'Bayramoğlu gibi samimi eleştirel aydınları az sansürlemediler bunlar'
Hükümete en yakın işadamlarından olan ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a "aşk duyduğunu, sevdalı olduğunu" açıklayan Ethem Sancak'a ait medya grubu bünyesindeki Star gazetesinde, gazetenin eski genel yayın yönetmeni, olan Mustafa Karaalioğlu "sansürcülük"le suçlandı. Star yazarı Cem Küçük, Ethem Sancak'ın medya grubunun başkanlığını da yaptıktan sonra görevine son verilen ve hâlen Doğuş Medya Grubu'nda çalışan Karaalioğlu'nun, Yeni Şafak gazetesini yönettiği dönemde "Erdoğan'a yaltaklanmak için sansürcü başı gibi davrandığını" yazdı.
Cem Küçük’ün Star gazetesinin bugünkü (10 Temmuz 2015) nüshasında, “Tuhaf ilişkiler ağına dair sorular” başlığıyla yayımlanan yazısı şöyle:
Çarşamba günü sabah Kanal 24’te program yaparken fenalaşınca bazı sahtekarlar da bayram etmiş. Aferin size böyle iğrençlikler yapın da sizin ne olduğunuzu herkes görsün. Şimdi daha da bir hırsla üzerinize gideceğim. Müslüman camiada herkesin hırsız diye andığı Levent Gültekin de bu sahtekarların tetikçisi olarak konum alıyor.
Tasfiye olmuş sahte İslamcılara yaptığın tetikçilik de seni kurtaramayacak Levent. Ekrem Yalvak gibi sen de yakalandın artık. Geri dönüş yok... Hem Ethem Sancak hem Mustafa Albayrak Star ve Yeni Şafak’ta ne güzel (!) işler yaptığının şahidi konumunda. Ersoy Dede’nin 7-8-9 Aralık’ta Akit’te seninle ilgili yazdığı her şey doğrudur. Gerekirse ben de o mahkemeye gidip şahitlik yapacağım. Hem Akif Beki hem de Mustafa Karaalioğlu Levent Gültekin’le ilgili her ortamda hırsız ve alçak bir adam diyorlardı. Gültekin’in yaptığı hırsızlıkları somut örneklerle anlatıyorlardı. Bütün bunlara Star ve Yeni Şafak yazarlarının çoğunluğu şahit. Gerekirse onları da isim isim veririm.
Şimdi ne oldu da Karaalioğlu ve Beki bu konuda sus pus oldu? Dahası Karaalioğlu’nun baş adamı İbrahim Kiras ise hırsız dedikleri Levent Gültekin denen adamı övüyor ve Gültekin’in Cumhurbaşkanımıza ve ailesine küfrettiği 26 Kasım 2014 tarihli yazının reklamını yapıyor. Karaalioğlu’nun sağ kolu İbrahim Kiras’ın Levent Gültekin’in Cumhurbaşkanımıza ve ailesine iftiralar attığı o alçak yazıyı överek RT’lediği ve facebook sayfasında paylaştığı açık bir gerçektir. Bu gerçeği inkar edemezsiniz.
Niye sizler Levent Gültekin adlı hırsız ve aşağılık dediğiniz bu adamı koruyor ve kolluyorsunuz? Levent Gültekin’in Recep Tayyip Erdoğan ve ailesinin bireylerine iftira attığı o yazıyı İbrahim Kiras’ın övmesine ne diyorsunuz? Hırsız dediğiniz Gültekin her ortamda gülerek “Mustafa Karalioğlu ve Akif Beki gazetelere ve ekranlara çıkıp benim aleyhime tek kelime edemez” diyor. Yani sohbet ortamlarında somut örneklerle anlattığınız Gültekin’in hırsızlıklarını çıkıp kamusal ortamlarda söyleyemeyeceğinizi iddia ediyor. Bu itibarsız adamın elinde ne var ki sizi böyle açık açık tehdit ediyor?Hem Mustafa Karaalioğlu ve Akif Beki’ye hem de onların kontrolündeki diğerlerine soruyorum. Bu nasıl tuhaf ilişkiler ağıdır? Levent Gültekin denen her gün Recep Tayyip Erdoğan’a ve tüm Müslümanlara küfreden itibarsız adam nasıl bu kadar rahat sizlere şantaj yapıyor?
Şu an Levent Gültekin kadar kafası karanlık olan bir ekip Davutoğlu’na yanaşarak Erdoğan’a vurma taktiği izlemektedir. Amaçları Başbakanımız Davutoğlu ile Cumhurbaşkanımız Erdoğan arası fitne ve ikilik çıkarmaktır. Buna asla izin vermemeliyiz. Şu konjonktürde Ahmet Davutoğlu’na yönelecek her vuruş bu sahtekârların ekmeğine yağ sürmektir. Öte yandan çok değer verdiğim Başbakanımız Davutoğlu ve en yakınındakiler de bu sahtekâr ekiple yakınlık konusunda gerekli tedbirleri almalıdır. Sadece Erdoğan’dan şu an nefret ettikleri için yanaşan bu tiplerin Davutoğlu’na sadece zararı dokunur...
Elbette hem Erdoğan hem Davutoğlu özgürce tenkit edilebilir. Eleştiriler çıkarsız rantsız samimi ve iyi niyetli yapılırsa her türlü eleştiri çok kıymetlidir. Mesela Ali Bayramoğlu’nun eleştirilerini ben fazla sert buluyor ve benimsemiyorum. Fakat Bayramoğu’nun tarzı her zaman böyleydi. Bayramoğlu’nun iyi niyet ve samimiyetini de herkes biliyor. Bu 7’li çete ise 7 Haziran’a kadar Erdoğan’a yaltaklandı.
8 Haziran’dan itibaren ise zayıfladığını düşünüp Erdoğan ve ailesine saldırıya geçtiler. İşte bu sahtekar çizgi ile samimi eleştirel Bayramoğlu çizgisi karıştırılmamalıdır. Bunlar tasfiye olduğu için çıkar ve rant peşindeler. Ayrıca Ali Bayramoğlu da bunların Erdoğan’a yaltaklanıp sansürcübaşı gibi davrandığı günleri iyi bilir. Bayramoğlu gibi samimi eleştirel aydınları az sansürlemediler bunlar. O zaman hükümet komiseri gibiydiniz. Şimdi ne oldu de eleştirel aydın pozlarına girdiniz? Sizin derdiniz eleştiri değil kendi kaybolan imtiyazlarınız ve rantlarınızdır...