Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, 2 yıl aradan sonra AB ile açılan 17. fasıla ilişkin çok önemli aşama kaydettiklerini söyledi.
Ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek,Türkiye ile AB arasındaki müzakerelerde 2 yıl aradan sonra ekonomi ve parasal politikalarla ilgili açılacak olan 17. fasıla ilişkin olarak,
"Son 15 yılda Avrupa ile arayı çok hızlı bir şekilde kapattık. Bu arayı kapatma süreci devam edecektir. Bu fasıl ile Türkiye'nin çok önemli bir aşama kaydettiği tescilleniyor" dedi.
Mehmet Şimşek'in açıklamlarından satır başları şöyle:
Türkiye hem bütçe açığını hem de kamu borçlarının milli gelire oranında uzun süredir Maastricht kriterlerini tatmin ediyor. Bu sene genel devlet sıfır bütçe açığıyla karşı karşıya.
Türkiye bütçe açığını, AB standarlarında sıfır açık verecek. Kamu borcunun milli gelire oranı da yüzde 34 oranında. Diğer iki kriteri ise enflasyon ve faiz oranları ile ilişkili.
Orada henüz arzulamadığımız yerde değiliz. Enflasyonu da kalıcı düşürme imkanımız olacak. Faizlerimizin de Avrupa’ya uygun şekilde düşürme imkanımız olacak.
Bu faslın gerektirdiği çok güçlü altyapıya sahip olduğunu söyleyebilirim. Tabi, kurumların kalitesi uzun dönemli refah artışı açısından çok önemli.
Dinamik bir nüfusa sahibiz. Bu bir avantaj. Demografik yapımız büyümeye son derece elverişli. Şimid kurumların kalitesini artırabilirsek, Avrupa ile arayı hızla kapatacağız. Ak Parti hükümeti dönemi aynen böyle olmuştur. 2000’li yıllara gidersek milli gelir AB’nin yüzde 30’u civarındadır, bugün yüzde 50’ye ulaşmıştır.
Son 15 yılda Avrupa ile arayı çok hızlı bir şekilde kapattık. Bu arayı kapatma süreci devam edecektir. Bu fasıl ile çok önemli bir aşama kaydettiği tescilleniyor. Çünkü reel anlamda yakınlaşma süreci başarılı şekilde yürütülmüştür. Maastricht kriterilerinin en önemlilerine ulaşılmıştır.
Üst düzeyde ekonomik diyolog çok önemli Türkiye açısından. Önümüzdeki dönemde AB ile ilişkileri derinleştirmek istiyoruz. En verimli ensturman Gümrük… Aslında bir anlamda geçmiş standartları kullanırsanız, AB’ye üyeliğin bütün boyutlarıyla gerçekleşmektedir.
Şimdi Türkiye bunları gerçekleştirmeye hazır, biz güveniyoruz kendimize. Gümrük Birliğinin kapsamını genişletmek ve entegrasyonu genişletmek istiyoruz. Dünyada çok önemli trendler var. AB, ABD ve Kanada ile serbest ticaret anlaşmalarına gitme yolunda, biz bunun dışında kalamayız.
BU SON ZİRVEDE ALINAN KARAR, ANLAMLI VE ÖNEMLİ
Özetle bu fasıl açısından bakarsanız Türkiye’nin çok fazla bir eksiği yok. Kapanış kriteri olarak bazı hususlar var, bizim gerçekleştirebileceğimiz hususlar.
Bir tanesi Merkez Bankasının üyelerinin sürelerinin uzatılması; 5 yıla çıkartılması. Zaten esas bahis konusunda üyelerin süresi 5 yıl. Orada bir sıkıntı yok.
Şu anda hükümet ve Merkez Bankası enflasyon hedefini ortak belirliyor. AB’de bunun Merkez Bankası'na bırakılıyor. Bizde işleyen süreç, MB bir hedef koyuyor, eğer çok tutarsızlık yoksa biz de tamam diyoruz.
Çok büyük bir şey değil bu. Bu türden birkaç tane sembolik diye benim gördüğüm, birkaç husus var. Onları çok rahat yerine getiririz. Bu fasıl çok hızlı bir şekilde açılır ve kapanır.
Bu faslın önemi fiyat istikrarı ile birlikte makrofinansal istikrar kalıcı refahın en önemli bileşendir. Türkiye’de bir mali kural yok, mali kural olmadığı halde Avrupa’nın en iyi borç dinamiklerine sahip. Türkiye son derece güçlü.
Ortada çok başarılı bir performans var. Tekrar ilişkilerin canlanıyor olması Türkiye’nin riskini azaltacaktır.
Kaynak: haber.sol.org.tr