IŞİD'ten kaçan hristiyanlar kiliselere sığındı

14 Ağustos 2014 Perşembe 10:28

IŞİD’in Kürt bölgesine saldırmasıyla binlerce Hıristiyan Erbil’e kaçtı. Kiliselerin bahçesine sığının Keldani, Süryani ve Asuriler, zor koşullarda yaşam mücadelesi veriyor.

Irak Şam İslam Devleti’nin (IŞİD) geçen hafta Kürt bölgesinde çoğunluğu Hıristiyanların yaşadığı ilçeleri işgal etmesiyle evlerini terk eden yüzlerce Keldani, Süryani ve Asuri Hristiyan Erbil’e sığındı. Sadece Ankawa’daki Mor Yakup Kilisesi’nde bin 500 kişi kalıyor.

Iraklı Hıristiyanlar tehlikede

Al Jazeera Türk’e konuşan sığınmacıların koordinasyonundan sorumlu Şuan Hanna, kilisede 606 ailenin yaşadığını belirtiyor. Hanna, yardımların yapıldığını ama yeterli olmadığını belirtiyor.

‘Ya Müslüman olun ya da kenti terk edin’

Bir haftadır kilisenin bahçesinde yaşam mücadelesi veren ailelerden biri de Musul’da yaşayan Keldani Abuna ailesi.

66 yaşındaki Keldani Leyla Mansour Sava Abuna, iki kızı, iki oğlu ve kayınbiraderi ile birlikte geçen hafta Karakuş İlçesi’nden kaçıp buraya sığındılar.

Abuna’nın kızı 27 yaşındaki Valantina, IŞİD’in Musul’u işgal etmesinin ardından bir ay boyunca evlerinde yaşamaya devam ettiklerini hatırlatarak, “IŞİD 'Ya Müslüman olun ya da kenti terk edin' diye bizi tehdit ediyordu. Biz de 10 gün önce Hamdaniye’ye kaçtık” diyor.

O sırada anne Abuna araya giriyor:

“Kentten ayrıldığımızda IŞİD kontrol noktasında üstümüzde ne varsa çıkardılar. Herşeyimizi aldılar bizden. İki milyon dinarımız vardı. Onu da aldılar. Parasız kalmıştık. Ağladık. Her birimize birer bin dinar geri verdiler”

Abuna ailesi, IŞİD',n bir hafta önce Hamdaniye'ye de saldırması üzerine Erbil’e kaçtı. Valantina, bir haftadır kilisede yaşamanın zorluğunu şu sözlerle dile getiriyor:

“Yıkanacak yer yok, banyo yok, temizlenemiyoruz. Bir haftadır kirli elbiselerimizle yaşıyoruz.”

Valantina’nın isteği Musul’da emniyetin sağlanması ve IŞİD’in temizlenmesi. Musul güvenlikli bir şehir olursa, yeniden annesi ve kardeşiyle evine dönmek istediğini söylüyor:

“Ben Avrupa’ya da başka bir ülkeye gitmek istemiyorum. Musul’a, kendi şehrime dönmek istiyorum.”

‘Türkiye’ye gitmek istiyoruz’

Valantina’nın amcası Nuel Merzina Kerimi 72 yaşında. O da yeğenleriyle birlikte ilçeden kaçmış. Kendi ailesini daha önceden Zaho’ya göndermiş. Şimdi dört çocuğu ve eşi Zaho’dan Erbil’e gelmek istiyor ancak yolların güvenli değil.

Üç çocuk annesi Hela Putriş'in isteği ise Türkiye'ye gitmek ancak pasaportları olmadığı için ülkeye giremiyorlar.

‘Aylık yüz dolar fidye istiyorlar’

Heyfem Behnam Stefan bir Süryani. O da diğer aileler gibi ailesiyle IŞİD korkusuyla Karakuş İlçesi’nden kaçtı. Bir kız çocuğu babası Stefan’ın iddiasına göre, 60 Süryani ilçede IŞİD'in elinde rehin kaldı. Stefan oradakilerle telefonla konuştuklarını söylüyor:

“Onları camiye toplamışlar, 'ya fidye verirsiniz ya Müslüman olacaksınız' diyorlar. Ölümle tehdit ediyorlar. Kişi başı aylık 100 dolar fidye istiyorlar. Orada kalan insanlarımız korkudan dışarı bile çıkamıyor. Evlerin çoğu zaten yağmalanmış, kiliselerin haçlarını kırmışlar. Kilislere de IŞİD bayrağı asmışlar.”

Üç çocuk annesi Ani Henan Ceci, Hıristiyanlar için bu ülkede yaşanacak bir yer kalmadığını dile getirerek “Her neresi olursa olsun başka bir ülkeye göç etmek istiyoruz. Bu ülkede güvende değiliz. Kendimizi güvende hissedeceğimiz bir ülkeye gitmek istiyoruz” diyor.

‘Köyüme gitmek istiyorum’

Amera Yuhanna da Keldani; Musul’un Tilkef İlçesi’ne bağlı Batnaye Köyü’nden. Yedi gün önce kiliseye sığındığını söyleyen Yuhanna dokuz saat boyunca yollarda olduklarını hatırlatıyor ve “Devletten isteğimiz, bölgemizde emniyetin sağlanmasıdır. Köyümüze dönmek istiyoruz. Eğer emniyet sağlanmayacaksa pasaport verilsin yurtdışına çıkalım” diyor.( EIK)