Twitter yetkilileri Basın Konseyi'ne bir ziyarette bulundu.
Ankara’daki resmi temaslarının ardından, Twitter'ın Avrupa kamu politikaları Direktörü Sinéad McSweeney ile Türkiye Kamu Politikaları Direktörü Emine Etili, Basın Konseyi’ne de ziyarette bulundu.
Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç, 2.Başkan Murat Önok ve Yüksek Kurul Üyesi Okşan Atasoy’un karşıladığı Twitter ekibi, Basın Konseyi’ni yakından tanımak ve görüşlerini paylaşmak için ziyarette bulunduklarını söylediler.
Basın Konseyi’nin misyonunu, yapısını ve çalışmalarını anlattıktan sonra, basın özgürlüğünün çok sıkıntılı bir dönemden geçtiğini vurgulayan Pınar Türenç şunları söyledi:
"Türkiye’de medya özgürlüğünün hayata geçmediği bir dönem yaşıyoruz. Hükümete yönelik eleştiride bulunan gazeteciler yakından takip ediliyor. Bazıları, işlemedikleri suçlar için ceza alıyor. Ergenekon davası nedeniyle, Silivri Cezaevi’ne atılan gazetecileri söke söke cezaevinden aldık. Gazetecilerin tutuklanmaları artık geride kalmalı. Bundan böyle hapishaneye atılacak tek gazetecimiz yok. Gazeteciler, terörist değildir. Buna izin vermeyeceğiz. Öte yandan, yüzlerce gazeteci işsiz. Gazeteciler, eleştiri, haber, yorum yapamıyor. Bu da sansür ve oto sansürü beraberinde getiriyor. Eleştirel davranan medya organları ise maliye kıskacıyla karşılaşıyor"
Türenç’in bu sözleri üzerine Sinéad McSweeney de, “Twitter yaşanan baskıları iyi izliyor ve biliyoruz” dedi. Twitter’ın politikaları hakkında bilgi veren McSweeney, şiddet veya hakaret içerikli tweetleri engellemek için, “Kullanıcıların kendilerine rapor etmelerinin” en uygun yol olduğunu söyledi. 'Şiddete karşıyız. Kurallarımıza zaten aykırı' diyen McSweeney, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kısa vadede değil ama orta vadede bu konu ile ilgili değişim olacak. Online olsa da tüm yazılanlar, nezaket çerçevesinde kaleme alınmalı. Dijital vatandaşlık kavramını hayata geçirmeye çalışıyoruz. En azından, yeni nesile bu durumu aşılamak istiyoruz"
Ayrıca Türkiye’nin içerik kaldırma talepleri bakımından dünya birincisi olduğunu kaydeden McSweeney, yılda iki kez yayınladıkları şeffaflık raporunda bunları açıkça belirttiklerini; Türkiye’nin kendilerinden bazı kullanıcıların IP bilgilerini istediğini, buna karşılık Twitter’ın tüm bilgileri zaten görmediği gibi, istenilen bilgileri 3. kişilerle de paylaşamayacağını ve IP bilgisinin ancak uluslararası adli yardım talebi ile istenebileceğini kaydetti. McSweeney, bu bilgileri yine de hiçbir zaman vermediklerini belirtti. Ayrıca, TİB ile erişim yasağı konusunda sürekli iletişim halinde olduklarını iletti.
Öte yandan, soru üzerine, Türkiye ile herhangi bir vergi sorununun bulunmadığını, buna dair sözlerin bahane olduğunu kaydetti.
Twitter’ın 140 karakter tartışmasını da netliğe kavuşturan McSweeney, böyle bir değişikliğin Twitter’in etkinliğini azaltacağı kanaatinde olduğunu söyledi. Ayrıca, Türkiye’yi Twitter bakımından eşsiz konumda görmekle birlikte, dünya ülkeleri arasında Rusya’daki duruma benzer gördü.
Basın Konseyi ve Twitter, Türkiye’deki gazetecilerin hesaplarının kapatılması tehlikesine karşı birlikte hareket etme kararında hem fikir oldular.
Öte yandan, Türkiye’nin, Çin Halk Cumhuriyeti ve İran dışında, Twitter’a erişim yasağı getiren, dünyadaki üçüncü ülke olduğu ve bu durumun ülkenin uluslararası itibarını olumsuz etkilediği, Türkiye’deki yetkililerin de bunu görmeye başladıkları konuşuldu.
Ayrıca, bireysel kullanıcılardan gelen içerik şikayetleri bakımından da, son aylarda değişiklikler yapılarak, Türkçe olarak ihbar alma olanağının getirildiği ve genel olarak bu hususta prosedürün kolaylaştırıldığı ifade edildi.
Görüşmenin sonunda; Pınar Türenç, Basın Konseyi’nin temsili seramik kuş figürünü McSweeney’e armağan etti. Ziyaret, Twitter ve Basın Konseyi rozetlerinin karşılıklı takılması ile sona erdi.