FED'in en erken haziran ve en geç eylül ayında faiz artırımı yapacağı beklentisiyle birlikte altın fiyatlarındaki yükseliş de sınırlandı.
Analistler, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz artırım beklentisinin öne çekilmesi veya ötelenmesiyle altında sıkça ve daha yumuşak dalgalı seyirler görülebileceğini ifade ediyor. Altının önümüzdeki dönemde kârlı bir yatırım aracı olabileceği ifade ediliyor.
Capital Economics Küresel Başekonomisti Julian Jessop, Fed'in faizleri artırması durumunda bile altın fiyatlarında toparlanma yaşanabileceğini belirtti. Jessop, "Piyasalarda genel görüş, Fed'in faizleri artırması durumunda altın fiyatlarının düşüş kaydedeceği yönünde.
Fed'in normalleşme politikası altın fiyatlarını ilk başta olumsuz etkileyebilir ancak orta vadede bu normalleşme politikası altın fiyatlarını etkileyen ana faktör olmayacak" dedi. Altın fiyatlarında güçlü dolardan dolayı bu yıl içerisinde önemli düşüşler yaşandığını anımsatan Jessop, altındaki bu hareketlerin Fed'in faiz artıracağına dair beklentileri de yansıtttığını ifade etti.
Faizlerin artmasıyla altındaki düşüş arasında bağlantı kurmanın mantıklı bir yaklaşım olduğunu aktaran Jessop, dolardaki güçlenmeyle birlikte dolar haricindeki başka alternatiflere talebin azalabileceğinin altını çizdi.
TALEP HİNDİSTAN VE ÇİN'DEN GELİYOR
Fed'in normalleşme politikasıyla birlikte ekonomik ve finansal koşullarda gerçekleşecek olan iyileşmenin güvenli liman arayışını da azaltabileceğini, faizlerin haziran ya da hazirandan birkaç ay sonra artırılabileceğini dile getiren Jessop, ancak faizlerdeki artışın düşük seviyelerde olabileceğini kaydetti.
Jessop, altın piyasasındaki hassasiyeti her zaman faiz artışına bağlamanın anlamlı olmayabileceğini, Fed'in normalleşme politikasının altın fiyatlarını etkileyen sadece bir faktör olduğunu belirterek, 2014 yılında altına olan talebin yaklaşık yüzde 40'ının Hindistan ve Çin'den geldiğine dikkati çekti.
TALEP ARTABİLİR
Çin ve Hindistan'ın taleplerinin bu sene artabileceğini, Fed'in faizleri artırması durumunda bile altın fiyatlarında toparlanma yaşanabileceğini belirten Jessop, ABD tahvil faizlerindeki yükselişin gelişmekte olan ülkelerin merkez bankalarının altına olan talebini durduramayacağını savundu.
Batı'daki yatırımcıların bile Avro Bölgesi'ndeki problemlerden dolayı altını güvenli liman olarak kullanabileceğinin altını çizen Jessop, yakın dönemdeki risklere rağmen altının onsunun 1.400 dolar seviyesine yükselebileceğini dile getirdi. ING Group Kıdemli Emtia Stratejisti Hamza Khan ise altının onsunun bu yılın sonunda 1.300 dolar, 2016 yılı sonunda ise 1.500 dolar seviyesine ulaşabileceğini aktardı.
Bu yılın ikinci çeyreğinde Hindistan'ın altın talebinde artış olacağı öngörüsünde bulunan Khan, ülkede düğün mevsimi ve genişlemeci kredi politikasının altına olan talebi artırabileceğini anlattı. Kahn, avro'nun geleceğinin pek parlak olmadığını vurgulayarak, buna cevap olarak Avro Bölgesi'nde yatırımcıların altını güvenli liman olarak görebileceğini anlattı.