ÖZEL HABER | KARŞI GAZETE

Son yıllarda Türkiye’de ekonomi yönetiminin başarısının kanıtı olarak hep kırılan ihracat rekorları öne sürülmektedir. Ancak ülkelerin dış ticaret performansları değerlendirilirken ihracat, ithalat ve  dış ticaret dengesi fazla veya açık rakamı topluca ele alınmalıdır. Hâlbuki AKP iktidarı sadece ihracattaki artışı halka başarı hikâyesi olarak anlatageldi. 

DIŞ TİCARET AÇIĞI KAT KAT ARTIYOR

2002 yılında 36 milyar dolar olan toplam ihracat rakamımızın 2013 yılı sonunda 151,8 milyar dolara ulaşması ihracatımızın yaklaşık 4,2 kat arttığını gösterdiği doğrudur. Öte yandan 2002 yılında 51,5 milyar dolar olan ithalatımızın 2013 yılı sonunda 251,6 milyar dolara çıkarak 4,9 kat arttığını da birilerinin halka anlatması gerekmektedir.  Son iki yılda ihracat rakamımız 152,5 milyar dolardan 151,8 milyar dolara gerilerken ithalat rakamımız 236,5 milyardan 251,6 milyara yükselerek artmaya devam etmiştir. Dış ticaret açığımız ise 2002 yılında 15,5 milyar dolar iken, 2013 yılında 99,9 milyar dolara yükselmiş yani, 6,5 kat artmıştır.

İÇ-DIŞ TİCARET KARŞILAMA ORANI %60’A GERİLEDİ

Bu nasıl bir başarı hikâyesidir ki, dış ticaretimiz AKP döneminde artarak açık vermeye devam etmiş; Türkiye, yurt dışından ithal ettiği mal ve hizmetlerin bedelini ödeyecek kadar yurt dışına mal ve hizmet satabilir seviyeye bir türlü ulaşamamıştır. Hatta bu konudaki başarısızlığımız ihracatta kırdığımız söylenen rekoru çok geride bırakmaktadır. Dış ticaret açığı istatistiklerine bakıldığında bu başarısızlığımız ve geriye gidiş aşikârdır. AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılında ihracatımızın ithalatı karşılama oranı %70 iken 2013 yılında %60’a gerilemiştir. 

DEVLETİ DÜŞÜRDÜKLERİ TUZAĞA HALKI DA ÇEKTİLER

Halka kolay yoldan borçlanma imkânı sağlayarak kazandığından çok harcamaya alıştıran AKP iktidarı döneminde, dış ticaretimiz de aynı görüntüyü vermektedir. Yani dünya ile yaptığımız ticarette de, kazandığımızdan daha çok harcayarak, kazancımızı 4 kat yükseltirken borcumuzu 6,5 kat yükseltmişiz.

Aynı döneme ilişkin Birleşmiş Milletlerce hazırlanan dünya uluslararası ticaret istatistiklerine göre 2002-2013 yılları arasında dünyada ülkelerin yaptığı toplam ihracat rakamı 6,3 trilyon dolardan 18,2 trilyon dolara yükselmiştir. Bu da Türkiye’nin ihracatı büyürken dünya dış ticaret hacminin yerinde saymadığı göstermektedir. Türkiye’nin dünya ekonomisindeki konumuna baktığımızda, Türkiye ihracat sıralamasında 2002 yılında 34’üncü sıradayken, 2013 yılında ihracatı 4,2 kat artmasına rağmen sadece 2 basamak yükselerek 32’inci sıraya gelebilmiştir. İthalatta ise 24’üncü sıradan 18’inci sıraya yükselmiştir. Türkiye en yüksek dış ticaret açığı veren ülkeler arasında ise ilk beşteki yerini korumaktadır.

Dünyanın 17. büyük ekonomisi olmamıza rağmen ihracat sıralamasında bu denli geri de kalmamızın sebebi de, büyüklük sıralamasında 12 yıldır neden yerinde saydığımız da ekonomiyi yönetenlerce izah edilmesi gerekmektedir. Bu da Türkiye’nin büyüyen dünya ekonomisi içerisinde büyüyen pastadan aldığı payı 12 yıllık AKP iktidarı döneminde hiç arttıramadığıdır.  

DIŞ BORÇ ‘1 TRİLYON LİRA’YI AŞTI

Türkiye’nin dış borcu 2014 sonu itibariyle 402,4 milyar dolar olarak hesaplandı. Sadece yakın dönem dolar kurundaki artış bile dış borca 150 milyar lira ilave olarak yansıdı. Bu ilave ile Türkiye’nin dış borcu 1 trilyonun epey üzerine çıkmış oldu. Türkiye’nin 2014 yılında dış borcu için ödeyebildiği rakamın yalnızca 11 milyar 933,58 milyon lira olduğunu düşünürsek, kur farkıyla artan borç korkunç bir rakam olarak karşımızda duruyor.

Rakamlar çarpıtılarak örtülürken gerçekler halktan gizlenmekte, dış ticarette başarı masalları anlatılmaktadır. İyi uykular Yeni Türkiye!

ÖZEL | KARSIGAZETE.COM.TR