Atilla Kart, seçim kuruluna sunduğu dilekçede, Yüksek Seçim Kurulu’nun 15 Ağustos Cuma günü Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarını Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanına teslim ettiğine dikkat çekti. Kart, bu tarihten sonra Başbakan Erdoğan’ın, Başbakanlığı’nın sonlanması ve partisiyle ilişkisinin kesilmesi gerektiğine vurgu yaptı.
Anayasa ve Siyasi Partiler Kanunu’nun ilgili maddelerini gerekçe gösteren Kart, “AKP Yönetimi, bu yasal zorunlulukların hiçbirisini yerine getirmeyerek, Genel Başkanlık Makamında bir boşalma olmamış gibi davranarak, R.T.Erdoğan yönetiminde 1. Olağanüstü Kongrenin 27 Ağustos tarihinde yapılması yönünde karar almıştır. Bu yönde ilan yapılmış olup, hazırlıklar sürdürülmektedir.” dedi ve AKP’nin 1. Olağanüstü Büyük Kongresi’nin iptalini talep etti.
İşte Atilla Kart’ın ilçe seçim kuruluna yaptığı başvuru dilekçesi:
Çankaya İlçe Seçim Kurulu
Başkanlığına
Çankaya- Ankara
Başvuruda Bulunan-
İptal Talebinde Bulunan ; Atilla Kart.
CHP Konya Milletvekili.
TBMM Anayasa ve Karma Komisyon Üyesi
TBMM-Ankara
İlgili İşlem ; Adalet ve Kalkınma Partisinin 27 Ağustos 2014 tarihinde yapılacağı
ilan edilen 1. Olağanüstü Büyük Kongresiyle ilgili işlemler hakkında.
T.Konusu ; (a) Mezkur Kongrenin hiçbir yasal dayanağı bulunmamakla, tüm
sonuçlarıyla keenlemyekûn - yok hükmünde sayılmasına;
(b) Hukuka ve anayasaya açıkça aykırı olan; uygulanması halinde
Devlet yönetiminde en üst düzeyde kaosa ve telafi edilemez sonuçlara yol açması kaçınılmaz olan mezkûr Kongrenin yaratacağı sonuçların önlenmesi için, tedbir niteliğinde tüm işlem ve kararların tesisine ; karar verilmesi talebinden ibarettir.
Açıklama ;
(I) 10 Ağustos 2014 tarihinde yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminde, AKP Genel Başkanı ve Başbakan olarak katılan R.T.Erdoğan, Türkiye Cumhuriyetinin 12. Cumhurbaşkanı olarak seçilmiştir.
Seçimin kesin sonuçları ve seçime dair mazbata, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı tarafından 15.08.2014 tarihinde saat; 18.00 civarında Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanına teslim edilmiştir. Her ne kadar “Kanunsuz Emir ve Talimat” yoluyla, seçim sonuçlarının Resmi Gazete’de yayımı geciktiriliyor ise de, seçim sonuçlarının kesinleştiği ve aleniyet kazandığı açık ve tartışmasızdır.
(II) Anayasal Durum ;
Bilindiği gibi; Anayasanın 101/son maddesine göre; Cumhurbaşkanı seçilenin, varsa partisi ile ilişiği kesilir ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Üyeliği sona erer.
Anayasa hükmü, yoruma meydan vermeyecek şekilde açık ve âmirdir. 15 Ağustos saat ; 18.00 itibariyle R.T.Erdoğan’ın AKP ile ilişiği kesilmiş ve Milletvekilliği sona ermiştir. AKP Genel Başkanlık ve Başbakanlık Makamı artık boşalmış durumdadır.
