Cumhuriyet gazetesi yazarı Özgür Mumcu, yandaş gazetelerin manşetlerine taşıdığı 'sümeyye Erdoğan'a suikast balıklı yalan haber ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Bu, iktidar medyasının ne ilk ne de son yalanı diyen Özgür Mumcu 'Gazetelerinde yalan haber yaptıklarından bahsetmeyecekler. Okurları için Umut Oran hâlâ Sümeyye Erdoğan’a suikast tertibinde yer almış biri olarak kalacak. Bunu hiç umursamayacaklar zira böyle şeyleri umursayacak ahlaki değer sistemine sahip olsalardı zaten bulundukları yerde olmayacaklardı.' dedi.
İşte Özgür Mumcu'nun o yazısı...
20 Şubat 2015, Akşam gazetesinin manşeti: “Sümeyye Erdoğan’a suikast.” Dehşet verici. Okuyalım:
“Paralel yapının lideri Gülen, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan için ölüm emri verdi. Kanlı plan, fuatavni kod adlı Emre Uslu tarafından CHP’li Oran’a iletildi: Tayyip kızıyla uğraşırken siz de seçime adapte olun. İsrail’le ABD’ye yalancı çıkmayalım.”
Aynı haber Güneş gazetesinde de yayımlanıyor. Bu iki gazetenin genel yayın yönetmenleri Murat Kelkitlioğlu ve Turgay Güler asrın haberine imza attılar. Kendilerini tebrik etmeliyiz. Gelgelelim, işleri bozan bir gelişme oldu.
Bu haber sebebiyle, CHP’li Umut Oran’a 6 bin lira tazminat ödemeye mahkûm oldular. Sebep?
Haber baştan aşağı yalandı.
Peki ne olacak? Hiçbir şey. Bu beyler gazetelerinde yazmayı sürdürecek, televizyon programlarında halkı tenvir edecek ve bu tarz haberler yapmaya devam edecek.
Gazetelerinde yalan haber yaptıklarından bahsetmeyecekler. Okurları için Umut Oran hâlâ Sümeyye Erdoğan’a suikast tertibinde yer almış biri olarak kalacak. Bunu hiç umursamayacaklar zira böyle şeyleri umursayacak ahlaki değer sistemine sahip olsalardı zaten bulundukları yerde olmayacaklardı.
Bu, iktidar medyasının ne ilk ne de son yalanı.
Neler görmedik? Kabataş’taki üstü çıplak tacizcileri mi istersiniz, Dolmabahçe’de bira içenleri mi? AKP’yi öven Noam Chomsky’yi mi, İnönü’nün Atatürk’ü öldürttüğünü ispatlayan belgeleri mi?
Yalan söylüyorlar, yalan söylediklerini biliyorlar ve bundan büyük bir keyif alıyorlar.
Peki, önüne gelene dava açan, gazetecilere kürsülerden çatan Cumhurbaşkanı ne yapıyor?
Kızı hakkında bu iğrenç yalanı söyleyen insanları uçağında misafir edip onlara dünyayı gezdiriyor. Nadir görünen hoşgörüsünü, kızı hakkında kurşun delikli manşet atanlara yöneltmeyi tercih ediyorsa, kendi bileceği iş.
Peki, Umut Oran’ın adı bu deli saçması habere neden bulaştırıldı? Ne alakası var Oran’ın Sümeyye Erdoğan’la? Galiba işin sırrı Oran’ın verdiği bir yazılı soru önergesinde. Neydi bu sorular?
Bazıları şöyle:
“Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’daki ‘paraların sıfırlanmasına’ yardımcı olması ve ‘paraların dağıtılacağı adreslerin listesini vermesi’ için kızı Sümeyye’ye aynı gün acilen İstanbul’a gitmesi talimatı verdi mi?”
“17 Aralık 2013’te aynı gün THY’nin saat 09.00’daki İstanbul uçağına yetişmek için Esenboğa Havalimanı’na hareket eden Sümeyye Erdoğan, Esenboğa Havalimanı yakınında Akyurt Kavşağı’nda iken saat 08.53.21’de 505xxxxx numaralı koruma polisi T. Acar’ı aradı mı?”
“Sümeyye Erdoğan ve T. Acar, THY’nin TK2123 sefer sayılı uçağıyla 17.12.2013 günü saat 09.00 İstanbul’a birlikte gittiler mi? Bu uçuşta Sümeyye Erdoğan, Business Class’ta 01F, T. Acar ise 01D numaralı koltuklarda mı uçtular?”
“Kızı Sümeyye Erdoğan’ın ‘paraları sıfırlama’ işlemine yetişip yetişmediğini merak eden Recep Tayyip Erdoğan aynı gün saat 10.31.32’de 5301550079 numaralı telefonundan İstanbul Bağcılar İstoç Oto Center bölgesinde bulunduğu sırada kızı Sümeyye Erdoğan’ı (530xxxxx) arayıp 82 saniyelik bir görüşme yaptı mı?”
“İstanbul Başsavcılığı, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne 15 Aralık 2013 tarihi ve sonrasındaki telefon dinlemeizleme, sinyal bilgileri (HTS) kayıtlarını yok etme talimatını neden verdi? Yok etme talimatındaki amaç HTS kayıtlarını tamamen yok etmek midir?”
“TİB’in 5 yıl saklaması gereken söz konusu HTS kayıtlarının acilen silinmesini istemesinin gerekçesi nedir?”
Buraya bir daha not düşmüş olalım. Arşivlerde sadece yalanlar değil, sorulan haklı sorular da kalsın.