Terör finansmanından, kara para aklamaya; tüketici dolandırılmaktan,
faiz ve manipülasyona kadar her gün yeni bir skandalla karşımıza çıkan bankacılık sistemini kontrol altına alma çabaları sürüyor.
Son dönemde yasadışı faaliyetler nedeniyle küresel anlamda bankalara kesilen ve kısa süre içinde kesilmesi öngörülen cezaların miktarı 100 milyar doları geçiyor. Ancak kurumsallıktan çıkarak mafyalaşan finans sisteminde ödenen cezalar, yasadışı yollardan elde edilen gelirin yanında devede kulak kalmayı sürdürüyor.
Bankacılık sistemi üzerindeki kara oyunlar son yıllarda ayyuka çıktı. En geniş çaplı etkiyi yaratan JP Morgan, yatırımcılara hatalı mortgage destekli tahvil satarak ABD’den başlayan ve tüm dünyayı etkisi altına alan ekonomik krizin fitilini ateşlemişti. Bunun bankaya bedeli 7 milyar dolar oldu.
Banka ayrıca, türev piyasalarda oluşan kayıpları gizledeği için 920 milyon dolar ceza ödedi. JP Morgan’ın enerji üzerine çalışan kolu da; Federal Enerji Düzenleme Komisyonu’nun (FERC), enerji piyasalarının manipüle edildiğine dair soruşturmasında anlaşma yoluna gitti ve 410 milyon dolar ödedi. Wells Fargo da, ev kredileri konusunda yanlış bilgi verme nedeniyle 175 milyon dolar ceza aldı. İsviçreli Credit Suisse ise Amerikalıların vergi kaçırmalarına yardım ettiği gerekçesi ile 2.5 milyar dolar ceza ödemek zorunda kaldı. Yine ABD’de HSBC, menkul kıymet dolandırıcılığından 2.5 milyar dolar ceza aldı.
BANKALAR TERÖR VE MAFYANIN ELİNDE
Bankaların, küresel regülatörlere çıkardığı en büyük sorunların başında ise terör ve mafya faaliyetlerinin finansmanı. İngiltere’de HSBC, mafya ve terör paralarını aklamaktan suçlu bulundu, 1.9 milyar dolar ceza aldı. Standard Chartered, İran’a yönelik ambargonun delinmesine aracılık etmekten 340 milyon dolar ceza aldı.
Fransız bankası BNP Paribas’ın ise İran yaptırımlarını deldiği gerekçesiyle çarptırıldığı ceza miktarı 8.9 milyar dolar oldu. Soruşturmalar küresel çapta sürerken cezalar ABD ve AB üzerinde yoğunlaştı. ABD’li ve Avrupalı bankalara çeşitli nedenlerden geçen yıl 40 milyar doların üzerinde para cezası kesildi. Yalnızca İngiliz Barclays’in ödeyeceği yasal yükümlülük miktarı 2016 yılına kadar 11.9 milyar dolar.
LİBORDA BÜYÜK VURGUN
Londra’da belirlenen, bankalar arası piyasa borçlanmalarında ortaya çıkan faiz oranı LIBOR üzerinden yapılan manipülasyon soruşturmaları da ceza yağmuruna dönüştü.
Bu soruşturmalardan bankaların payına düşen rakamlar yaklaşık olarak şöyle: Barclays 450 milyon dolar, Citibank 70 milyon dolar, JP Morgan 80 milyon dolar, Lloyds 370 milyon dolar, Rabobank 1 milyar dolar, Société Générale 550 milyon dolar, Deustche Bank 950 milyon dolar, Royal Bank of Scotland 610 milyon dolar, UBS 1.5 milyar dolar.
SIRA GELDİ DÖVİZ MANİPÜLASYONUNA
Öte yandan, döviz manipülasyonlarına ilişkin cezalar önümüzdeki dönemde sıkça karşımıza çıkacak gibi duruyor. Citigroup analistlerine göre; döviz manipülasyonu soruşturmaları sonucunda çıkacak cezalar 40 milyar doları bulacak. Deutsche Bank’ın 5.1 milyar euro ile en fazla cezayı alacağı öngörülüyor. Benzer hesaplamalara göre, Barclays’in 3 milyar sterlin, UBS’in 4.3 milyar İsviçre Frangı ceza ödemek zorunda kalabileceği belirtildi.
Tüm bunlara karşın, ilk bakıldığında yüksek gözüken ceza miktarlarının yanında bankaların yasadışı yollardan elde ettikleri gelir, zararlarından çok daha büyük. Yalnızca libor üzerinde yapılan manipülasyon aracılığıyla bankalarca edinilen haksız kazancın 200 milyar dolara yaklaştığı hesaplanıyor.