KARŞI GAZETE | RÖPORTAJ

Bildirinin sahibi olan Türkiye Liseliler Birliği (TLB) Genel Başkanı Bora Çelik ile konuştuk...

-Liselerde yayılan bir bildiri var... Sizin  yani Türkiye Liseliler Birliği’nin ‘Liselerde Gericiliğe Geçit Vermeyeceğiz’ başlığıyla imzaya açtığı bildiri... Bu bildiri fikri nereden doğdu, amacı neydi?

En üst karar organımız olan Talebe Meclisinde bu bildiriyi yayınlama kararı aldık. Amacımız liselilerin taleplerini duyurmaktı. Ayrıca bu taleplerimizi belirlerken gericiliğin merkezinin Milli Eğitim Bakanlığı'nın politikaları olduğunu söylemekti.

-Bildiriye bu kadar çok okuldan destek geleceğini tahmin etmiş miydiniz? Sayı şu an kaça ulaştı?

"BİLDİRİYİ BİRLİKTE HAZIRLADIK"

Bunu tahmin etmek zor değildi. Çünkü bu bildiriyi ilk başta örgütlü olduğumuz okullardan başladık. Bildirideki her metin o 365 liseyle beraber hazırladık. Bildiriyi yayınlamadan önce liselerde toplantılar yaptıktan sonra hepsinin önerisi bir araya geldi. Eklemeler çıkarmalar yaptıktan sonra herkes mutabık olduktan sonra yayınladık.

-İmam Hatip Liseleri'nden de bildiriye destek gelmesini nasıl yorumluyorsunuz?

"İMAM HATİP ÖĞRENCİLERİ AKP'NİN 'DİNDAR NESİL' POLİTİKASINA EN FAZLA MARUZ KALANLAR"

İmam Hatipli öğrenciler AKP’nin dindar nesil yaratma amacıyla uyguladığı eğitim politikalarına en fazla maruz kalanlar. Tabi ki tepki verecekler. Bugün gereğinden fazla İmam Hatip Liselerin açılması ileride bir işsizlik ordusu yaratacak. Bu işsizlik ordusuna katılmak istemeyen liselilerin isyan etmesi normal bir durumdur.
-Gençlere ne oluyor? Liselilerin rahatsızlığı neden?

"LİSELİLER, YÖNETİM ANLAYIŞINA İTİRAZ EDİYOR..."

Liselerde kültür ve sanat etkinliklerine çeşitli bahaneler gösterilerek müdür tarafından izinler verilmiyor. Yemekhanelerin arasına kız ve erkekleri ayıracak şekilde paravanlar örülüyor. Tayt giyiyorlar diye kız voleybol takımları turnuvalardan çekiliyor. Buna benzeyen bir çok baskı müdürler tarafından uygulanıyor. Bu müdürleri Milli Eğitim Bakanlığı köklü liselerde proje okulları dedikleri uygulamayla atıyor.

"GENÇLER İKTİDARIN DEĞİL, LİSELERİN MÜDÜRÜNÜ ARIYOR"

Liselilerin bu ayaklanması bu yönetim anlayışlarına karşı oluşuyor. Liseliler kendileriyle diyalog kurabilen, baskı uygulamayan ve yetenekleri keşfedecekleri etkinliklere izin veren müdürler arıyorlar. İktidarın değil, liselilerin müdürünü arıyorlar.

"EN ACİL İHTİYAÇ MESCİT DEĞİL LABORATUVAR"

O liselilerin özlemleri var; ezberci eğitimler yerine zekâya, yaşa ve fikre dayanan sistemlerin getirilmesi, ders makinası öğretmen yerini öğrencilere kendini sevdirebilen; eli sert diye değil, sevildiği için saygı gösterilen öğretmenlerin almasıdır. Öğrencilerin yeteneklerini keşfedeceği meslek liselerinin koşullarının iyileştirilmesidir. En acil ihtiyaçları mescitler değil, laboratuvarlardır. Sınav sisteminin; arkadaşlarının başarısızlığından mutluluk duyan sınav merkezli değil, geleceğe yön veren eğitim merkezli olmasıdır. Yol göstericilerin, gerici uygulamalar yerine bilim olmasıdır. İşte bu talepler liselileri ayağa kaldırmıştır.

-Hükümet olaya el attı... MEB Müsteşarı bildiriye imza atanlar hakkında soruşturma açılmasını istedi. Hükümet neden korkuyor?