Bu sonucun doğması için, TBMM Başkanlığının ayrıca bir duyuru ya da tebligat işlemi yapması gerekmemektedir. Anayasa hukukunda bu gibi işlemler Resmi Gazete yoluyla yapılmaktadır. Keza, bu sonucun doğması için, hiçbir ilgilinin başvuruda veya talepte bulunması da gerekmemektedir. Tüm bu hususlar, başta TBMM Başkanlığı olmak üzere, ilgili Anayasal Kurumların re’sen ve doğrudan yapması gereken işlemlerdir. Nüfuz suiistimali ve Kanunsuz Emir ve Talimat yoluyla, Resmi Gazete’de yayımının engellenmesi, bu durumu değiştiremeyecektir.
Anayasanın 101/son, 102/2,3 ve 103. maddeleri , bu sürece ilişkin anayasal boyutu düzenlemektedir.
101 ve 102. maddelerde düzenlenen “seçilmiş Cumhurbaşkanı” aşamasıyla, 103. maddede düzenlenmiş olan “yemin” aşaması 2 ayrı aşama olup, birbirini tamamlamaktadır. Yeminle birlikte, seçilmiş Cumhurbaşkanı artık anayasal yetkilerini kullanmaya başlayacaktır. Seçilmiş Cumhurbaşkanıyla birlikte zorunlu olarak yapılması gereken diğer çalışmalar ve düzenlemeler için, belli bir zaman aralığına ihtiyaç vardır.
(III) Talep konusunun değerlendirilmesi ;
(1) Öncelikle; AKP Genel Başkanlığı prosedürünün tamamlanması zorunluluğu vardır. AKP Genel Başkanlığı prosedürünün, ne şekilde tamamlanacağı 2820 sayılı Siyasi Partiler Yasasının 15/son ve AKP Tüzüğünün 78. maddesinde düzenlenmiştir.
Bu sürecin ikinci unsuru ise; Bakanlar Kurulu bünyesinden Başbakan Yardımcısının Başbakan olarak vekaleten görevlendirilmesi ve bu işlemin Cumhurbaşkanlığı Makamınca tekemmül ettirilmesi aşamasıdır.
(2) Yasal ve Anayasal yönden durum böylesine açık ve amir bir şekilde düzenlenmiş olmasına rağmen, bu gerekliliklerin hiçbiri yerine getirilmemiştir.
Diğer ihlâlleri bir tarafa bırakarak; iş bu başvurumuzun – talebimizin konusu olan 1. Olağanüstü Kongre ile ilgili gerekçelerimizi arz ediyoruz ;
(a) Adalet ve Kalkınma Partisi-MKYK organı; 2820 sayılı Yasanın 15/son ve AKP Tüzüğünün 78. maddesi uyarınca; boşalmadan itibaren 10 gün içinde toplanarak, Üyelerden birini Genel Başkan Vekili olarak seçmesi, bu kişinin ise yeni Genel Başkanı seçmek üzere, büyük Kongrenin - Olağanüstü Kongrenin tarih, yer ve zamanını belirlemesi gerekmektedir.
Genel Başkan seçiminin yapılacağı bu Kongrenin, en geç 45 gün içinde sonuçlandırılması zorunluluğu vardır. Yasal durum böylesine açık ve âmir düzenlemeler içermesine rağmen ; AKP Yönetimi, bu yasal zorunlulukların hiçbirisini yerine getirmeyerek, Genel Başkanlık Makamında bir boşalma olmamış gibi davranarak, R.T.Erdoğan yönetiminde 1. Olağanüstü Kongrenin 27 Ağustos tarihinde yapılması yönünde karar almıştır. Bu yönde ilan yapılmış olup, hazırlıklar sürdürülmektedir.
(b) Seçilmiş Cumhurbaşkanı konumunda olan R.T.Erdoğan; AKP’yi temsil etmeye ve AKP’nin organlarını yönetmeye devam etmektedir. 21 Ağustos tarihinde yapılacağı ifade olunan MKYK toplantısında, yeni Genel Başkan ve Başbakan’ın belirleneceği ifade edilmektedir. R.T.Erdoğan’ın; anayasa gereği Siyasi Parti ile ilişiği kesilmiş olmakla, AKP Genel Başkanlık görevi sona ermiştir. Bu Makam boşalmıştır.
