Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, geçen haftaki konuşmasında dile getirdiği “90 yıllık enkaz” sözünün çarpıtılarak başka noktalara çekildiğini iddia etti. Erdoğan, “Kazanımlarıyla ve birikmiş sorunlarıyla geçmiş, hepimizin ortak geçmişidir. Cumhuriyet milletimizin ortak eseridir” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Borsa İstanbul'da düzenlenen Kadınlar Günü programında konuştu.

Türkiye’de kadının güçlendirilmesi adına son 10 yılda “Yetmez ama” denebilecek pek çok önemli gelişme olduğunu ifade eden Emine Erdoğan, 2004 ve 2010 yıllarında Anayasa’nın 10. Maddesinde yapılan değişiklikle kadın erkek eşitliğini gözeten birçok düzenleme yapıldığını belirtti. 2009 yılında TBMM çatısı altında Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonunun kurulmasını “Bu konudaki siyasi kararlılığın bir göstergesi” olarak niteleyen Erdoğan, bu düzenlemelerin önemli sonuçlar verdiği söyledi.

Emine Erdoğan, 2002 seçimlerinde parlamentodaki kadın temsil oranının yüzde 4.4 iken 7 Haziran 2015 seçimlerinde bu oranın yüzde 17.82’ye çıktığını, 1 Kasım seçimlerinde ise 81 kadın vekil sayısı ile kadınların yüzde 14.73 oranında bir temsil gücüne sahip olduğunu vurguladı. Siyasetteki kadın varlığının son 13 yılda yüzde 10 artış göstermesinin önemli bir ilerleme olduğunun altını çizen Erdoğan, Türkiye’de akademide kadın oranının ise dünya ortalamasının üzerinde olduğunu, 2015 verilerine göre üniversitelerde kadın öğretim elemanı oranının yaklaşık yüzde 43 olduğunu aktardı. Kadınların cam tavan engelini aşarak üniversitelerin yönetim kademelerinde etkin bir şekilde var olabilmelerini isteyen Emine Erdoğan, “Kamu kurum ve kuruluşlarımızdaki yüzde 36 oranındaki kadın personelin üst düzey karar verici konumuna yükselmesi kadın duyarlılığının yaygınlaşması adına beklentimizdir” dedi.

"İŞ DÜNYASINDA KADIN İSTİHDAMI SON 10 YILDA YÜZDE 20.8’DEN YÜZDE 27.5’E YÜKSELDİ"

İş dünyasında istihdam oranının son 10 yılda yüzde 20.8’den yüzde 27.5’e yükseldiğini, kadınların işgücüne katılma oranının ise 8.3 puanlık bir artık gösterdiğini anlatan Erdoğan, “Kadınlarımızın ekonomiye katkısını teşvik amacıyla evde imal ettikleri ürünleri iş yeri açmaksızın satışa sunmaları halinde vergiden muaf tutulmaları kadınlar için önemli bir motivasyondur. Aynı şekilde kadın girişimcilere pozitif ayrımcılık yapılarak KOBİ kredileri için yüzde 75 olan kefalet oranı kadınlar için yüzde 85 olarak planlanmıştır. Tüm bunlar kadınlarımızın iş piyasasında etkinliğini arttıracak düzenlemelerdir” diye konuştu.

Kadın erkek eşitliğinin cinsiyet adaleti gibi bir değer kriteri ile ele alınmasının önemli olduğunu belirten Erdoğan şöyle açıkladı:

“Kadınların özel sorumlulukları hesaba katılmadan sağlanan eşitlik bazı eşitsizlikler doğurabilir. Söz gelimi kadınların çocuk sahibi olması ve çocuğun yetiştirilmesinde toplumun benimsediği bazı geleneksel roller birtakım ayrıcalıklar gerektirmektedir. Nitekim hükümetin son yıllarda yaptığı düzenlemeler bu anlamda çok önemlidir. Tüm bu uygulamalar erkeklerin vereceği destek ve yüksek bir farkındalık ile gerçek amacına ulaşabilir. Bu noktada iş dünyasının liderlerini kadın gücünü arttırma konusunda daha proaktif yaklaşımlara davet ediyorum.”

“İFADEM ÇARPITILARAK BAMBAŞKA NOKTALARA ÇEKİLMİŞTİR”

Türkiye’nin 1934’te kadınların seçme ve seçilme hakkı kazandığı ilk ülkelerden olduğunu kaydeden Erdoğan, bunun Cumhuriyet tarihinin en önemli kazanımlarından birisi olduğunu dile getirdi. “Bir ülkenin tarihinde kazanımlar olduğu gibi elbette birtakım uygulama sorunları da vardır” diyen Erdoğan, seçilme hakkının tüm kadınları kapsamamasının bir ayrımcılık sorunu doğurduğunu vurguladı. Başörtülü kadınların seçilme hakkına ancak 80 yıl sonra ulaşabildiğini belirten Erdoğan, Türkiye’de bazı etnik ayrımlar konusunda birikmiş sorunlar olduğunu, 60 ve 80 Darbesinin Türkiye tarihinin enkazları olduğunu söyledi. Emine Erdoğan, önceki konuşmasında “90 yıllık enkaz” sözü ile çektiği tepkiler üzerine  kendisini böyle savundu:

“Geçtiğimiz hafta tarihimizin bu tür enkazlarına atıf yapan ifadem çarpıtılarak bambaşka noktalara çekilmiştir. Oysa kazanımlarıyla ve birikmiş sorunlarıyla geçmiş, hepimizin ortak geçmişidir. Cumhuriyet milletimizin ortak eseridir. Yaşadığımız coğrafyanın umut kaynağıdır hepimiz için bir değerdir. Tarihin kazanımlarını okuyup arttırmak, sorunları bertaraf etmek için şimdi milletçe bir mücadele içerisindeyiz. Nitekim bu mücadele meyvelerini veriyor. Kadın lehine önemli ilerlemeler kaydetmiş bulunmaktayız.”