Başsavcılık tarafından mahkeme heyetine sunulan dosyada; Sarraf’ın Türkiye, İran ve Makedonya vatandaşlığı bulunduğu da hatırlatıldı. ABD’nin, Makedonya ve İran’la suçlu değişimi anlaşması bulunmadığını hatırlatan Başsavcılık, Sarraf’ın bu ülkelere kaçması halinde geri istenemeyeceğini belirtti.

Başsavcılık, Sarraf’ın Türkiye’ye gitmesi durumunda ise; suçlu değişimi anlaşması bulunmasına rağmen, sahip olduğu üst düzey ilişkiler nedeniyle geri dönmesinin mümkün olmayacağını belirtti.

Bharara ayrıca, mahkeme heyetine Sarraf’ın yakın zamanda ziyaret ettiği ülkelerle ilgili de yalan söylediğini; Suudi Arabistan, Lübnan ve Rusya seyahatlerini gizlemeye çalıştığını ileri sürdü.

"TÜRKİYE'DE SAVCILIĞI VE POLİS TEŞKİLATINI RÜŞVET YOLUYLA YENİDEN DÜZENLETTİ"

Başsavcılık, Sarraf’la ilgili 17 Aralık soruşturmasında ortaya atılan iddiaları saydıktan sonra; Sarraf’ın Türkiye’deki savcılığı ve polis teşkilatını rüşvet yoluyla yeniden düzenleterek hapishaneden kurtulduğuna dair kayda değer iddialar olduğunu belirtti.

Savcı Bharara, “Şüphesiz ki, tüm bir yargı sistemi üzerinde etkisi olan bir sanık, kendisi tarafından önerilen -birkaç ücretli özel güvenlikçinin olduğu- kefaletle salıverilme koşullarından da sıyrılabilir” diyerek; Sarraf’ın kefaletle salıverilme talebinin geri çevrilmesi yönünde görüş bildirdi.

Mahkeme 2 Haziran’da karar verecek

10 milyon doları nakit olmak üzere 50 milyon dolar kefalet karşılığında serbest kalmak için avukatı aracılığıyla mahkemeye başvuran Rıza Sarraf’ın kefalet davası 2 Haziran’da yapılacak.

Kaynak: DHA