Sosyal Demokrat Belediyeler Derneği toplantısının ardından İsmet İnönü Spor Salonu'na geçen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, 'Başbakan Kemal' sloganlarıyla karşılandı. Salondakileri selamlayan Kılıçdaroğlu, Tekirdağspor atkıyla çıktığı platformda partililere iktidar olmaları halindeki projelerini anlatırken, halktan 4 yıllık yetki istedi.

Haziran ayındaki seçim olduğunu hatırlatan Kılıçdaroğlu, iktidar olmaları halinde Türkiye'de yoksulluğu tarihe gömeceğini ifade ederek, şöyle devam etti:

"Önümüzdeki Haziran ayında seçim var. Hepimiz hazırlıklı olacağız. CHP iktidarına bütün Türkiye hazır olsun. Sözüm söz. Türkiye Cumhuriyeti'nde yoksulluğu tarihe gömeceğiz. Yoksul hiçbir ev olmayacak. Çünkü bir yoksulluğu yönetmeyeceğiz, yoksulluğu bitireceğiz. Ahtımızdır bu, göreceksiniz. Güzel projelerimizi bütün Türkiye'ye anlatacağız. Çifti ektiği ürünün karşılığını, ektiği ürünün karşılığını huzur içerisinde alacak. Bunun sözünü veriyoruz. Çiftçinin tükettiği mazottan KDV ve ÖTV'yi almayacağız. Bunun sözünü veriyoruz. Bu söz CHP'nin namus sözüdür. Emeklilerde hayatından memnun değil. Geçinemiyorlar. Emeklilerle bir araya geldik ne istediklerini sorduk. Hesabını kitabını yaptık. CHP iktidarında emeklilere Ramazan ve Kurban bayramında birer maaş ikramiye vereceğiz. 10 milyon emekli var, onlara sesleniyorum.

Huzurlu bir bayram geçirmek istiyorsan adres belli, yerin belli, Mustafa Kemal'in partisi, Atatürk'ün partisi Cumhuriyet Halk Partisi. Ama 'Aldığım aylık benim için çok iyi diyorsan, sürünüyorum ama böyle idare edeceğim' diyorsan onunda yeri belli AKP. Gidersin oyunu oraya verirsin. Ama 'ben adam gibi yaşamak istiyorum, alın teri döktüm, esnaftım çalıştım. Şimdi emekli oldum geçinemiyorum' diyorsan yerin belli, yurdun, adresin belli. CHP'ye halkın partisine geleceksin."

'ONLARA BEDEL ÖDETECEĞİM'

17-25 Aralık operasyonlarını ve evlerde çıkan paraları hatırlatan Kemal Kılıçdaroğlu, halkın fakirleştiğini belirterek şunları söyledi:

"Ben bunların söyleyince 'Parayı nerden bulacaksın' diyorlar. En son 17-25 Aralık olaylarını hepiniz gördünüz. Bakanların çocuklarının yatak odalarında paraların nasıl istif edildiğini hepiniz gördünüz. Kaçak saraya 1 trilyon civarında elektrik faturasını gördünüz. Onların tamamını keseceğim. Emekliye, çiftçiye, işçiye, halka vereceğim. Onların iktidarında onlar zenginleşti halk fakirleşti. Halkın iktidarında halk zenginleşecek, onlar fakirleşecek. Bunun sözünü veriyoruz. Hiç kimse bundan endişe etmesin. Çiftçi için 'Mazotun fiyatını düşüreceğiz' deyince nasıl yapacaksınız diyorlar? Biz halkı düşünürüz, halk için çalışırız, biz yaparız. Söyledim devlette 27.5 yıl çalıştım. Devletin en büyük bütçesini yönettim. Vergi denetimi yaptım. Çalıştım, vergi nasıl toplanır, para nasıl harcanır ama halk için cep için değil. Halk için nasıl harcanır çok iyi bilirim. Hesap uzmanlığını yaptım ben bunun. Para nasıl toplanır deyince onların yürekleri atıyor. Çünkü ben parayı onlardan alacağım, halktan değil. Onlar ödeyecekler bedelini. İşsizliğin çok temel bir problem olduğunu biliyorum. Türkiye'nin bütün illerinde işsizlik var. Yetmezmiş gibi 1 milyon 700 bin de Suriyeli var. Şimdi bakan 'Suriyeli kardeşlerimize iş vereceğiz' diyor.

Başbakan da gitti Davos'ta açıklama yaptı. 'Efendim, Avrupa'da ne kadar işsiz varsa, gelsin onlara iş vereceğiz' diyor. Hani derler ya ayranı yok içmeye gibi. Kardeşim senin memleketin de dünya kadar işsiz var. 5.5 milyon insan işsiz. Biz ne yapacağız. Suriye politikasını bitireceğiz. Suriye'deki, Ortadoğu'da ki savaşı da bitireceğiz. 1 milyon 700 bin Suriyeli kardeşimize de 'Savaş bitti kendi ülkene huzur içinde dön' diyeceğiz. Diyorlar ki 'Dış politikayı böyle yapabilir misin?' Elbette yaparız. Cumhuriyet Halk Partisi'yiz biz yaparız. Bizim yapma gücümüz var. Ortadoğu'yu kurtarmak, kan akmasını engelleyecek tek parti CHP'dir. Herkes bunu çok iyi bilsin. Çünkü biz kardeşin, kardeşi öldürmesine izin vermeyeceğiz. Çünkü biz Müslüman coğrafyasında kan akmasına izin vermeyeceğiz. Türkiye'den kardeşini öldürmek için bekleyen insanların eline silah vermeyeceğiz. Katar'dan gelen paraları teröristin cebine koyan bir anlayışı asla savunmayacağız. Bizim hedefimiz belli. Kim koydu? Mustafa Kemal Atatürk. Ne dedi? 'Yurtta barış, cihanda barış'. Aynı şeyleri söyleyeceğiz."