"İKTİDAR SAHİPLERİ BİLDİRİDEN RAHATSIZ OLDU"

MEB Müsteşarı Yusuf Tekin son günlerde ortaya çıkan bildirilere MEB’in el atacağını ve söz konusu mevzuat çerçevesinde işlem yapılacağını açıkladı. Bu açıklama, iktidar sahiplerini ne kadar rahatsız ettiğimizi gösteriyor. Konuyla ilgili işlem başlatacaklarını söyleyerek öğrenciler üzerinde baskı oluşturmaya çalışıyor. İstedikleri işlemi başlatsınlar, hesabını veremeyeceğimiz hiçbir şeyin altına imzamızı atmadık!

"PUSULAMIZ ATATÜRK, GERİCİLİKLE MÜCADELE SUÇ DEĞİL!"

Gericiliğe karşı mücadele etmenin suç olmadığını, hatta bir görev olduğunu biliyoruz. Eğer suç ise de bu suçu işlemeye devam edeceğimizden emin olsunlar. Bizlerin pusulası "Gericiliği nerede görsem tepelerim, tepelerim, tepelerim" diyen Mustafa Kemal Atatürk'tür. Bizler bu pusulayla, yolumuzda yürümeye devam edeceğiz.

-Liselilerin bu çıkışı, İkinci Gezi'nin ayak sesleri olarak değerlendirilebilir mi? Erdoğan’ın son söylemleri hakkında ne düşünüyorsunuz?

"İKİNCİ GEZİ OLARAK NİTELENDİREMEM AMA HALK HAREKETİNİN GELECEĞİNİN HABERCİSİ"

İkinci gezi olarak nitelendiremem ancak önümüzdeki günlerde halk hareketinin yükselerek geleceğinin işaretidir. İstanbul'un tarihi dokusunu betona boğan Erdoğan, Gezi Parkı'na gericilik simgesi Topçu Kışlası yaparak tarihe sahip çıkacağı iddiasında.

"MESELE 3-5 AĞAÇ DEĞİL; ERDOĞAN DA BİLİYOR BİZ DE BİLİYORUZ..."

Mesele 3-5 ağaç meselesi değil. O da biliyor, bizde biliyoruz. Taksim; Cumhuriyet'in, Topçu Kışlası; gericiliğin simgesidir. Gezi Parkı'na dokunmak cesaret değil, Cumhuriyet düşmanlığının göstergesidir. Gençlik, Atatürk devrimine sarılan liselileriyle, üniversitelileriyle gericiliğe karşı Cumhuriyet mevziisindedir. Vatanımıza, Cumhuriyetimize, Atatürkümüze, tarihimize dokunmaya kalkanlara karşı gençlik gereken cevabı vermeye devam edecek.

-Ordu Milli Eğitim Müdürü özel olarak ilgi duyuyor galiba bu bildiriye imza atanlara... Özellikle sizin üyelerinize karşı bir cadı avı mı başlatılıyor?

"İKTİDARIN KORKUSU, ÖRGÜTLÜ BİRLİKTELİK"

İktidarın korkusu örgütlü birlikteliktir. O yüzden bildiri yayınlayan liselerde TLB’lileri tespit edin diye okullara yazılar göndermiştir. Gericiliğe karşı mücadele etmenin suç olmadığını hatta milli bir görev olduğunu bilen bizler bu müdür hakkında pazartesi günü savcılığa suç duyurunda bulunduk.

-Sizlerin arkasında Fethullah Gülen'in ya da bu ara moda adıyla FETÖ’nün olduğunu söyleyenler oldu, bu iddalara ne diyorsunuz?

"LİSELİLERİN ARKASINDA FETÖ VAR" DİYENLERE KARGALAR BİLE GÜLER!

365 lisenin "gericiliğe geçit vermeyeceğiz" bildirisi hükümeti oldukça ürkütmüş. Bizleri parelelci olmakla suçlamışlar. Şifreleme skandalı yaşandığı zaman tüm Türkiye’de kitlesel liseli yürüyüşleri düzenlendi. Liseliler şifreleri dağıtanların FEM dershaneleri olduğunu her yerde haykırdı. FETÖ'nün üzerine yürüdü. Bizler uyuşturucuya karşı mücadele başlattığımızda, sadece madde kullanımı olarak sınırlamadık. Aynı zamanda gençliği uyuşturanların Fethullah Gülen'in okullarının olduğunu söyledik. Bu okulların kapatılması için kampanyalar başlattık. Şimdi, bizlerin arkasında FETÖ var demelerine kargalar bile gülüyor.

Burcu Oral Evren | karsigazete.com.tr