Vahdet gazetesi yazarı Kerime Yıldız, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ı hedef alan Rasim Ozan Kütahyalı’yı kendi sözleriyle eleştirdi.
Vahdet gazetesi yazarı Kerime Yıldız, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ı hedef alan Rasim Ozan Kütahyalı’yı kendi sözleriyle eleştirdi.
“YORUM YOK”
Rasim Ozan Kütahyalı’nın geçmiş yazılarından örnekler veren Kerime Yıldız yazısını şöyle sonlandırdı:
“Bu satırlar, ‘F-16 pilotlarının bile en az yüzde 50’sinin Fethullahçı olduğuna dair çok sağlam raporlar var. 2016 yılında TSK’dan toplu şekilde atılacak bunlar. Hulusi Akar direnmeye kalkarsa da istifasını verir’ diyen Rasim Ozan Kütahyalı’ya âit.
Elbette Taraf gazetesi yıllarındayken…
Yorum yok.”
“GÜLEN HAREKETİNE DÜŞMAN OLMAK DEMEK…”
“Lütfen aşağıdaki satırlar dikkatlice okuyun” diyen Kerime Yıldız, şu sözleri aktardı:
“Fethullah Gülen’e ve Gülen’in öncülük ettiği harekete dair görüşünüz ne olursa olsun, bu hareketten ve Gülen’den ne kadar nefret ederseniz edin, Gülen’in bu ülkede on milyonlarca insan tarafından sevilen ve hürmet gören bir insan olduğu gerçeği değişmiyor. Gülen hareketinin fiili mensupları dışında da, Türkiye dindarları arasında Fethullah Gülen’e hürmet etmeyen, Gülen’den hoşlanmayan insan sayısı istisnai rakamlara tekabül eder. Genelkurmay bu gerçekle yüzleşmek zorundadır. Gülen hareketine düşman olmak demek, bu milyonlarca insanı karşısına almak demektir.” (22 Nisan 2009)
“GÜLEN HAREKETİNE İLİŞKİN BEL ALTI VURAN YAYINLAR YAPIYOR”
“Genelkurmay’ın Gülen hareketine yönelik bu düşmanca tavrını hiçbir vicdan sahibi onaylayamaz. Genelkurmay karargâhının kimi toplumsal kesimlere kimi sivil örgütlenmelere bu şekilde düşman olma hakkı yoktur, olamaz. Bu hem hukuken hem de ahlâken kabullenilemez bir durumdur.” Başbuğ’un son konuşmasında bir sürü şey muğlaktı ama tek şey netti... Başbuğ yönetimindeki Türk genelkurmayının şu an başlıca hedefi Gülen hareketinin nüfuz alanının daraltılması ve faaliyetlerinin olabildiğince iğdiş edilmesidir. Bu zihniyeti paylaşan birçok yayın organı da Gülen hareketine ilişkin maksatlı, dezenformatif ve bel altı vuran yayınlar yapıyor. Adeta Gülen hareketinin dağıtılmasına ilişkin bir operasyonel zemin hazırlıyor bu yayın organları.” (18 nisan 2009)
“GÜLEN VATAN HASRETİYLE 11 YILDIR DIŞARIDA YAŞIYOR”
“Defalarca yazdım yine yazıyorum... Türk ordusunun, Türk devletinin şehitlik tabiri üzerinden yaptığı şey ahlaksızca bir din istismarıdır.” (29 Ağustos 2009)
“Türk ordusunun bir subayı orduevi bahçesinde Fethullah Gülen’in eserlerinden birini okuyabilecek, Zaman gazetesinin sayfalarını ‘atılma korkusu hissetmeden’ çevirebilecek.
Fethullah Gülen ise vatan hasretiyle 11 yıldır dışarıda yaşıyor.
Hepimiz bu milletin ferdiyiz, hepimiz eşit sahibiz. Fethullah Gülen’e de, Gülen hareketi mensuplarına da, sistemin tüm mağdurlarına da yapılanlar yeni Türkiye’de cezasız kalmayacaktır. Fakat 28 Şubatçıların aynı ahlak ve hukuk dışı yöntemleriyle, aynı fişleme ve psikolojik harp mantığıyla demokrasi ve adalet mücadelesi olmaz. Bu ahlaki değildir. İslami hiç değildir. Ayrıca belaltı vuruşlar her zaman karşı tarafın eline koz verir. Bu ülkenin vicdan sahiplerinin son derece meşru ve haklı mücadelesine gölge düşürür.
Yeni Türkiye en zalimlere dahi adaletle yaklaşılan bir Türkiye olacak. Öyle olmak zorunda.” (24 Şubat 2010)
“HULUSİ AKAR DİRENMEYE KALKARSA DA İSTİFASINI VERİR” DEMİŞTİ
TSK’daki Cemaatçi yapılanmaya dikkat çeken Sabah gazetesi yazarı Rasim Ozan Kütahyalı, Rus uçağını Cemaatçilerin düşürdüğünü öne sürmüştü. Cemaatçilerin darbe istediğini ifade eden Kütahyalı TSK’dan Cemaatçilerin “temizleneceğini” söyleyip Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ı “Hulusi Akar direnmeye kalkarsa da istifasını verir” sözleriyle hedef almıştı.