Ahmet Takan: “Beştepe’deki olumsuz psikolojik hava, teneffüs edenleri bile çok korkutuyor”
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün eski danışmanı ve Yeniçağ gazetesi yazarı Ahmet Takan Suriye’ye yapılması planlanan operasyonla ilgili çarpıcı bir yazı kaleme aldı. Ahmet Takan, AKP iktidarının Cemaat’in orduya kumpas kurduğu dönemde Genelkurmay Elektronik Sistemler’ni (GES) MİT’e devrettiği belirterek, “TSK’nın gözü çıkartılmış, kulağı kopartılmıştı” şeklinde yazdı. Takan, bu sebeplerden dolayı TSK’nın bölgeye ilişkin elinde yeterli bilgi olmadığını ve Genelkurmay'ın GES'i geri istediğini şöyle ifade etti: "Recep Erdoğan ve AKP’sinin önüne GES faturası da konuldu."
Takan yazısının sonunda tüm bu gelişmelerden ötürü “Beştepe’deki olumsuz psikolojik hava, teneffüs edenleri bile çok korkutuyor” ifadelerini kullandı ve Hakan Fidan’la ilgili dikkat çeken şu ifadeleri kullandı:
“Hem kendini hem de patronu Erdoğan’ı, içinde bulunduğu durumdan kurtarmakla görevlendirilen Hakan Fidan için Beştepe kaynakları şöyle diyor;
“Kendi makam arabasını boş dolaştırıyor. Kendisi koruma araçlarına binip, gidip geliyor.””
İşte Ahmet Takan’ın yazısının ilgili bölümü:
“GENELKURMAY MİT’E GÜVENMİYOR”
“Hatırlar mısınız?..
Kısa adı GES olan, Genelkurmay Elektronik Sistemler Komutanlığı vardı. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin eli-ayağı, gözü-kulağı, dış tehditlere karşı güçlü izleme, istihbarat ve erken uyarı merkezi.
Brüksel’in şefaatine sığınanlar, okyanus ötesinden aldıkları talimatla, TSK’yı göçertme operasyonları sırasında “askeri vesayetten kurtulmayı” , “istihbaratın tek elde toplanmasını” bahane ederek bu güçlü kurumu her şeyi ile Genelkurmay’dan alıp MİT’e bağlamıştı. TSK’nın gözü çıkartılmış, kulağı kopartılmıştı.
Recep Erdoğan’ın “istihbaratın patronu Hakan Fidan olacak” projesinin nelere mal olabileceğini kamuoyu o günlerde hiç kestirememişti. GES’in MİT’e devredilmesinin geçen sürede nelere mal olduğunu yazının ilerleyen bölümlerinde bulacaksınız. Fakat -her zaman olduğu gibi- sıcak haberle giriş yapalım.
MİT'İN İSTİHBARAT RAPORLARINA GÜVENSİZLİK
Hükümetin, TSK’ya “Cerablus’a girin” direktifi ile sıcak ve kritik saatler-dakikalar ve hatta saniyeler yaşayan Ankara’da Recep Erdoğan ve AKP’sinin önüne GES faturası da konuldu. Tekrar seçim hesapları yapan Erdoğan’a TSK’nın bölgede yapması gereken izleme ve teknik istihbarat faaliyetlerinde yetersiz kaldığı açık açık anlatıldı. Tabii, burada altı çizilen en önemli nokta ise MİT Müsteşarı Hakan Fidan güdümündeki MİT’in getirdiği istihbarat raporlarına duyulan güvensizlikti. Çünkü, Genelkurmay karargâhı başta Uludere ve Suriye’nin düşürdüğü savaş uçağımızda bunun en acı tecrübelerini yaşamış ve bunlar belgeler ile sabitti.
Açık ve net ifade edeyim, TSK, MİT’in bölge ile ilgili istihbarat raporlarına güvenmiyor.
Şimdi, elinde sağlam istihbarat verileri ve akışı olmayan ordunun Suriye bataklığına nasıl gireceğini tekrar düşünün!.. Açıktan siyasileşmiş, partili olmuş bir istihbarat patronu ile karargâhtaki komutanların sınır ötesi bir operasyona nasıl komuta edebileceğine gelin siz karar verin!..
“HAKAN FİDAN’IN MAKAM ARACI BOŞ DOLAŞIYOR”
Yazısının sonunda yaşanan süreçten dolayı Ak Saray'dakilerin çok korktuğunu ifade eden Ahmet Takan, Hakan Fidan için, “Kendi makam arabasını boş dolaştırıyor. Kendisi koruma araçlarına binip, gidip geliyor” şeklinde yazdı.
İşte yazının son bölümü:
Vee!.. Ankara’nın derin koridorlarında, 30 Mart seçimleri öncesinde Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun odasından sızan “Suriye’ye 4 adam göndeririz...” benzeri senaryolar konuşuluyor. Beştepe’den gelen “Hakan Fidan’a ’çözüm yolu araştır’, talimatı verildi” mealinde bilgiler devlet koridorlarını şiddetli sarsıyor.
Durum öyle bir hale geldi ki; Recep Erdoğan’ın en yakınındaki bazı isimlerde bile tedirginlik had safhaya yükseldi. Beştepe’deki olumsuz psikolojik hava, teneffüs edenleri bile çok korkutuyor.
Hem kendini hem de patronu Erdoğan’ı, içinde bulunduğu durumdan kurtarmakla görevlendirilen Hakan Fidan için Beştepe kaynakları şöyle diyor;
“Kendi makam arabasını boş dolaştırıyor. Kendisi koruma araçlarına binip, gidip geliyor.”
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