İzmir'in Ayvalık ilçesi açıklarındaki kanalizasyon boşaltım sahası yakınına kurulan balık çiftlikleri halkı kızdırdı. Tabiat Parkı sınırları içinde veya etki alanında yapılan her türlü girişimin yasaya aykırı olduğu belirtilerek, konu ile ilgili Danıştay kararı anımsatıldı.

Ayvalık Kent Konseyi’nin olağan genel kurul toplantısı İsmet İnönü Kültür Merkezi’nde yapıldı. Ana gündemi balık çiftlikleri ve jeotermal gibi çevre sorunlarının oluşturduğu genel kurulda, Sadan ailesi tarafından planlanan yat limanı projesi de tanıtıldı.

MÜCADELE KARARLILIĞI

Toplantının açılış konuşmasını yapan Kent Konseyi Başkanı Ahmet Üzgeç, Ayvalık’ın rant alanı olarak  görülmesine demokratik kitle örgütü ve yerel yönetimle birlikte karşı durduklarını vurgulayarak, “Bunlarla mücadele boynumuzun borcudur” dedi.

AKIL ALIR GİBİ DEĞİL

Ayvalık’a balık çiftliği izni verilmesine tepki gösteren Ahmet Üzgeç, şöyle konuştu:   "1987’den beri kanalizasyon boşaltım sahası olan alanda çiftlik balığı üretimi için 6 ayrı kurum tarafından onay verilmiş. Konu ile ilgili Başbakanlık dahil ilgili kurumlardan bilgi istedik, ancak gelen yazılardan hiçbiri birbirini tutmuyor. Bir tarafta denize gireceksiniz, 700 metre ilerideki kanalizasyon boşaltım alanında ise balık üretilecek. Akıl alır gibi değil. Şimdi de balık havuzlarının Cunda Adası açıklarına taşınacağı söyleniyor."

SİT RANTA DÖNDÜ

Sermaye gruplarının hedefinde olan SİT alanlarının rant alanına döndüğünü ifade eden Ayvalık Adaları Tabiat Parkı Platformu Sözcüsü Şükrü Kaygısız da, Türkiye’nin en büyük parkı olan Ayvalık Tabiat Parkı’nın kızıl ve beyaz mercanları, bitki örtüsü ve tohum rezervi ile korunmaya değer özellikte olduğunu belirterek, “Tabiat Parkı’ndaki bu tür girişimler uluslararası çevre kanununa da aykırıdır. Kız Adası mevkii ise mercanların yayılma alanı olarak biliniyor. Ayvalık’tan Altınova’ya kadar olan kıyı şeridi hassas koruma alanı ve hassas kıyılar kapsamında. Balık çiftliklerinden yayılan kimyasallar tüm sualtı yaşamını olumsuz etkileyecek. Deniz çayırları dünyaya ağaçtan daha fazla oksijen salıyor.Ayrıca, amatör balıkçıların kullanım alanları da işgal edilmiş olacak. Ne Cunda’da ne de başka bir alanda balık çiftliği istemiyoruz. B.kun üzerinde balık büyütüp halka yedirecekler” dedi.

TALANIN ÖNÜ AÇILIYOR

Toplantının bir diğer gündem konusu olan Tabiat Parkı sınırları içindeki maden faaliyetleri görüşmeye açıldı. Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından Tabiat Parkı’na 80 adet jeotermal arama ile Maden Adasına da hidrojen sülfür  ruhsatı verildiğini ifade eden  Ahmet Üzgeç, "İl müdürlüğü, yasayla korunan Tabiat Parkı’nda  bu tür faaliyetler için sakınca görmemiştir. Jeotermal enerji diyerek talanın önü açılmaya çalışılıyor.Bizler, kaynakların kullanımına karşı değiliz, ancak Türkiye’deki mevzuat yeterli olmadığından yerin yüzlerce metre altından sıcak suyla birlikte çıkarılacak olan  diğer ağır metaller doğal yaşamı olumsuz etkileyecektir" dedi.

ZEYTİNLİKLERİ KURUTACAK

Üzgeç, Cunda’nın hızla el değiştirdiğini belirterek, “Bundan birkaç yıl önce arazilerin dönümü 100 bin lira iken, bugün 2.5 milyon liraya yükseldiğini öğreniyoruz.Acarlar’ın Tabiat Parkı’ndaki  300 villalık yapılaşma girişimine hep birlikte karşı koyduk. Hassasiyetimiz, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir çevre bırakmak istediğimizden kaynaklanıyor” diye konuştu.Platform adına söz alan Nebahat Dinler de, Aydın’daki incirlerin kuruması örneğini vererek, jeotermal buharının zeytinliklere vereceği zarara dikkat çekti.

SON SÖZÜ ORMAN SÖYLEDİ

2009 yılında onaylanan Ayvalık Adaları Tabiat Parkı Revizyon Planı’nın yerel yönetim ve çevrecilerin açtığı dava sonucu Danıştay tarafından 25.12.2013 tarihinde  iptal edildiğini  anımsatan Üzgeç,şöyle devam etti:
“Tabiat Parkı için verilen jeotermal ve balık çiftliği ruhsatlarının iptali hakkında ilgili bakanlıklara yaptığımız başvurularda,  Orman ve Su İşleri Bakanlığı’ndan gelen yazı yüzümüzü güldürdü. Bakanlık, sorumluluk alanındaki Ayvalık Adaları Tabiat Parkı’nda yürütülecek faaliyetler için 31.12.2004 tarihli Uzun Devreli Gelişim Planı’nın geçerli olduğunu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile birlikte altı ayrı bakanlığa yazı ile bildirdi. Buna göre,Tabiat Parkı’nda madencilik, yapılaşma ve balık çiftliği gibi faaliyetler yasak olduğundan, verilen tüm izinler de geçersiz sayılıyor.”