bunlara asla izin vermeyeceğiz. Hiç bir ülke terörle mücadele yürtürken OHAL ilan edilmez. Ama milletimizin demokrasiye olan güvenini sarsmak siyasi sorumsuzluktur.
Türkiye'de demokrasiyi korumak için alınması gereken her türlü tedbiri alacağız ama asla demokrasinin askıya alınmasına izin vermeyeceğiz. MGK'ya atıfla sorunların çözüleceğini ifade etmek yine demokrasimiz açısından bir şansızlıktır. Tükiye'de Anayasal sistem sorununa kendi içerisinde çözüm üretir.
Olağanüstü gibi görünen durumlarda en doğru adım olağan tavır sergilemektir. Olağan süreçleri olağan bir şekilde ifade etmektir. Benim hiç bir açıklamamda öfke ve telaş hali göremezsiniz. Ben halka, demokrasiye, Milletvekillerine güvenirim. TBMM dışında bir platforma çözüm aramam."
ERKEN SEÇİM İÇİN MECLİSİ İŞARET ETTİ
Davutoğlu, erken seçim için TBMM'yi işaret ederek; "Erken seçime Cumhurbaşkanı'nın karayla değil TBMM kararıyla gidelim. Kılıçdaroğlu ve Bahçeli ile biraraya gelmeye hazırım" dedi.
KILIÇDAROĞLU VE BAHÇELİ'YE ÇAĞRI
24 Ağustos günü gelmeden, TBMM içinden bir hükümet çıkamadığı için cumuhrbaşkanımızın erken seçim kararı almasına gelin biz görevimizi yapalım ve TBMM içinden bir hükümeti erken seçim kararını alarak biz yapalım… Gelin erken seçime 7 haziranda oluşan asil milletvekillerimizin manevi ve hukuki… Madem ki olmadı... Hükümet kuramadık. Biz sizden aldığımız emaneti size geri getiriyoruz derken bu emaneti alan milletvekillerinin oylarıyla gidelim. Cumhurbaşkanımızın kararıyla değil. Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın Bahçeli'ye çağrıda bulunuyorum... En kısa zamanda, nerede isterseniz, ne kadar süre ile isterseniz, bir araya gelmeye hazırım. Birinci Meclis'te buluşabiliriz.
İsterlerse CHP ve MHP ile seçim hükümeti kurabiliriz, böylece HDP'nin seçim hükümetinde yer almasına gerek kalmaz."