Niğde Ağır Ceza Mahkemesi geçen hafta ilginç bir karara imza attı. Niğde'deki saldırıya karışan isimlerden hakkında yakalama kararı çıkarılan Heysem Topalca'yı Milli İstihbarat Teşkilatı'na ve Jandarma'ya sormaya karar verdi. Mahkeme'ye resmi olarak ne denecek belli değil, ancak Topalca Türkiye'nin Suriye'de giriştiği örtülü işlerde kilit bir rol oynuyor. Bildikleriyle Tayyip Erdoğan'ı Lahey'de sanık sandalyesine oturtabilir denilen Topalca'yı adeta gizli bir el koruyor.

İlk eylemde yer aldı Heysem Topalca Türkiye'den topladığı 300 kişilik bir grupla Suriye'de rejime karşı ilk terörist eylemleri başlatan isim. 2011 yılında Suriye'de Şabanlı Köyü'nde 11 Suriye polisinin boğazının kesilerek öldürüldüğü bu olayda yer aldığı ileri sürülüyor. Reyhanlı'nın organizasyonu Kamuoyu onu ilk kez Reyhanlı'da 11 Mayıs 2013 günü 52 kişinin ölümüne yol açan patlamayla tanıdı. Olay “Acilciler” örgütüne yıkılmaya çalışılsa da suçlanan sanıklar “Heysem Topalca'dan” söz ediyordu.

Sanıklardan Nasır Eskiocak yayın yasağı konulan davanın ilk duruşmasında Suriye'den uyuşturucu getirirken Hacı diye tanıdıkları kişinin kendilerine MİT tarafından korunacaklarını söylediğini anlattı. Eskiocak'ı Suriye'de yakalayıp Türkiye'ye teslim eden ÖSO üyeleri de bir uyarıda bulunmuştu “Hacı ile uyuşturucu işi değil bomba işi yapmak için anlaştın, MİT görevlilerini gördüğünü söylemeyeceksin.

MİT'ten kimsenin bilgisini vermeyeceksin.” Yine 'Hacı' Hacı ismiyle kastedilen Heysem Topalca'ydı. Geçmiş'te MİT'le ilişkili olarak yasadışı olaylara karışan Mahmut Yıldırım “Büyük Hacı”, Osman Gürbüz ise “Küçük Hacı” diye tanınıyordu. Ailesi Yayladağı'nda oturan Topalca MİT Tırları olayında yardım gönderildiği ileri sürülen, ÖSO'ya bağlı Bayır Bucak Türkmen Tugayı'nın bileşenlerinden El Huva Billa Taburu'nun lideri olarak biliniyor.

SARİN GAZI İLE YAKALANDI

Adana ve Gaziantep'de 28 Mayıs 2013 günü polis sarin gazı yapımında kullanılan metanol, isopropanol, beyaz fosfor, boksit, potasyum florid gibi maddelerle birlikte beş kişiyi yakaladı. İşin merkezindeki isim Suriye uyruklu Hytham Quassap'tı. Temmuz ayına kadar tutuklu kalan, sonra da “bunlarla sarin gazı yapılmaz” diye serbest bırakılan Quassap'ın Heysem Topalca'nın kendisi olduğu ileri sürüldü.

HAVANLAR TOPALCA'YA

2011-2014 yılları arasında Türkiye'ye 873 kere giriş çıkış yapan Topalca'nın adı aynı yıl 7 Kasım'da Adana'da bir TIR'da ele geçirilen 953 adet havan topu başlığı ve 10 füze rampası olayına da karıştı. Silahlar El Nusra'ya gönderiliyordu ve TIR şoförü talimatları Heysem'den aldığını söyledi. Heysem Topalca yakalandı, ifadesi alındı ancak o gizli el yine devreye girdi ve serbest bırakıldı.

İKİ TARAFLI ÇALIŞIYOR

2013 Aralık ayı sonunda Suriye Ordusu tarafından gözaltına alınan Topalca'nın serbest bırakılması da “iki taraflı çalıştığı” kuşkularına yol açtı. Heysem Topalca Milliyet Muhabiri Bünyamin Aygün'ün kaçırılmasında da yer aldı. Topalca ile röportaj yapmak için Suriye'ye geçen Aygün, Topalca ile birlikte IŞİD tarafından rehin alındı, 17 gün boyunca sorgulandı, Topalca serbest bırakıldı, Aygün ise ancak 6 Ocak günü serbest kaldı.

NİĞDE'DE NE VAR?

Topalca 20 Mart 2014'de Niğde'de IŞİD üyelerinin Jandarma'ya yaptıkları ve ikisi güvenlik görevlisi üç kişinin öldüğü saldırıda da ortaya çıktı. Saldırganların kullandığı telefonun sahibi gözüken sanıklardan Mehmet Aşkar kendi adına aldığı telefonu Topalca'ya verdiğini söyledi. Topalca üç saldırganı Yayladağ'dan içeri sokan isimdi. Heysem Topalca'nın Halep'te sanayi bölgesinde makineleri Türkiye'ye taşıyarak para kazandığı da ileri sürüldü.

LAHEY BİLETİ

Hakkında yakalama kararı çıkarılan Heysem Topalca, Türkiye’nin Suriye’deki ‘örtülü’ işlerinde kilit bir rol oynuyor. ‘Topalca’nın bildikleriyle Tayyip Erdoğan Lahey’de sanık sandalyesine bile oturabilir’ deniyor.

Kaynak: Yurt Gazetesi