Başbakan Ahmet Davutoğlu, Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Davutoğlu, Rus savaş uçağının Türk hava sahasını ihlaliyle ilgili olarak "Rusya'yı bir kez daha uyarıyoruz. Bütün bu kayıtlar eldedir. Sınır boyunca gerekli tedbirler alınmıştır" dedi.
Başbakan Davutoğlu, Suudi Arabistan'a gerçekleştirdiği resmi ziyaretin üçüncü ve son durağı Riyad'daki temaslarının ardından, düzenlediği basın toplantısında konuştu. Rus uçağının Türk hava sahasının ihlal etmesiyle ilgili açıklamalarda bulunan Davutoğlu, "Gerekli girişimlerde bulunuldu. Akşam saatlerinde Sayın Cumhurbaşkanımızla da bir istişare telefonda gerçekleştirdik. Türkiye hem müttefik ülkelerin Dışişleri Bakanlarını bilgilendirdi hem Rus Büyükelçisi'ni bakanlığa çağırarak gerekli bildirimde ve uyarıda bulundu hem de bütün ilgili uluslararası kuruluşlar NATO başta olmak üzere bu konu aktarıldı. Dünyada hiçbir ülke izole değil. Herhangi bir yerde hava sahası ihlali olmuşsa bunu saklamak da mümkün değil. Olmamış bir hava sahası ihlalini var diye göstermek de mümkün değil. Rusya'nın işlediği bazı ihlallleri örtmesi mümkün değil" ifadelerini kullandı.
"İHLAL NATO RADARLARINCA TESPİT EDİLDİ"
Rus uçağının hava sahası ihlalinin NATO radarlarınca da tespit edildiğini belirten Davutoğlu, Cenevre görüşmelerine atıfta bulunarak "Dün çok kısa süreli bir ihlal söz konusu olmuştur. Bu ihlal hem bizim radarlarımızca hem NATO radarlarınca tespit edilmiştir. Türkiye hiçbir şekilde Rusya'yla olan gerilimi artırmak düşüncesinde değildir. Bu hava operasyonunun devam ettiği yerlere bakıldığında Rusya'nın niyetinin hiç de iyi olmadığını gösteren hava operasyonlarıdır. Son günlerde hava operasyonları bir taraftan Türkmen Dağı civarında yoğunlaşıyor diğer taraftan da ılımlı muhalefetin ilerlemekte olduğu hatta yoğunlaşıyor. DAEŞ'e karşı mücadele ettiğini iddia ederek Suriye'de bulunan Rus kuvvetleri ılımlı muhalefetin gücünü zayıflatmak ve DEAŞ karşısında zaafa düşürmek için bir de Cenevre'de süren görüşmelere ipotek koymak için hava operasyonlarına devam ediyor" diye konuştu.
"SINIR BOYUNCA GEREKLİ TEDBİRLER ALINMIŞTIR"
Uluslararası toplumun bir samimiyet testiyle karşı karşıya olduğunu savunan Davutoğlu, "Dün Yamadi Kampı'ndan Türkiye'ye sığınmak durumunda kalan Türkmen kardeşlerimiz Rus hava saldırıları dolayısıyla DEAŞ'la mücadele etmek yanında bir de Rus hava saldırılarıyla boğuşmak zorunda olan ılımlı muhalif unsurlar Rusya'nın yaptığı bu operasyonlardan muzdarip unsurlardır. DEAŞ ise Rusya'nın yaptığı operasyonlardan memnun olan taraftır. Rusya'yı bir kez daha uyarıyoruz. Gerek Suriye'deki muhalif unsurlara verdikleri zarar gerekse Türk hava sahasına yönelik sürdürdükleri tehditkar tutum Rusya'nın menfaatine değildir. Bütün bu kayıtlar eldedir. NATO ve müttefik ülkelerin gösterdikleri dayanışma dolayısıyla da teşekkürlerimi ifade ediyorum. Sınır boyunca gerekli tedbirler alınmıştır" açıklamasında bulundu.
"RUS UÇAĞI YAKLAŞIRKEN 2 KEZ RUSÇA VE İNGİLİZCE UYARILMIŞTIR"
Cenevre görüşmelerinin Rusya için de samimiyet testi olacağına dikkat çeken Davutoğlu, "Rus uçağı sınırımız boyunca yaklaşırken 5 mil ve 10 milde 2 kez Rusça ve İngilizce uyarılmıştır. Artık dil de bilmiyoruz, gibi bir argüman da doğru değil. Rusya bütün ülkelerin sınır güvenliğine özen göstermek zorundadır. BM Güvenlik Konseyi'nin aldığı kararlar çerçevesinde Suriye'de belli bölgelerde yoğunlaşan insani suçlar konusunda da gerekli çabayı göstermek durumundadır. Cenevre'de yapılan görüşmeler bir samimiyet testi olacak Rusya için de. Bu gelişmeleri yakından takip ediyoruz" dedi.
"TÜRKİYE HER ZAMAN ILIMLI MUHAFELETİN YANINDA, DEAŞ'IN KARŞISINDADIR"
Cenevre'deki Suriye görüşmeleri hakkında konuşan Davutoğlu, Riyad destekli Yüksek Müzakere Konseyi (YMK) Kordinatörü Riyad Farid Hijab'la Cenevre'yi görüştüklerini söyledi. Türkiye'nin her zaman ılımlı muhafeletin yanında olacağını vurgulayan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Maalesef uluslararası toplum rejimin Rus ve İran unsurlarının işlediği insanlık suçlarına dönük olarak hiçbir adım atmamakta hala devam ediyor. Türkiye'nin de katkısıyla muhaliflerin tek bir grup olarak katılması konusunda önemli kazanımlar elde ettik. Ancak insani yardımların ulaşması konusunda hiçbir adım atılmadı. Buna rağmen bizim de tavsiyelerimizle Suriye ılımlı muhalefeti ve heyeti Cenevre'ye katılmaya karar verdi. Bugün Sayın Riyad Hicab da bu konudaki taleplerini Cenevre'de gündeme getireceklerini ifade ettiler. Biz de kendilerine Cenevre'ye katılmalarının doğru karar olduğunu ancak Cenevre görüşmelerinde bütün bu talepleri gündeme getirmeye devam etmelerinin olumlu bir tavır olacağını paylaştık. Türkiye her zaman ılımlı muhafeletin yanında DEAŞ'ın, rejimin ve Suriye'yi işgale yönelen yabancı devlet unsurlarının karşısındadır. Böyle olmaya da devam edecektir"
Kaynak: CNN Türk