Restorasyondan sonra 'çizgi film kalesi'ni andıran tarihi yapı için Kültür ve Turizm Bakanlığı inceleme başlattı.
Yaklaşık 2000 yıllık kaleye çimento ile restorasyon yaptılar. Çizgi film kalesini andıran tarihi yapı için Kültür ve Turizm Bakanlığı inceleme başlattı. İstanbul 6 Numaralı Koruma Kurulu ile İstanbul Rölöve Anıtlar Müdürlüğü uzmanlarından oluşan bir heyet kaleyi yerinde incelemeye gidiyor.
2 KEZ ONARILMIŞ
Şile’de Cenevizlilerden kalan Ocaklı Ada’nın üzerinde yer alan 2 bin yıllık kale Şile’nin simgesi niteliğindeydi. Beyaz renkli kireç taşları kullanılarak inşa edilmiş olan bu kale 12 metre yüksekliğindedir. Saldırı amaçlı mı yoksa gözetleme kulesi olarak mı inşa edildiği hâlâ tartışmalı olan tarihi kaleyi Bizans İmparatoru Andronikas tarafından yaptırıldığı da kaynaklarda belirtiliyor. Uzun yıllar içinde kalenin iki kez onarıldığı biliniyor. Önce Bizanslılar sonra da Osmanlılar kaleyi gözetleme amaçlı kullanabilmek düşüncesiyle onarımdan geçirmişler.
KURUL DENETİMLİ
Son yıllarda ise definecilerin talanına uğrayan tarihi kale Şile Belediyesi tarafından Bekiroğlu inşaata restore (!) ettirildi. Şile Belediyesi ve Kocaeli Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi işbirliği ile hazırlanan onarım projesi İstanbul 6 Numaralı Kültür Varlıkları'nı Koruma Kurulu tarafından onaylandı. Belediye onarım işini Bekiroğlu inşaata verdi. Şile Belediye yetkilileri daha önce restorasyon işleri yapan şirketin tecrübeli olduğunu ve koruma kurulunun da denetiminde yapıldığı için restorasyonla ilgili bir şüphe duymadıklarını belirtiyor.
BEYAZ ÇİMENTO 'HALLEDER'
Fotoğraflardan anlaşıldığı kadarıyla orijinali kireçtaşından olan kale yeni haliyle normal taştan ve beyaz çimento ile inşa edilmiş. O nedenle de kale bembeyaz görünüyor. Üzerinde eskitme de yapılmadığından tarihi kale yeniden ayağa kaldırılmış görüntüsü içinde. Eski ve yeni arasında restorasyon gereği bırakılması gereken örnekleme de yapılmamış. Şimdi bakanlık uzmanlarının incelemesi sonucunda kalenin akıbeti belli olacak. Koruma Kurul karalarına uyup uymadığı, kullanılan malzeme, projeye uygunluk uzmanlar tarafından incelenecek.
DENETİM YOK!
Koruma Kurulu projeye uygunluğunu denetlememesi ciddi sorunlara yol açıyor. Elbette belediyelerin denetim yapması gerekiyorsa da restorasyon gibi uzmanlık isteyen özel tarihi binalarda mutlaka Koruma Kurul üyeleri, raportörleri onaylanan projeleri yerinde denetlemesi gerekiyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ihale ettiği işlerde bu denetim vazifesini Rölöve Anıtlar Müdürlüğü üstleniyor. Ancak belediye ve kamu kurumlarının yaptığı restorasyonlar da denetim yapılmadığından, sorunlu restorasyonlar ortaya çıkıyor. Şile Belediyesi'nin kendisini "biz Koruma Kurulu’na güvendik" diye savunması da bunun göstergesi.
HER AŞAMASI KURULA DANIŞILDI
Prof.Dr. Kemal Kutgün Eyüpgiller, Bianet’e yolladığı yazıda eleştirilere yanıt verdi. Restorasyonun her aşamasının koruma kuruluna danışılarak yapıldığını söyleyen Eyüpgiller özetle şunları söyledi; ‘’Uygulamalar öncesinde, Mimar Sinan Üniversitesi Kültür Varlıkları ve Sanat Eserleri Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından, yapının farklı noktalarından taş, tuğla ve harç örnekleri alınarak laboratuvar incelemeleri yapılmıştır. Malzeme raporunda, çalışmalarda kullanılması önerilen taş için ‘’Eksik duvarların tümlenmesinde ve yeniden imalatı yapılacak duvarlarda gereken taşların, yerel (Şile yakınlarında) ocaklardan temin edilecek mikritik kireç taşları’’ ifadesi yer almaktadır. Bilim Kurulu ile yapılan şantiye toplantılarında da, malzeme raporundaki tanıma uygun olarak, Şile yakınlarından elde edilen Kandıra taşı örnek olarak görülmüş ve onaylanmıştır. Seçilen taş Kale duvarlarında kullanılan taşa görsel ve fiziksel olarak en uygun taştır. Ancak, taşın ocaktan yeni çıkmış olması nedeniyle yüzyıllardır yerinde olan taşlardan farklı bir izlenim bırakmaktadır. Mevcut taş yüzeyleri yosun ve liken benzeri organizmalarla kaplıdır. Ocaktan yeni çıkarılmış bir taşın mevcut taşlara uyum sağlaması uzun zaman gerektirecektir. Şile’de yaşanan, Şilelilerin hatırlayabildikleri en eski tarihlerden bu yana hafızalarına kaydettikleri Şile Kalesi imgesinin değişmesinden ibarettir. Ancak, aslında karşı çıkılması gereken olasılıkla 19. Yüzyıl sonunda zarar gören Kalenin onarımının bugüne dek ihmal edilmesidir."
Kaynak: Radikal / Ömer Erbil