Davutoğlu, Çırağan Palace Kempinski’nde düzenlenen Türkiye Markası Lansmanı’nda konuştu.

“Türkiye” markası çalışmalarının, 2012 yılında Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin koordinasyonuyla başladığını söyleyen Davutoğlu, şu ifadeleri kullandı:

“2014 yılının ilk döneminde çalışmalar meyvelerini vermiş, Türkiye’nin yeni logosu ve sloganı tanıtılmıştı; ‘Türkiye, gücünü keşfet.’ Bu logo ve slogan, Türkiye’yi tanıtan bütün kurumları bir dağınıklıktan kurtarmıştır. Biz Türkiyeyiz, derken aslında tarihin en kadimine hitap ediyoruz. Çatalhöyük’ten İstanbul’a kadar, tarihin ilk yerleşik toplumundan en gelişmişine kadar bütün o kadim tarih, bizim ülkemizdedir. Coğrafyanın en merkezisine sahibiz. Bizim tek bir kültüre hapsetmek isteyenlere karşı, tek bir coğrafyaya bizi mahkum etmek isteyenlere karşı gür bir sesle bir kez daha haykırıyoruz; biz Avrupalıyız, biz Asyalıyız, biz Afrikalıyız, biz Karadenizliyiz, biz Akdenizliyiz, biz Egeliyiz, biz Balkanlarız, biz Kafkasyayız, biz Orta Asyayız, biz Ortadoğuyuz, biz Rumeliyiz. Tarih bizimle başladı ve tarih bizimle yazılacak. Bizim kültürümüze değmemiş medeniyet yoktur. Biz her bir medeniyete değerek insanlığı temsil ediyoruz. Ekonominin de en dinamiğine sahibiz.

Dünyaya kapanmayacağız, dünyaya açılacağız. Dünyaya açılırken de kimliğimizi, ait olduğumuz toprağın derin kültürünü büyük bir onurla temsil edeceğiz. Bu tanıtım logosu işte bunun için önemli. Logo, gerek simgesel anlatımla, gerek o simgelerin kültür tarihimizdeki yeri itibariyle Türkiye’nin bütününü temsil ediyor. Bu özgün çalışmaya katkıda bulunan herkesi tebrik ediyorum.”

TURİZM SEKTÖRÜNE İKİ MÜJDE

“Hem turizm sektörünü hem de tüm üreticileri ilgilendiren iki müjdeyi sizlerle paylaşmak istiyorum” diyen Davutoğlu, 2002’de 13 milyon olan turist sayısının, 2014’te 37 milyona çıktığını kaydetti. Turizmdeki performansı korumak ve sektörü daha ileriye götürmek için yeni çalışmalar yaptıklarına dikkat çeken Davutoğlu, şöyle devam etti:

“Rusya’da yaşanan sorun nedeniyle gelişmelerden turizm sektörümüzün ve üreticilerimizin olumsuz etkilenmemesi için yeni tedbirler aldık. Rekabet gücümüzün korunması için 2015 yılının başında birtakım tedbirler almıştık. Bu tedbirlerden biri olarak Bağımsız Devletler Topluluğu’nda bulunan 8 ülkeden 400 binin üzerinde turist getiren seyahat acentelerinin kredi garantilendirme fonu ile kredi kullanmaları sağlanarak finansmana erişim imkanı getirilmişti. Bu uygulamayı kapsamını genişlettirerek devam ettiriyoruz. Bu çerçevede turist getirilen ülke sayısını 27’ye çıkardık. Turizm sektörümüze hayırlı olsun.

İkinci olarak, birçok ülkeden Alanya Gazipaşa, Antalya, Muğla Dalaman, Muğla Milas, Bodrum ve İzmir Adnan Menderes havalimanlarına tarifesiz turistik uçak seferleriyle turist getiren seyahat acentelerine destekleme ve fiyat istikrar fonundan uçak başına 6 bin dolar destek verilmesini kararlaştırmıştık. Bu doğrultuda Nisan-Mayıs 2015 döneminde bin 983 adet uçuşa toplam 22 milyon 173 bin TL ödeme yaptık. 2015 yılı için uygulanan bu desteğimizi, 2016 turizm sezonu başlangıcında, Nisan-Mayıs aylarında gerçekleştirilecek uçuşlar için de genişleterek devam edeceğiz. Antalya, Muğla ve İzmir havalimanlarına turist getirecek uçaklara vereceğimiz destek artık belli ülkelerden gelecek uçaklar için değil, çıkış noktası neresi olursa olsun tüm dünyadan, bütün ülkelerden gelecek uçaklar için uygulanacak.”

“BİRİLERİ ÜLKE ÜLKE GEZİP TÜRKİYE’Yİ ŞİKAYET ETMEKLE MEŞGUL”

Davutoğlu, şunları ekledi:

“Özellikle bir üzüntümü, bir sitemimi bir kez daha kamuoyuna iletmek istiyorum; bizler Türkiye’yi daha ileri götürme derdinde olanlar, çaba sergilerken, birileri ülke ülke gezip Türkiye’yi şikayet etmekle meşgul. Son günlerde Türkiye’yi yurtdışında olumsuz bir imajla tanıtabilmek için siyasi partilerden gelen bazı talihsiz açıklamalar ve tavırlar görüyoruz. Daha önce CHP, iyi ilişkiler sürdürdüğümüz dönemde Suriye ve Mısır’ı hatırlamazken, ilişkilerimiz bozulduğunda bu ülke yönetimlerine heyetler gönderip dayanışma gösterilerinde bulunmuştu. Şimdi de HDP uçak krizinden sonra vakit kaybetmeksizin Rusya ile dayanışma göstermeye gitti ve Moskova’dan bizi eleştirme cüretine kalkıştı. Muhalefetimiz maalesef hükümetin politikalarını, milletimize eleştirmektense gidip muhalif olduğumuz ülkelerin başkentlerinde eleştiriyorlar. Onlar ne yaparlarsa, ne derlerse desinler; hava sahamızı, kara sınırlarımızı korumak bizim en doğal hakkımız ve en asli görevimizdir. Hiçbir taviz vermeden bunu yapmakta kararlıyız.” 

Kaynak: ANKA