CHP Genel Başkan Yardımcısı Yakup Akkaya, 5378 Sayılı Engelliler Hakkındaki Kanunun 7 Temmuz 2015 tarihinde son bulduğunu hatırlattı. Akkaya şunları kaydetti:

2005 yılında çıkarılan ve süresi 7 yıl olan; Başbakan Davutoğlu’nun “bu bir devrim niteliğindedir” dediği, “5378 Sayılı Engelliler Hakkındaki Kanun” 2012 yılında yapılan 3 yıllık uzatmanın sonucunda 7 Temmuz 2015 tarihinde son bulmuştur.

Kanunun amacı” Engelli vatandaşların toplum hayatından dışlanmasının önüne geçmek adına, halka açık her türlü açık ve kapalı alanların çevresine erişiminin sağlanması, bu alanların kendi içindeki çeşitli birimlerinin erişilebilirliğinin sağlanmasıdır” idi.

‘Engelliyi adam yerine koyduk’ diyen siyasetçilerin barındığı bu zihniyette; eğri cetvelden doğru çizgi çıkmaz. Gelinen son nokta ile değil 10 sene 15 sene de geçse; har vurup harman savurdukları ülke kaynakları ve bütçesi ile engelli yurttaşlarımızın da dertlerine derman olamayacakları açık ve nettir” dedi.

Toplumsal Haklar ve Araştırmalar Derneği’nin Sabancı Vakfı desteğiyle yürüttüğü Engelli Hakları İzleme Çalışma Grubu’nun yaptığı araştırmaya göre gelinen son nokta ise şöyledir:

Türkiye’deki 29 bin 735 kamu binasının yüzde 51.9’unda engelli rampası, yüzde 94.2’sinde görme engelliler için hissedilebilir zemin, çok katlı binaların yüzde 67.5’inde asansör bulunmuyor. Türkiye’de bulunan 285 bin 871 adet yaya yolunun yüzde 81.4’ünde rampa ve yüzde 96.1’indeyse hissedilebilir zemin uygulaması bulunmamaktadır.

Vatandaşı müşteri gibi gören, icraatlarını rant üzerine inşa eden bir zihniyetten Engellilerin sorunlarını çözmeyi beklemek ”Devenin hendeği atlamasını beklemek”le eşdeğerdir.

1 milyon 730 bin engelli, bakıma muhtaç ve kimsesizin maaşına göz koyan AKP hükümeti seçimlerdeki; “ Onlar konuşur AKP yapar” söylemini bu alanda da icraa ederek; 10 yılın sonucunda engelli yurttaşlarımızı görmezden gelmekte ve bir köşede adeta süs gibi oturmalarını istemektedir.

“Engelliyi adam yerine koyduk” diyen siyasetçilerin barındığı bu zihniyette; eğri cetvelden doğru çizgi çıkmaz. Gelinen son nokta ile değil 10 sene 15 sene de geçse; har vurup harman savurdukları ülke kaynakları ve bütçesi ile engelli yurttaşlarımızın da dertlerine derman olamayacakları açık ve nettir.