KİŞİYE ÖZEL MEDYUMLUK ŞİRKETİ
Prof.Dr. İbrahim Adnan Saraçoğlu'nun 1994 yılında Arzu Acay ile yaptığı evliliğin 9. yılda boşanmayla sona ermesinin ardından başlayan karşılıklı hukuk mücadelesi sırasında, tarafların birbirlerine yönelttiği suçlamalar, ünlü hocanın bilinmeyen yönlerini de gözler önüne serdi.
İbrahim Saraçoğlu’nun eski eşi Arzu Acay ile evli olduğu dönemde kurdukları şirketin ana sözleşmesinde geçen ifadede şirketin
“kişiye özel medyumluk” hizmeti verebileceği yer alıyor.
SARAÇOĞLU'NUN KENDİ İMZASI
Boşandıktan sonra ikili arasında başlayan hukuki mücadelede ilginç iddialar ortaya çıktı. iyigunler.net’in haberine göre, iddiaların ilki Saraçoğlu'nun Arzu Acay ile kurduğu Saraçoğlu Limited Şirketi aracılığıyla eşinin verdiği medyumluk hizmetlerine aracılık etmesi.
İbrahim Saraçoğlu’nun velayet için açtığı davada Arzu Acay’ın medyum olduğuna dair kullanılan ifadeleri, Acay’ın avukatı şöyle savundu: “Davacı ve vekilinin müvekkilem aleyhine iddia ettikleri medyumluk konusu müvekkilimin bugün yaptığı bir icra-i sanat değildir. Müvekkilem bu sanatını davacı ile evlilikleri devam ederken de yapmaktadır o tarihte de Antalya defterdarlığına ve vergi dairesine bir mükellef olarak bir müracaati mevcut bir mükelleftir ve vergi levhası sahibidir.
Müvekkilemin o tarihte yani davacı ile evliklerinin devam ettiği ve davacının casinolarda- kumarhanelerde oyun oynayarak yani kumar oynayarak servetini kaybettiği günlerde yine müvekkilem ailenin ve müşterek yuvanın geçimini bugün tenkit edilen sanatı ile temin etmektedir. Hatta öyle ki o tarihte yani davacı ile evlilik birliği devam ederken müvekkilemin sanatını icra ettiği o tarihte aldığı paralarına karşılık kestiği makbuzları bizatihi davacı İbrahim Adnan Saraçoğlu kendi el yazısıyla yazmış ve doldurmuştur.”
İşte o belge:
ÇOCUKLARINI KİMLER NE ŞEKİLDE BAKACAK
Bir diğer iddia ise, Saraçoğlu’nun annesinin huzurevinde hayatını kaybetmesi. Arzu Acay’ın avukatı avukatı savunma metninde, “Kendisini doğuran kadına, annesine evinde yer veremeyen huzur evlerinde annesinin son nefesini verdiren davacının bugün hangi koşullarda çocuklarının velayetini talep ettiği ve bir anne şefkatine yüzde yüz muhtaç olan çocuklarını kimler ne şekilde baktıracağı da düşündürücüdür” ifadelerine yer verdi.
Saraçoğlu'nun İstanbul'da şöhret basamaklarını birer birer tırmandığı yıllarda, Mersin Yardım ve İyilik Vakfı Huzurevi'ne kaldırılan annesinin 4 yıl burada yaşadığı, 2007 yılında burada vefat ettiği bildiriliyor. Mahkeme tutanaklarında yer alan çarpıcı bir ifadeye göre Saraçoğlu öz annesi Hatice Saraçoğlu'nun cenazesine dahi katılmamış. Oysa ünlü hoca katıldığı televizyon programlarında sık sık annesiyle birlikte gittiği portakal mandalina bahçelerini anlatırken izleyenleri derinden etkilemeyi başarıyordu.
İşte o iddialar:
BÜLENT ERSOY ÖDEDİ
İbrahim Saraçoğlu’nun Arzu Acay ile evliliklerinden müşterek olan iki çocuğunun velayetini almak için açtığı davada Acay’ın ortaya koyduğu banka dekontları da dikkat çekti. Acay’ın iddiasına göre Saraçoğlu'nun Finansbank Antalya Şubesi'nden o dönemin parasıyla çektiği 30 milyar liralık krediye kefil olan eşi Arzu Acay, boşanma sonrası kredinin tamamını da ödemek zorunda kaldı. Arzu Acay'ın avukatı bu borcun Casinolar'ın açık olduğu dönemde oynanan kumardan kaynaklandığını mahkeme kayıtlarına geçirdi.
Acay’ın avukatının aktardığı bir diğer olay ise, Saraçoğlu’nun kredi borcu sebebiyle Arzu Acay’ın Antalya’daki evine gelen icra memurlarını
Bülent Ersoy’un durdurması. İcra memurlarının çiftin çocuklarının odalarındaki bilgisayarlarını, masalarını, sandalyelerini almaya kalkarken, Arzu Acay’ın o anda evinde bulunan Bülent Ersoy’un icra memurlarına bizatihi o günkü takip borcunun tamamını ödediği ve icranın durdurulduğu belirtildi.
İşte o savunmadan ilgili kısım: