Kızılay’da bomba yüklü aracın patlatılmasının ardından delil toplama ve enkaz kaldırma çalışmalarının sona ermesi sonrasında Atatürk Bulvarı ve Güvenpark otobüs durakları yeniden kullanıma açıldı. Patlamanın izlerinin gözlendiği duraklara gelen yurttaşların gözyaşlarını tutamadı. Hergün yüzbinlerce insanın uğrak yeri olan Kızılay tarihinin en sessiz günlerini yaşıyor.

İŞYERLERİ KULLANILMAZ HALDE

Güvenpark otobüs duraklarının karşısındaki Sanlıhan İş Hanı’nın ön cephesi kullanılamaz hale geldi. İş hanının bulunduğu sokağa, tadilat yapılması nedeni ile brandalar örüldü. Yol yaya trafiğine de kapatıldı. İşyerlerinin içinde de ciddi hasar yaratan patlamada iş hanının ön cephesinindeki tüm camların basınç nedeniyle kırılmış olduğu görülüyor.

PALAMA ÇUKURU AÇTI

Patlamanın gerçekleştiği yere ilişkin dikkat çeken bir başka ayrıntı da bombalı aracın infilak ettiği yere ilişkin. Patlamanın ardından açılan bir metrelik çukurun asfalt dökülerek kapatıldığı belirlenirken, Atatürk Bulvarı’nın gidiş ve dönüş istikametlerinin ortasında bulunan çiçekleri tutan taşların da patlamının ardından yerinden söküldüğü gözleniyor. Patlamının şiddetiyle boyları beş metreyi bulan asırlık çınarların da gövdesinden söküldüğü görüldü. Katliamın yaşandığı yerin bir metre ilerisindeki otobüs duraklarının yanında bulunan kaldırıma ise karanfiller konuldu. Vatandaşların da çiçekler bıraktığı kaldırıma “Alışmıcam kardeşim” notu ile Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş atkıları bırakıldı.

DELİLLER AĞAÇLARIN ÜZERİNDE

Ankaralıların otobüs bekleme noktası olma özelliğindeki Güvenpark otobüs durakları, kullanıma açılmış olmasına rağmen yurttaşlar tarafından tercih edilmedi. Duraklara gelen insanlar yalnızca fotoğraf çekmeye ve patlamanın etkisini görmeye çalıştı. Patlamanın şiddeti ile etrafa saçılan araba parçalarına halen otobüs duraklarının yanında bulunan ağaç dallarının üzerinde rastlamak da mümkün. Polislerin de fark ettiği delil niteliğine sahip araba parçalarının ağaçlardan düşmesi durumunda insanları yaralama ihtimali de bulunuyor.

"YÖNETENLER ACILARIN SORUMLULARIDIR"

Patlamanın meydana yeri ziyaret ederken gözyaşlarını tutamayan Asuman Polat, patlamayı gerçekleştirenler kadar patlamayı önleyemeyenlerin de suçlu olduğunu söyledi ve ekledi: “Bu ülkeyi yönetenler, yaşanan tüm acıların sorumlularıdır. Siyasi sorumlular hesap vermeli. Güvenlik nerede? Önlem neden alınmadı? İçişleri Bakanı hesabını neden vermiyor? İhmali olanlar cezasını çekmeden içimiz rahat etmeyecek. Ülkeyi yönetmeyi beceremiyorlarsa bırakıp gitsinler.”

"ÖLEN YİNE GENÇLER, EMEKÇİLER, ÖĞRENCİLER"

Sivillere yönelik saldırıların kabul edilemez olduğunu dile getiren Kadir Görmüş ise Ankara’da sık sık yaşanan patlamaların ardından travma yaşadıklarını ve şans eseri yaşadıklarını söylüyor. Bir sonraki patlamada kendisinin de ölebileceğini, buna rağmen sokaklarda dolaşmaya devam edeceğini belirten Görmüş, “İktidardakiler kendilerini düşüneceklerine halkı düşünseler, bu patlamaların hiçbiri yaşanmazdı. Ölen yine gençler, emekçiler, öğrenciler, emekliler” diyor.

"MÜŞTERİNİN BOYNU KESİLDİ"

Patlamaya otuz metre mesafede bulunan ve olayın yaşandığı yere en yakın büfe olan Damlatek Büfe’nin çalışanları da patlamayı derinden hissedenler arasındaydı.

Büfenin camlarının kırıldığı görülürken, büfe sahibi patlama anını şöyle anlattı:
“O an iki elemanımızla birlikte büfedeydik. Bir elemanımız metro altına inerek otobüs kartına kredi yüklemeye gitti. Bir müşterinin haşlanmış mısır istemesi üzerine diğer personelimiz büfenin önündeki tezgaha gitti. Yaşanan patlamanın ardından müşterinin boynuna cam saplanırken, personelimizin bacağı kesildi. Ağır yaralanan müşterimiz ambulansla hastaneye kaldırıldı. Ona ne olduğunu bilmiyoruz.”

Kaynak: Hüseyin Şimşek | Birgün