Katliamda yaşamını yitirenlerin fotoğraflarının bulunduğu dev pankartın asıldığı etkinliğe, hayatını kaybeden 33 kişinin aileleri ile Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, HDP İstanbul Milletvekili Sezai Temelli, CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, ESP Genel Başkanı Sultan Ulusoy, Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) üyeleri katıldı.

"BARIŞ İÇİN, ADALET İÇİN, ÖZGÜRLÜK İÇİN BİRBİRİMİZİN SESİNE SES OLMALIYIZ"

33 kişi için yapılan saygı duruşuyla başlayan etkinlikte konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu “Bu kadar kanın aktığı bu günlerde sözün değeri yok. Bu ülke çok karanlık günler yaşadı. Halkımız çok acılar yaşadı. Savaşı isteyenlere karşı onları engelleyecek güçteyiz. Barış için, adalet için, özgürlük için birbirimizin sesine ses olmalıyız" dedi.

"SİYASİ İKTİDAR TEK BİR HESAP VERMEDİ"

HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ ise "Bütün Türkiye hala o 33 canın acısıyla yanıyor, tutuşuyor. Bu katliamın yaşanmasının önünü açan, tetiğini çeken, o IŞİD çetelerini el bebek gül bebek besleyip büyüten siyasi iktidar tek bir hesap vermedi.

Bombalamanın ardından sadece o saldırıyı gerçekleştiren IŞİD çetesi dışında ne bir soruşturma layıkıyla açıldı ve işletildi, ne de bu katliamdan dolayı yakalama, tutuklama, hukuki sürecin kararlı bir şekilde işlemesi uygulamaya konuldu. Dosyaya gizlilik kararı verdiler.

Bu katliamın mağdurlarının, müştekilerinin bu davaya müdahale etmesinin önünü kestiler. Bütün Türkiye halklarını hedefleyen bir katliam davasına Türkiye halkları müdahale edilemez hale getirildi" diye konuştu.

"IŞİD ÇETELERİNE KARŞI MÜCADELE YÜRÜTENİ GÖRENİNİZ OLDU MU?"

Yüksekdağ, "Suruç katliamını unutturmak için ve kaybettikleri iktidarlarını kanla, ölümle savaşla, yeniden kazanmak için Türkiye'de devasa bir savaş başlattılar. Suruç katliamını bahane ederek Türkiye'yi hafızasından koparmaya çalışıyorlar. Halkımızı, bizleri akılsız yerine koymaya çalışıyorlar. Sözde katliamın ardından IŞİD'e karşı mücadele kararı vermişti. Ama bu geçen süre içinde IŞİD çetelerine karşı mücadele yürüteni göreniniz oldu mu?" dedi.

"DİKTATÖRLER HALKIMIZIN DEMOKRATİK KARARININ ÜSTÜNÜ ÇİZDİ"

"Bugün bölgede, Silvan'da, Silopi'de, Diyarbakır'da, Hakkari'de, Varto'da, Muş'ta her gün çocuklar katlediliyor" diyen Yüksekdağ şunları söyledi: "Bu geride bıraktığımız 40 gün içerisinde sadece 48 sivil katledildi.

Ölen gerillalar askerler ve polislerle birlikte 150'ye yakın insanımızı katlettiler ve ölümüne yol açtılar. Bunun tek nedeni Türkiye toplumunun 7 Haziran seçimleri sonucunda birleşmeye karar vermiş olmasıydı.

Türkiye halklarının da Kobani ile birleşmeye, Diyarbakır'la birleşmeye Van'la, Muş'la, Hakkari'yle birleşmeye ve kardeşleşmeye karar vermiş olmasıydı. 7 Haziran'da halkımız çok tarihsel bir karar verdi.

Halklarımızın eşitliği ve yeni demokratik bir hukuk çerçevesinde yaşama kararı verdi. Ama diktatörler, sarayın sahipleri, halkımızın bu demokratik kararının ve seçiminin üstünü çizdi. O günden bu yana bizim cenazelerimize, bizim gençlerimize, halkımızın evlatlarına ve dört biryandaki canlarımıza dişle tırnakla kazandığımız bütün demokratik mevzilere savaş ilan etmiş durumdular."

"1 KASIM'DA İKİNCİ KEZ YENİLGİYLE KARŞI KARŞIYA KALACAKLAR"

1 Kasım'da yapılacak seçime de değinen Figen Yüksekdağ, "Madem 7 Haziran'da uslanmadılar, 1 Kasım'da halkımızın iki kat daha güçlendirilmiş asıl cevabını görecekler ve ikinci kez yenilgiyle karşı karşıya kalacaklar.

Bugün bu kötü siyasi iktidar yenildiğini kabul etmiyor ve demokratik bir yenilgiden doğru sonuçlar çıkarmıyor. Halkına ve seçmen kitlesine savaş açarak bu yenilgiden kurtulacağını sanıyor. Ama 1 Kasım günü onlar da, bütün dünya da çok iyi görecek ki halkımızın demokratik iradesi onların siyasi tarihine noktayı koyacağız" diye konuştu. Yapılan konuşmaların ardından katılımcılara yemek verildi.

Kaynak: