Kızım seni kayyuma vereyim mi?
Kızım seni kayyuma vereyim mi?
Onun adı kayyum, 105 bini saydım.
İsterim babacığım, isterim…
 
Eller kayyum nedir bilmiyor annem, benim kadar kimse almıyor annem.
 
Bütün dünya buna inansa, bir inansa herkes kayyum olsa.
İnsanlar el ele tutuşsa, birlik olsa, uzansak pa ra yaaa…
 
O kuytu köşede beklerdim seni, elinde paralar koşardın bana.
Tertemiz duygular kaplardı bizi, hiç unutulur mu kayyum yılları?
 
Kayyum oluyorum, eyvah!
Yerimde duramıyorum.
105 milyar alıyorum, eyvah!
Kendimi tutamıyorum…
 
Mademki istiyorsun, öyleyse durma git!
Beni düşünme, rahat ol, kayyum olabilirim.
Sen de bilirsin hiçbir cemaat sonsuza dek sürmez.
Hatta her an yeniden atanabilirim.
 
Kayyum olamayacağım örneğin, kayyum olamamak ne kötü şey anne!
 
Ben sizin kayyumunuzum, ben ne dersem o olur!

Doktor Erol Bey, ben kayyum oldum.
Doktor Erol Bey, Doktor Erol Bey… 
Doktor Erol Bey,105 bin buldum. 
Doktor Erol Bey, Doktor Erol Beyiyiyeiyeiyea.
 
Bana bir masal anlat baba, içinde şirkete el koymalar,
İçinde kayyumlar olsun!
 
 “Oku bakıyim!”
“Kaaayyum.”
“Oku bakıyim!”
“Kaaayyum.”
“Yalnız kızlar!”
“Kaaayyum.”
“Hadi erkekler!”
“Kaaayyum.”
“Cümbür cemaat!”
“Kaaayyum.”
“Bütün mahalleeee!
“Kaaayyum.”
 
Kay yum luuuk akşamla rıııı,
Bir başkaaa o lu yooorrr.
Hele bir de 105 milyaaar gelir i seee bam baş kaaaaa.
 
Çık cemaat çık, ortaya çık.
Kayyumdan saklanmak ne demek?
Suçluluğun formülü çok açık:
Bir imam, bir sen, bir de şirket.
 
Kayyumlar toplanmış şirkette birlikte, paralar saçılmış odaya her yere.
Bildiğin o şirket yok artık bu yerde, sen…
Kıyıda köşede, cemaat kaybolmuş.
Ne olur terletme, el koyman çok acı.
O renksiz hocayı sevmiştik birlikte, sen…
Kayyumum…