Bülent Arınç'ın açıklamaları ne anlama geliyor?

5 Şubat 2016 Cuma 11:08

Eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Bülent Arınç'ın açıklamalarını Karşı Gazete'ye değerlendirdi.

Ayşegül KASAP | ÖZEL | KARŞI GAZETE

Taha Akyol'a yaptığı açıklamalarla bazı AKP'lileri rahatsız eden Bülent Arınç, daha sonra 6 sayfalık yazılı bir açıklama yaparak kendisini eleştirenlere yanıt verdi.

'Çözüm Süreci' ile birlikte 'Dolmabahçe Mutabakatı' hakkında Erdoğan'ı yalanlayan açıklamalarda bulunan Arınç, hem parti içinde hem muhalefet kanadında hem de Türkiye genelinde tartışmaları beraberinde getirdi.

Arınç'ın açıklamalarının ne anlama geldiğini Eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Karşı Gazete'ye değerlendirdi.

ÇEVRESİNİ ELEŞTİREREK ERDOĞAN'LA BARIŞMA AMACI

6 sayfalık yazılı metinden öte Taha Alyol'a yapılan açıklamaların önemli olduğunu ifade eden Günay, şu açıklamalarda bulundu:

"Arınç'ın 6 sayfalık yazılı açıklaması çok önemli değil; ondan önce Taha Akyol'un programında söyledikleri daha önemli.

6 Sayfalık açıklamada Arınç kendisine yapılan ölçüsüz saldırılara cevap veriyor ve kendi tabiriyle " trol ve troliçelere" hadlerini bildiriyor.

Daha sonra (saat 17.25'te) yine cevaben yaptığı açıklamada da Dolmabahçe konusunda -'mutabakat' demeden-
Erdoğan'ın görüşmeyi bildiği yolundaki ısrarını sürdürüyor. Yargıdaki uygulamalar ve yaşanan hukuksuzluklara yeniden değinmiyor.

Bu ikinci açıklama, daha önce birçok kez örneği yaşandığı üzere, çevresini eleştirerek Erdoğan'la barışma amacına yönelik görünüyor."

'ZAMANLAMASI MANİDAR' DEĞİL, ÇOK GEÇ

Açıklamaların zamanlama açısından 'manidar' değil, geç olduğunun altını çizen Günay, parti içindeki hareketlenmeyi de şu ifadelerle değerlendirdi:

"Arınç'ın çıkışları karşısında AKP'nin bazı kıdemli isimlerinin desteği, daha da önemlisi türedi çevrenin dışında birçok kıdemli ismin suskunluğu tercih etmesi, derinlerde bir sancının olduğunu gösteriyor.

İç ve dış politikada vahim sorunların yaşandığı, ülkenin iç savaş/ bölünme tehlikesi ve darbe senaryolarına açık hale getirildiği bir ortamda bu açıklamaların "zamanlaması manidar" değil; bence çok geç.

Ancak zararın neresinden dönülse ve geri adım atılmadan bu tür karşı çıkışlar sürdürülebilse, elbette doğru ve iyi olur."

AKP ÜZERİNDEKİ VESAYETİN SOLUK ALDIRMAYACAĞINDAN KAYGILIYIM

AKP üzerindeki vesayete dikkat çeken Günay, "Partinin kıdemli isimlerinin bu tür çıkışları yapmayı sürdürmesi halinde ülkenin içinde bulunduğu bu vahim tablodan çıkış için belki bir umut yaratılabilir.

AKP'nin de, Türkiye'nin de böyle yeni ve umutlu çıkışa ihtiyacı var. Hatta bu, sadece iktidarın değil, muhalefetin de ihtiyacı. Çünkü muhalefet de, senaryosunu iktidarın yazdığı bu trajik oyunun kalıplarını kıramıyor.

Ancak AKP üzerindeki vesayetin bu tür arayışlara soluk aldırmayacağından ve önünü keseceğinden kaygılıyım.

Daha önce Gezi ve 17/25 Aralık sürecinde yaşananları eleştirdiğimizde, koridorda bizi hararetle tebrik edenlerin grup salonuna girince Erdoğan'ı ayakta alkışladıklarını gördüğümüz için, bu kaygımı özellikle belirtiyorum." ifadeleriyle sözlerini tamamladı.

Ayşegül Kasap | KARŞIGAZETE.COM.TR