MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli: "AKP'li kardeşim sen Recep Tayyip Erdoğan yerine ülkenden vazgeçme."
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Amasya programının ardından karayoluyla Çorum’a geldi. Partililer tarafından alkışlarla karşılanan Bahçeli, salon toplantısındaki konuşmasında herkes için birinci görevin sandığa gitmek olduğunu anlattı. Bahçeli, şunları söyledi:
"İkinci görev; oyumuzu mutlaka herkesin gönlünden geçen partiye rahatlıkla verebilecek bir güvenliğin sağlanmasıdır. 3'üncü görevimiz Türkiye'nin bu genel gidişatına karşı MHP'nin duruş, kararlılığı, samimiyetini, ülke yönetimine yönlendirebilecek bir siyasi başarının elde edilmesidir. Onun için tek başına iktidar olmayı hedefliyoruz. Bu hedefimizden vazgeçmemiz mümkün değil. Bu hedefe hiçbir parti ulaşamaz ise aziz milletime 3 Ekim'de programımızı ortaya koyarken söylediğim gibi, kaygılanma aziz milletim; 4 şartı kim kabul ediyorsa HDP dışında hükümet olmaya, elimizi taşın altına gövdemizi taşın altına koymaya da hazırız. İnşallah 1 Kasım seçimleri hayırlara vesile olur. MHP koalisyon kurma şartlarına da hazır bir haldedir. Bunu da başarmak mecburiyetindeyiz."
MHP lideri, AKP'ye oy verenlerle karşılaştıklarında, onlara, "Türkiye'yi Recep Tayyip Erdoğan'ın korkusu uğruna felakete sürüklemeyiz. Recep Tayyip Erdoğan'ı korumak, onu tek başına iktidara taşıma gibi bir mecburiyetimiz yoktur" demelerini istedi. MHP Genel Başkanı, hiçbir siyasi partide vazgeçilmez insan olamayacağını, Ak Parti'ye gönül verenlerin Recep Tayyip Erdoğan'ı korumak, onu, 17-25 Aralık'ın dışında tutmak için devlet başkanlığı kılıfını verme tarihi hatasına düşmemesini isterken, "AKP'nin yöneticileri zaten vesayet altındalar. Onların Recep Tayyip Erdoğan'dan vazgeçecekleri yok. Ama AKP'li kardeşim sen Recep Tayyip Erdoğan yerine ülkenden vazgeçme. Yoksa bunun vebali altında kalırız" dedi.
MHP lideri, Türkiye'de bir sessiz öfke olduğunu, halkın olaylar karşısında öfkesini dışarı vuracağı yerde sesiz kalmayı tercih ettiğini ifade ederek partililere şöyle dedi:
"Vatandaş biraz uzakta kalıyor diye, kendinizin geleceğinizden şüphe etmeyiniz. Vatandaş sizi seviyor. Sevmemesi için de sebep yok. Ama sesiz öfke sandıkta patlarsa milletimiz ve demokrasimiz açısından hayırlara vesile olur. Sandıkta patlamak iktidar değişikliğini beraberinde getirir. Ama bu mümkün olmazsa bu sessiz öfke 'Artık ümidim kalmadı, bu memleketin gidişatı hayırlı değil, ne olduğu meçhul bir haldeyiz, zulüm var baskı var otorite var diktatorya var' derse o zaman bu baskılar sokakta patlarsa kardeş kavgası kapının önünde demektir. Herkesin aklına başına alması gerek. Bu gerçeklerle hareket edin. Son 3 günümüz kaldı. Çalmadık kapı bırakmayın. Televizyonlar bizi vermiyor, vermesin. Ankara ve İstanbul'da birer miting düzenlemeye çalıştık. Yolları tamamen trafiğe kapattılar. Görevimiz gereği orada olacağız dedik ve olduk. Buna rağmen MHP'yi engelleyemediler. Sizin yapabileceğiniz tek şey var herkese ulaşmak. Özellikle AKP'ye oy vermiş o tertemiz nur yüzlü insanlara ulaşmak. Felaketin nereye gittiğini anlatmak."
MHP Genel Başkanı, siyasi yaşamda en kurnaz kesimin muhtar olduğunu belirtirken, "Köye gelip gidenlerle köyün sorunlarını nasıl çözdüğünü, köye gelip gidenleri nasıl ağırladığını muhtara sorun. Nasıl onları sevgi ile karşılayıp ikna ettiğini muhtara sorun. Köylüyü ikna edip, köyden gelen herkesi ikna edecek de bir sarayda bir lokma yemek yedi diye Recep Tayyip Erdoğan'a inanacağını mı zannediyorsunuz. Kaçak sarayda bulunanların kim olduğu önemli değil, oraya gidenin ne kadar ikna olduğuna baktığınız vakit, kendi kendini kandıran sadece Recep Tayyip Erdoğan'dır" diye konuştu.
MHP Genel Başkanı Bahçeli konuşmasının ardından partililerin tezahüratları eşliğinde salondan ayrıldı.
Kaynak: DHA