'İLK İŞİM İŞSİZLİK BELASI'

CHP'nin iktidar olması halinde ilk olarak işsizlikle mücadele edeceğini kaydeden Kemal Kılıçdaroğlu, temiz ahlak yasası çıkaracaklarını söyleyerek şöyle devam etti:

"Bizim iktidarımızda ilk mücadele edeceğimiz alan, işsizlik. İşsizlik belasını ortadan kaldırmaya kararlıyız. Herkesin işi, herkesin aşı olacak. Herkes mutlu olacak. Her evde huzur olacak. Şimdi huzur yok, gerginlik var toplumda. Diyor ya birisi 'Dışarıya çıkıyoruz. Yüzde 50 bize düşman gibi bakıyor.' Yüzde 50 seni düşman gibi görüyorsan, o rakam yüzde 50 değil. Yüzde 80- 90'ı düşman gibi görüyor. Hem memleketi soyacaksın, hem de dost görüneceksin. Kimse kusura bakmasın biz 17 Aralık olayında bir hükümetin bir devleti nasıl soyduğunu gördük. Onun için CHP iktidarında ilk 3 ayda çıkaracağımız kanunun adı 'Temiz Ahlak Yasası' olacak. Siyasete ahlakı egemen kılacağız. Parlamento zenginleşme aracı değildir, halka hizmet aracıdır. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde hırsızlara yer yok. Onlara yer vermeyeceğiz bunun yasasını çıkaracağız. İlk 3 ayda çıkaracağımız diğer yasa Aile Sigortası yasası olacak. Hiçbir aile bir başkasına muhtaç olmayacak. Sosyal devletin güvencesinde olacak."

ERTAŞ'IN SÖZÜNÜ HATIRLATTI

Konuşmaları sık sık, 'Halkın umudu Kılıçdaroğlu' ve 'Başbakan Kemal' sloganlarıyla kesilen CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, salondaki kadınlara seslenerek, Neşet Ertaş'ın 'Kadın insandır, biz insanoğlu' sözünü hatırlattı.

Rejim değişikliğinden en çok kadınların etkileneceğini öne süren Kılıçdaroğlu, "Çiftçinin alın terinin hakkını vermek benim boynumun borcu. Biz kadın erkek eşitliğine inanan bir siyasal gelenekten geliyoruz. Onlar kabul etmiyorlar, fizyolojik eşitlikten bahsediyorlar. Biz onu kastetmiyoruz. Hukukun, yasaların, kentte, kültürde her alanda eşitlikten bahsediyoruz. Neşet Ertaş ne diyor. 'Kadın insandır, biz insanoğlu' ne kadar güzel değil mi? Neşet Ertaş kimdir? Anadolu'nun mayasıdır. Bizim kültürümüzdür. Anneleri yüceltecek olan kültür, sosyal demokrat kültüdür. Kadını eve hapsetmek bizim kültürümüzde yoktur. 2015 seçimlerinde en büyük beklentim kadınlarda" diye konuştu.

'DÖRT SENEDE TÜRKİYE'Yİ UÇURACAĞIM'

İktidar olması halindeki projelerini anlatan Kılıçdaroğlu, halktan 4 yıllık yetki isteyerek, Türkiye'yi uçuracağını iddia etti ve sözlerini söyle tamamladı:

"Emekliler, atamayan öğretmenler, işsizler, esnaflar hayatın neresine dokunuyorsanız bin ah işitiyorsunuz. Öyle yıllarca süre değil, bana 4 yıl sadece, 4 yıl yetki verin. Dört yılda, yeni bir Türkiye çıkacak ortaya. Dört yılda bütün komşularıyla barışan bir Türkiye çıkacak ortaya. Dört yılda hiçbir üniversite öğrencisi 'yurdum yok' diyemeyecek. Her öğrencinin yurdu olacak. İşsiz kimse bırakmayacağım, yoksulluğu tarihe gömeceğim. Hiçbir aile ben yoksulum demeyecek. Dört yılda Türkiye'yi uçuracağım sözünü veriyorum. Dört uzun süre değil, neden güveniyorum. Biz bu ülkeyi namusumuzla yöneteceğiz. Bu ülkeyi kul hakkı yemeden yöneteceğiz. Bu ülkeyi bütün yurttaşlarına sen, ben demeden hepsine hizmet edeceğiz. Biz bunu yapacağız. Kadın- erkek, doğu-batı demeden bu ülkeye barışı getireceğim. Dört yıllık süre istiyorum. Namusumuzla 4 yıl yöneteceğiz. Avrupalı da görecek, Türkiye 4 yılda nereye gidiyor. Brüksel'e gidip yeni sayfa açalım demeyeceğim. Avrupa'da birinci sınıf demokrasi de ne varsa, onlar sormadan biz getireceğiz. Benim ülkemin vatandaşı birinci sınıf demokrasiye layık değil mi? Neden onlar dayattığı zaman demokrasi geliyor. Neden biz yapmıyoruz? Gittik İsviçre'den Medeni Kanunu getirdik. Onlar kadına seçme seçilme hakkı vermeden önce Türkiye Cumhuriyet kadına seçme ve seçilme hakkını getirdi. Dayattılar mı? Hayır. Çünkü insana, kadına değer vermek lazım."

Konuşmasının ardından salondaki partilileri selamlayan Kılıçdaroğlu, makam aracıyla Tekirdağ'da ayrılarak İstanbul'a hareket etti.