7 Haziran seçimlerinde AKP’nin tek başına iktidar olma yetkisini kaybetmesi bürokratların adeta ayarını bozdu. Bir çok kamu kurumunda, geriye dönük 13 yıllık ihaleler mercek altına alınırken, bazı kamu kurumlarında da kamera kayıtları için özel komisyon oluşturuldu. Hükümete yakın iş adamlarına verdiği kredilerle gündemden düşmeyen kamu bankalarında ise, üst düzey yöneticilerde anlaşmalı boşanma işlemleri başladı. Kamu bankaları yöneticilerinin bu yöntemle, mali sorumluluk davalarından kaçmaya çalıştıkları öğrenildi. Ankara’da 7 Haziran sonrası bürokraside yaşananlar şöyle:

“BADEM BIYIK” GİTTİ “ÜLKÜCÜ BIYIĞI” GELDİ

AKP’nin tek başına iktidarı kaybetmesi en çok bürokratları etkiledi. 7 Haziran seçimlerinin ardından ilk olarak AKP ile MHP’nin koalisyon hükümeti olacağı iddia edildi. Bu iddia bile kamuda, bir anda “ülkücü rüzgarlarının” esmesine yol açtı. Badem bıyıklar, ülkücü bıyığı haline getirildi. Ve bir çok bürokrat, kurumlarında 13 yıldır yapılan usulsüzlük ve yolsuzluklarla ilgili MHP’li vekillere veya parti yöneticilerine dosya sunmaya başladı. Son dönemde ibrenin AKP-CHP Koalisyon Hükümeti’ne dönmesi ise MHP’ye olan ilginin kısmen azalmasına yol açtı. Bürokratlar şimdi de, CHP’ye dosya yağmuruna tutuyor.

7 HAZİRAN GECESİ EVRAK İMHASI BAŞLADI

Ünlü twitter fenomeni Fuat Avni, 7 Haziran seçimlerinin ardından Başbakanlık’ta evrak imha işlemlerinin yapıldığını iddia etmişti. Evrak imha işleminin sadece Başbakanlık ile sınırlı kalmadığı ortaya çıktı. TARAF’ın edindiği bilgiye göre, yurt dışındaki Türklere hizmet veren bir kamu kurumunda, üst düzey yöneticiler 7 Haziran gecesinde kuruma gelerek evrak imha işlemi gerçekleştirdi. Söz konusu bürokratların seçim gecesi imha ettikleri evrakların, örtülü ödenek kalemi ile yapılan harcamalardan oluştuğu kaydedildi. Söz konusu kamu kurumundaki evrak imha işlemlerinin halen devam ettiği kaydedildi.

GÖRÜNTÜLER BİLE SİLİNİYOR

Bir çok kamu kurumunda da, evrak imha işlemi gerçekleştiriliyor. Özellikle, seçimler öncesinde mitingler için yapılan harcamaların izlerinin yok edilmesi için çaba harcanıyor. Söz konusu harcamaların büyük kısmının temsil ödeneklerinden ve Başbakanlık’tan gelen transferlerle gerçekleştirildiği öğrenildi. Bu nedenle, mitingler için yapılan harcamalar kamuda büyük sıkıntıya yol açtı. Bazı kamu kurumlarında ise, güvenlik kamera görüntülerinin silinmesi için ekipler oluşturulduğu bildirildi. Ankara kulislerinde, bir gençlerin eğitiyle yakından ilgilenen kamu kurumunun, güvenlik kameralarının tüm kayıtlarını izlemeleri için komisyon kurduğu konuşuluyor. Komisyonun kendileri için sakıncalı buldukları görüntüleri sildiği belirtildi.

KAMU BANKALARINDA ANLAŞMALI BOŞANMA DÖNEMİ

Seçim sonuçları, 17 Aralık yolsuzluk operasyonun ardından isimleri usulsüz kredilerle anılır hale gelen kamu bankalarını da etkiledi. Ziraat ve Halk Bankası’nın bazı yöneticilerinin son dönemde mal varlıklarını eşlerinin üzerine yaptıkları ve ardından da boşanma davası açtıkları öğrenildi. Kamu bankalarının yöneticilerin en çok, milyon dolarlık krediler için mali sorumluluk davası açılarak mal varlıklarına el konulmasından endişe ettikleri belirtildi.

MALİYE DE “HAZİNE ARAZİSİ” ENDİŞESİ

7 Haziran seçimlerinden en fazla etkilenen kurumların başında Maliye Bakanlığı geliyor. Bakanlık içinde, “kral Adnan” olarak anılan Gelir İdaresi Başkanı Adnan Ertürk, seçimlerin ardından rutin işlemlere döndü. GİB’te toplantı üstüne toplantı yapılıyor. Ne kadar rutin iş varsa hükümet kuruluncaya kadar tamamlanması planlandı. Seçimler öncesinde, Naci Ağbal’ın Maliye Bakanı, TMSF Başkanı Şakir Ercan Gül’ün de Maliye Müsteşarı olacağı konuşuluyordu. Şimdi ise bürokratlar, “Hazine arazilerinin bazı vakıflar tahsisi”, “vergi borçlarının sıfırlanması”, “muhaliflere şirketlere yapılan vergi incelemeleri” konusunda kimlerin zor durumda kalacağını konuşuyor.

Kaynak: Hüseyin Özay / Taraf