(IV) Özetle ;
(1) Görüldüğü gibi ; etik ilkeler ve anayasal ihlâllerin dışında, Siyasi Partiler Yasası ve AKP Tüzüğünün açık bir şekilde ihlâli söz konusudur.
Etik ihlallerin yaptırımı daha çok ahlaki değer yargılarıyla ilgili olacaktır. Anayasal ihlâller boyutuyla ilgili olarak ise, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına başvuruda bulunulmuştur.
Siyasi Partiler Yasası ve AKP Tüzüğünün ihlali yoluyla gerçekleştirilmek istenilen 1. Olağanüstü Kongreye karşı ise, Makamınıza – Çankaya İlçe Seçim Kurulu Başkanlığına başvurma zorunluluğu doğmuştur.
Seçilmiş Cumhurbaşkanı konumunda olan R.T.Erdoğan; aynı zaman diliminde “Kanunsuz Emir ve Talimat” yoluyla, hem Başbakanlık ve hem de AKP Genel Başkanlığı görevini sürdürmektedir. Oysa Başbakan ve AKP Genel Başkanı olarak tesis ettiği işlemlerin tümünün yasal dayanağı yoktur. Bu işlemlerin tümü yok hükmündedir. Bu işlemlerden dolayı hukuken etkilenen herkesin , bu işlemlere karşı Yargı yoluna başvurma hakkı doğacaktır. Bu davalar, Devlet yönetiminde başlı başına kaosa yol açacak niteliktedir.
(2) 15 Ağustostan sonra ve Kongre tarihi itibariyle; R.T.Erdoğan’ın Genel Başkanlık sıfatı kalmamış, Üyelik ilişkisi kesilmiş ve artık “Seçilmiş Cumhurbaşkanı” konumunda bulunmakla; 27 Ağustos tarihinde yapılacağı ilan edilen 1. Olağanüstü Kongrenin hiçbir yasal dayanağı yoktur.
Bu yönüyle hem yok hükmünde olan, hem iptale tâbi olan bir Kongre yönetimi söz konusudur. Hukuki tavsif, doğal olarak Makamınız tarafından yapılacaktır.
(3) Hukuka aykırılık açık ve fâhiştir. Siyasi Partiler Yasasının 15/son ve AKP Tüzüğünün 78. maddesi kasıtlı olarak ihlâl edilmektedir.
AKP Genel Başkanlığı sıfatı ve uygulamasının sürdürülmesiyle birlikte, Devlet yönetiminde en üst düzeyde kaos doğmuştur. AKP’nin en üst organını, yasal yetkisi olmayan ya da yasal yetkisi kalmayan R.T.Erdoğan’ın yönetmesinin hiçbir dayanağı yoktur. Türkiye artık “Kanunsuz Emir ve Talimatlarla” yönetilen bir ülke haline gelmiştir. Kuvvetler Ayrılığını ve Hukuk Devletini tümüyle yok eden , fiili durum yaratan bu durumun hukuk yoluyla engellenmesi zorunluluğu vardır.
Arz olunan ve re’sen görülecek sebeplerle; yukarıdaki anlatımlarımız da gözönüne alınarak, öncelikle 1. Olağanüstü Kongrenin ilan edilmiş haliyle yapılmasının önlenmesi amacıyla idari ve usuli tedbirlerin ittihazına ; inceleme sonucunda ise yasal dayanağı bulunmayan Kongrenin iptaline ya da yok hükmünde sayılmasına 298 sayılı Yasanın 110. maddesi ve sair yasal mevzuat uyarınca (hukuki tavsif Sayın Makamınızın doğal olarak takdirindedir.) karar verilmesini saygıyla talep ederim.
Başvuruda Bulunan
Atilla Kart
Konya Milletvekili"