Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Yenidoğan Servisi'nde gelişmesini tamamlamadan doğdukları için "yaşamaz" denilen parmak bebeklerin hayata tutunmaları sağlanıyor.
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Ayşe Sevim Gökalp sigara, hava kirliliğinin prematüre doğumları neden olduğunu, 450-500 gram doğan bebekleri gelişen teknoloji ve bilgileriyle yaşama tutundurduklarını söyledi.
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Yenidoğan Servisi'nde 24 parmak bebek yaşama tutunmaya çalışıyor. Sadece Kocaeli değil, birçok kentten helikopterle getirilen bebekler tedavi atına alınarak, gün gün tedavileri özenle takip edilerek sağlıklarına kavuşmaları için çaba harcanıyor. Oksijensiz kalan bebekler için uygulanan soğutma tedavisinin de uygulandığı Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Yenidoğan Servisi prematüre bebeklerin tedavisi bakımında önemli bir merkez konumunda. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Ayşe Sevim Gökalp, bölümde görevli Prof.Dr. Ayşe Engin Arısoy ve Doç.Dr. Ayla Günlemez yaşam mücadelesi veren bebekleri küvözlerde en hassas bir şekilde bakarak, her gün sağlık durumlarını takip ediyorlar.
Servislerinde 24 prematüre bebeğin tedavisini sürdürdüğünü söyleyen Prof.Dr Ayşe Sevim Gökalp, "Merkezimizde ikinci derece ve çok daha ağır yaşam ünitesine bağlı bebekler için veya doğumsal sorunlar yaşayan bebekler için olan 3 ünitemiz var. Anne yanı diye tanımladığımız 4 bebeklik de anneli yatağımız var. Ünitelerimizde 24 bebek takip etmekteyiz. Daha çok takip ettiğimiz bebekler prematüre ve ağır hasta bebekler oluyor. 450-500 gram arasında yani gebelik haftasının 23'üncü haftasından itibaren doğmuş bebekleri takip ediyoruz. Tam gebelik haftası 40 haftadır. 40 haftayı tamamlayan bebek normal zamanını doldurmuş bebek olarak tanımlanabilir ama şu anda bizim kliniğimizde 16 hafta eksik doğmuş bebekler var" dedi.
HAVA KİRLİLİĞİ PREMATÜRE DOĞUMLARA NEDEN OLUYOR
Prof. Dr. Ayşe Sevim Gökalp sigara ve hava kirliliğinin prematüre doğumlara neden olduğunu açıklayarak şöyle konuştu:
"Servisimizde en küçük olan 600 gram ve 23 santim doğmuş ve baş çevresi 22 santim olarak dünyaya gelmiş bir bebeğimiz var. Normal bir bebek 3,5 kilo doğar, baş çevresi 35 santimdir ve boyu 50 santimdir. Bu bebeklerin yaşama tutunabilmeleri çok zor. Bizim geliştirilen teknoloji ve bilgilerimiz sayesinde bebekleri yaşama tutunduruyoruz. Prematüre doğurmamak için dikkat edilmesi gereken konuların başında çoğul gebelik gelir. Çoğul gebeliklerde prematüre doğum olabiliyor. Eğer tüp bebek tekniğiyle bebek doğacaksa çoğul olmamasına dikkat edilmesi lazım. Sağlık Bakanlığı da ancak bir tane yumurta koyulmasına izin veriyor. Annenin rahim içi ve idrar yolu enfeksiyonları, annenin sistemik enfeksiyonları son derece önemlidir. Annelerin kesinlikle sigara içmemesi lazım. Hele gebelikte hiç içmemeleri gerekir. Bebeğin gelişmesini etkiliyor, prematüre doğuma neden oluyor. Düşük doğum ağırlıklı bebekler ortaya çıkabiliyor. Çevresel kirlilik, özellikle hava kirliliği ve içindeki ağır metaller prematüre doğumlara neden oluyor. Bunlar çok çok önemli faktörlerdir"
"OYA İŞLER GİBİ GÜN GÜN SAĞLIKLARINA KAVUŞTURMAYA ÇALIŞIYORUZ"
Serviste bulunan her bir bebek için çok özenli ve hassas bakımlar yaptıklarını söyleyen Prof.Dr. Ayşe Engin Arısoy,"Oya işler gibi gün gün bebeklerimizi sağlığına kavuşturmaya çalışıyoruz. Bir bebeğimizin akciğerleri tam gelişmiş değil. Suni solutma yapıyoruz. Makine ile akciğerleri havalandırıyoruz. Antibiyotik tedavisi var ve kan basıncı testleri ve solunumunu izliyoruz. Bebeklerimize buna benzer çeşitli tedaviler uyguluyoruz. Her bebek bizim için çok önemli ve her bebeğe çok hassas müdahalede bulunuyoruz " dedi.
SOĞUTMA TEDAVİSİ
Doç.Dr. Ayla Günlemez Dr. Ayla Günlemez oksijensiz kalan bebeklere soğutma tedavisi uyguladıklarını belirterek, "Soğutma tedavisi oksijensiz kalan bebeklere uyguladığımız bir tedavi. Bu tedavi bebeğin oksijensizlikten dolayı uzun süre yaşadığı hasarları azaltıyor. Önemli bir kriteri var. İlk 6 saatte uygulanması gerekiyor. Bebek doğduktan sonra oksijensiz kaldıysa orta veya ağır vakaysa soğutma tedavisi uygulanan merkezlere götürülmelidir. Biz o merkezlerden biriyiz. Hastanemize çevre illerden ve bir çok yerden sırf bu tedavi için gelen hastalarımız var. Farklı ilde doğum yapan bir annenin bebeği oksijensiz kaldıysa hekimi bizlerle temasa geçiyor. Hastalarımız ambulans uçak ve helikopterle getiriliyorlar. Saatler çok önemli. 6 saati geçirirseniz başarı şansı azalıyor" diye konuştu.
Kaynak: Ergün AYAZ-Orhan UZUN | DHA