HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş terör olaylarına ilişkin açıklama yaptı.
İşte Demirtaş'ın açıklamasından satır başları:
Bugün Cizre’ye gideceğiz. Gidiş gerekçelerimizi ifade edeceğim...
"NORMAL BİR SÜREÇTEN GEÇMİYORUZ"
Dün akşam ve önceki akşam Türkiye genelince devlet eliyle ve bir hükümet desteğiyle yaşanan linçlere dair görüşlerimizi paylaşmak isteriz.
Normal bir süreçten geçmiyoruz. Böylesine kaotik bir dönemde ülkemizde de bir kez daha çatışmalı döneme girilmiş olması ve savaş kararıyla birlikte ülkemizin kan gölüne dönmesi çok büyük talihsizliktir.
"BÜTÜN ACILARA SAHİP ÇIKIYORUZ"
Polis, gerilla, asker, çocuk her gün birini kaybediyoruz. Kaybedilen canların üniformasına bakmadan bütün acılara sahip çıkıyoruz. Acıları ortaklaştırmaya çalışıyoruz. Henüz maalesef sonuç alabilmiş değiliz. Her gün geçen bedenler tabutlarda gönderiliyor.
"KARAR CUMHURBAŞKANI VE BAŞBAKAN TARAFINDAN VERİLDİ"
Bu savaşın başlamasında büyümesinde karar alma sürecinde biz yokuz. Ne karar vericisi olduk ne destekleyicisi olduk. HDP’nin zerre kadar çok şükür kararı yoktur. Karar cumhurbaşkanı ve başbakan tarafından veriliyor.
"KENDİ ÇOCUKLARIMIZA SARILMAKTAN UTANIYORUZ"
Hiçbir koltuk kalıcı değildir, kalıcı olan insanlıktır. Allah şahittir ki biz kendi çocuklarımıza sarılamıyoruz, öpemiyoruz çünkü o kadar çocuk babasız kaldı ki, kendi çocuklarımıza sarılmaktan utanıyoruz.
"7 HAZİRAN'DAN ÖNCE TERÖR YOKTU AMA SALDIRIYA UĞRUYORDUK"
HDP bu ülkede iç barışı güçlendirmek ve beraberce özgür yaşamı kurmak için bir partidir sadece Kürtlerin partisi değil. Herkesin hakkını eşit derecede savunan bir partidir.
Partimiz Türkiye halklarına umut olmuş ve seçimde önemli bir başarıya imza atmıştır. Bizler 7 Haziran seçimlerine gelene kadar, henüz ateşkes devam ediyorken 176 yerde partimize saldırı oldu. 2 gündür partimizi yakıp yıkanlar, terör bahanesiyle bunları yapıyoruz diyenler, sizin alçaklıklarınızı biz seçimden önce de sizleri biliyoruz…
Öldürülen bizdik, mitingleri basılan bizdik… 2 gündür olan şeyler teröre tepki falan değildir…
Erdoğan-Davutoğlu ikilisinin dağlarda çıkardıkları cenazelerin oy kazandırmadığını gördüler. Sokaklarda faşizm estirerek nerede Kürt varsa, Kürde benzeyen ne varsa diz çökertme operasyonu yapılıyor.
“BUNLAR İSİM İSİM BELİRLENMİŞ VE MAAŞLI İNSANLARDIR”
Protesto amacıyla sokağa çıkanlara biz saygı duyarız, herkesi protesto etme hakları vardır. Bu çerçevede herhangi bir lafımız yoktur. Eleştirileri dinleriz, anlamaya çalışırız.
Bizim sözlerimiz AKP ve MİT istihbaratı ile yapılmış görevlendirilmiş çeteleredir. Bunlar isim isim belirlenmiş ve maaşlı insanlardır. Tek elden yönetilen saldırı kampanyası devlet eliyle yürütülmüştür. Bize 400 vekil vermezseniz sizin burnunuzdan getiririz demek istiyorlar. Bunu da açık açık söylüyorlar. Bunu da devletin imkanlarıyla yapabilirler. Devlete el koymuş durumdalar.
“KENDİNİZİ HARCATMAYIN”
Yakıp yıkanlar, insanları dövenler, mevsimlik işçilerin çadırlarını yakanlar linç edenler hepinizin görüntüleri var. İşlediğiniz suçlar 20 yıla tabiidir. Bugün olmaz yarın ama illa hesabını vereceksiniz. Arkasında hükümet desteğini hissedip bu linçleri yapanlar yazık size, kendinizi harcatmayın, harcayacaklar size, hükümet yok arkanızda, iktidardan düştüler…
“BUNLAR GİDİCİLER SİZ ORTADA KALACAKSINIZ”
Cana gelmesin mala gelsin, HDP binaları kurban olsun…. Bunları yapanlar cebinde bir çay parası bile olmayan insanlar, onlara da üzülüyoruz acıyoruz. Bunlar gidiciler siz ortada kalacaksınız, arkanızda hükümet yok, yargı önünde hesap vereceksiniz… Biz kendimizi feda ederiz diyorsanız yapacak bir şey yok.
1 Kasım’da seçim var, iktidar olamayacaklar, herkes ayağını denk alsın ona göre adım atsınlar… Kendilerine milliyetçi diyenler zaten sokaklarda gereğini yapıyorsunuz.
Kaynak: Hürriyet