CHP Muğla Milletvekili Akın Üstündağ, doğa katliamını Meclis’e taşıdı.
Güllük Limanı’nın Genişletilmesi Projesi ile Güllük Dalyanı ve sulak alanların zarar göreceğini, Güllük Dalyanı’nda yakın gelecekte balık ve kuş türlerinin yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalacağını ifade eden CHP Muğla Milletvekili Akın Üstündağ, doğa katliamını Meclis’e taşıdı.
Muğla Milas İlçesi Güllük Limanı’nın Genişletilmesi Projesi ile ilgili olarak Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce’nin cevaplaması istemi ile iki ayrı soru önergesi veren Akın Üstündağ, önergesinde; ÇED Başvuru Dosyasında, özellikle muğlak bırakılmış mülkiyet sorunları olduğunu belirterek, ÇED Dosyası içinde yer alan bu sözleşmenin, yeni proje ile hiç bir ilgisi bulunmadığının kaydetti.
Üstündağ, kapalı bir körfez olan ve hemen arkasında balık üreme alanı olan Dalyan’ın bu projeden etkilenme olasılığının yüksek olduğunu ve akıntıların da engellenmesinin ihtimal dahilinde olduğunu söyledi. Ayrıca projenin denizin eko sisteminde önemli değişiklikler yapma olasılığının kuvvetli olduğunu belirten CHP’ Muğla Milletvekili, Semiramis Plajının olduğu koy ve iki ayrı bölgede daha deniz yüzeyi doldurulacağını ve tam 50 dönümlük bir deniz yüzeyinin doldurulmuş olacağını, mevcut iskelenin ise 100 metre daha uzatılacağını kaydetti.
ÇED DOSYASINDA ALAN BELİRTİLMEMİŞ
Söz konusu projenin ÇED dosyasında, doldurmak suretiyle kazanılacak alanın belirtilmediğini de belirten Akın Üstündağ, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından, korunması gereken “Önemli Doğa Alanı” statüsünde değerlendirilen bölgenin ÇED Başvuru dosyasında “Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği”ne girmediğinin belirtildiğini ve bu projenin, akıntıları ve dolgu nedeniyle denizin doğal çevrimini engelleyebileceğini, yaratacağı kirlilik ile de Güllük Dalyanı’nı yok edebileceğinin görmezden geldiğini söyledi.
Muğla Kent Konseyinin bu konudaki çalışmaları ve tüm açıklamalarını desteklediğini ve bu konudaki tüm çalışmalarına destek olacağını belirten CHP Muğla Milletvekili Üstündağ, bu konuda Muğla Halkı ve Sivil Toplum Kuruluşları ile koordinasyon halinde olarak onların Meclisteki sesi olmaya devam edeceğini kaydetti. Üstündağ, Bakan İdris Güllüce’ye şu soruları yöneltti:
“Dosya içinde yer alan sözleşmenin, yeni proje ile hiç bir ilgisi bulunmadığı doğru mudur? Bu alanın, ÇED Başvuru Dosyası’nda belirtilmemesine karşın, yine mülkiyeti Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ait tepenin kazılarak denizin doldurulması ve düzlenmesi ile oluşturulacağı, burasının söz konusu şirkete kiralanması henüz gerçekleşmediği gibi, doldurulacak deniz yüzeyi devlete ait olduğundan Milli Emlak’tan da henüz izin, kiralama vb. türünden bir işlem söz konusu olamayacağı beyan edilmektedir. Bakanlığınızın bu konudaki kanaati nedir?
Doldurmak suretiyle kazanılacak alanın ÇED dosyasında belirtilmediği halde proje kapsamına alınması Kıyı Kanununa aykırı değil mi?
ÇED Raporunda, bu proje alanının Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın “Su Ürünleri İstihsal Yeri” olarak ilan edildiğinden bahsedilmekle beraber, Milas İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünün, bu nedenle bu projeye onay vermediğinden bahsedilmemektedir.
Ayrıca, yapılacak tesisin bu istihsal yerine ne gibi etkileri ve zararları olabileceği ve varsa önlemleri konusunu hiç ele almamaktadır. Bakanlığınız Milas İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünün projeye onay vermeyen yazısını dikkate alacak mıdır?”
Kaynak: Güler Yılmaz | Taraf