Muhsin Yazıcıoğlu helikopterinin düştüğü yerde enkazını bulma çalışmalarına katılan köylülerden birinin telefonuna istihbaratçılar el koymuş.
Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindeki 5 kişinin ölümüne ilişkin dönemin Kahramanmaraş Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdür Yardımcısı Dursun Özmen hakkında ‘görevi kötüye kullanma’ suçlamasıyla açılan davanın üçüncü duruşması, dün görüldü.
İFADELER DURUŞMAYA DAMGA VURDU
Kahramanmaraş 7’nci Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, helikopterin enkazını bulma çalışmalarına katılan köylüler arasında yer alan Abdullah Göllü’nün ifadeleri damgasını vurdu.
"İSTİHBARATÇILAR BENİ SORGUYA ÇEKTİ"
Enkazı bulduktan sonra cep telefonuyla görüntü ve fotoğraf çektiğini anlatan Göllü, daha sonra iki istihbaratçının kendisini sorguya çektiğini söyledi.
"AÇIKÇA SÖYLEDİLER: 'MİT'ÇİYİZ'"
Göllü, istihbaratçıların önce telefonun hafıza kartını aldıklarını, daha sonra telefonun kendisine de el koyduklarını dile getirdi.
Avukatların, “Bu kişiler hangi istihbarat kuruluşuna çalışıyordu?” sorusuna ise Göllü, “Milli İstihbarat Teşkilatı. Zaten açıkça söylediler.” cevabını verdi.
O dönem Limak’ta güvenlik görevlisi olarak çalıştığını kaydeden Göllü, başından geçtiğini iddia ettiği ilginç olayı ise “Maraş’ta hastanenin acil girişi önünde bekliyordum. Land Rover bir marka aracın üstüne askerler bir harita açmıştı. Enkazın bulunduğu bölge kırmızı ile işaretlenmişti. Orası Sisne köyüydü.” sözleriyle anlattı.
"KİMSE BENİ DİNLEMEDİ"
Göllü, helikopterin düştüğü gün askerlerin başka bir yeri aramak için harekete geçtiklerini duyduğunu, bunun üzerine gidip görevli subayı uyardığını fakat kendisini kimsenin dinlemediğini aktardı.
DOSYALAR BÖLÜNEREK ANA DAVADAN KOPARILMAYA ÇALIŞILIYOR
Duruşma sırasında soruşturmanın avukatları Selami Ekici ve Kemal Yavuz da ilginç bilgiler verdi. Her iki avukat da Yazıcıoğlu’nun suikast sonucu öldürüldüğünü, olayın üzerinin örtülmesi için dosyaların bölünerek ana davadan koparılmaya çalışıldığını ifade etti.