“Yoksullar için yoksul bir kilise” şiarıyla göreve başlamış olsa da, belge sızdırma skandalıyla ortaya çıkan Vatikan’daki şatafata son veremediği anlaşılan Papa Francesco, lüks içinde yaşayan inananları firavuna benzetti.
Dünya genelinde 1 milyar 200 milyon inananı bulunan Katolik Kilisesi, “Vatileaks 2” olarak adlandırılan belge sızdırma skandalıyla çalkalanmaya devam ederken, Vatikan Radyosu, Papa Francesco’nun 27 Ekim’de Hollandalı tabloid gazete Straatniuws’a verdiği röportajın çevirisini yayımladı.
Para ve şaşaalı hayata düşkün inananları hedefine alan Papa, “Bir inanan yoksulluktan ya da evsizlerden bahsediyorsa, bir firavun (antik Mısır’da hükümdarlara verilen isim) gibi yaşayamaz” dedi.
Kilise’nin zenginliğine ilişkin kendisine sık sık, “Neden Kilise’nin hazinelerini satmıyorsun?” sorusu yöneltildiğini söyleyen Papa, “Kilise’nin hazinelerini satmıyorum, çünkü onlar insanlığın hazineleridir. Örneğin yarın, ‘Michelangelo’nun Pieta’ eserini açık artırmayla satışa çıkardım’ diyemem, çünkü bu, Kilise’nin malı değildir. O bir Kilise’de, ama insanlık kilisesinde. Bu Kilise’deki bütün hazineler için geçerli. Ancak bana gelen hediyeleri satışa çıkardık. Satılabilen şeyleri satıp, gelirini yoksullara veriyoruz” diye konuştu.
Kilise’nin çok mülkiyeti olduğunu da hatırlatan Papa, “Onları, Kilise yapılarını korumak ve ihtiyacı olan ülkelerde inşa edilen yapılar için kullanıyoruz: hastaneler, okullar. Örneğin dün, 3 okul inşa edilmesi için Kongo’ya 50 bin Euro gönderilmesini söyledim” dedi.
Bu arada, sabah duası sırasında salonda bulunanlara hitap eden Papa, bir çok din adamının paraya yapışık yaşadığını dile getirerek, “Kilise, hizmet etmeye çağırıyor, çıkar için çalışmaya değil” dedi.
VATİKAN’DA LÜKS HAYAT
Bu arada, Vatikan’da, finansal işler komisyonu olan Cosea’nın eski sekreteri Monsenyör Lucio Angel Vallejo Balda’nın tutuklandığı, sivil kadın üyesi Francesa Immacolata Chaouqui’nin de soruşturma altına alındığı Vatileaks skandalı, gizli şeyleri ortaya serdi.
Şüphelilerden el ettikleri belgelerden yola çıkan gazeteciler Gianluigi Nuzzi “Via Crucis (Haç Yolu)” ve Emiliano Fittipaldi’nin Avarizia (Para Hırsı) adlı kitapları piyasaya çıktı.
Böylece, Kilise yönetiminde yer alan (Curia Romana) üst düzey din adamlarının dudak uçuklatan harcamaları ve Katolik Kilisesi’nin yönetim merkezi Vatikan’ın zenginliği gün ışığına çıktı.
Buna göre, Apostolik Saray’daki 300 metrekarelik daire yerine, Vatikan sınırlarındaki bir konukevinde 50 metrekare bir odada yaşamayı seçen Papa’nın aksine, birçok kardinal 400-500 metrekare büyüklüğündeki dairelerde ikamet ediyor, seyahatlerinde birinci sınıf uçuşları tercih ediyor.
KİLİSENİN PRENSLERİ
İtalyan basını bu durumu, “Vatikan’da mütevazı yaşayan bir tek Papa var gibi görünüyor. Kilisenin prensleri ise lüksten vazgeçemiyor” diye değerlendirdi.
Öyle ki, Papa’nın bir süre önce Curia Romana’nın aşırı harcamalarını dizginlemesi için ekonomi bakanlığına atadığı Avustralyalı Kardinal George Pell, kendisi ve yakın çevresi için sadece 6 ayda 500 bin Euro özel harcama yaptı. Pell’in bir terzi faturası bile 2500 Euro’dan aşağı düşmüyor.
Vatikan, büyük bölümü Roma’da olmak üzere, Londra, Paris ve Cenevre gibi kentlerde de toplam 4 milyar Euro değerinde lüks gayrimenkule sahip.
Söz konusu gazetecilerin edindiği bilgiye göre, bunların yanı sıra, Vatikan’ın dünyanın birçok yerinde gizli varlıkları da bulunuyor.
Vatikan’daki evler ise, kardinallere ve yakın çevresine değerinin yüzde 30 ila neredeyse yüzde 100’e yakın altında kiralanıyor. Bu din adamlarından 2 Euro kira ödeyenler olduğu da belirtiliyor.
HAYIR PARALARINI DA YEDİLER
Hayır işleri için kullanılması gereken kiliseye yardım paralarının yüzde 80’i ise, diyakozlar ve din adamlarının savurgan harcamalarına giderken, sadece yüzde 20’si yoksullara dağıtıldı.
Belgelere göre, 2013 yılında toplanan yardım paraları 73, geçen yıl ise 66 milyon Euro’ya ulaşmıştı.
700 metrekare bahçeli bir evde yaşadığı öne sürülen eski Vatikan Devlet Sekreteri Kardinal Tarcisio Bertone’nin de, 200 bin Euro’ya evini restore ettirdiği, bu paranın neredeyse tamamının ise yardım paralarından karşılandığı ortaya dökülenler arasında.
SİGARA VE BENZİN TÜCCARLIĞI
Önceki gün piyasaya sürülen kitapların gün ışığına çıkardığı Vatikan’ın çürümüş mali yapısı ve yolsuzluklar bunlarla da sınırlı kalmadı.
Bazı sigara üreticileriyle anlaşmalı olan Vatikan, kendi sınırları içinde yaşayanlar için yüzde 15-20 indirimli sigara alıyor. Ancak buradaki din adamlarının ve sivillerin çoğunun sigara içmediği, karton karton sigaraların dışarıya satılıp, bu şekilde yılda 10 milyon Euro’ya kadar kar sağlandığı iddia edildi.
Aynı durumun benzin için de geçerli olduğu belirtiliyor. Bunun satışından ise 27 milyon Euro gelir elde ediliyor.
FAHİŞ AZİZLİK
Vatikan’da, sadece yaşayan din adamlarına kıyak geçilmediği de ifşa edildi.
Bilindiği üzere, Kilise tarihine damga vurmuş ve en az iki mucize gerçekleştirmiş papalar, diğer din adamları ya da önde gelen dindarlar, azizlik mertebesine yükselebiliyor.
Kendi aziz adayının onurlandırıldığını görmek isteyen bazı bağışçıların, mucizelerin kabul görmesi amacıyla yaptıkları lobi çalışmaları kapsamında Vatikan’daki bürokratlara 400 ila 700 bin Euro arasında “rüşvet” verdiği kaydedildi.
İtalyan basını bunlara, “mucize avcıları” lakabını taktı.
Sadece, 2005 yılında yaşamını yitiren Papa 2. Jean Paul’ün 27 yıllık yönetimi döneminde, 2000’e yakın kişinin “aziz” ve bunun bir alt mertebesi olan “mübarek” ilan edildiği belgelendi.
Bu arada, Vatikan Bankası olarak da bilinen Din İşleri Enstitüsü’nde (IOR) tespit edilen 400’e yakın şüpheli hesap da kapatıldı
Kaynak: DHA