Bakanlığın üstün zekâlıları belirlemek için yaptığı sınava giren 228 bin öğrencinin yanlış bir teste tabi tutulduğu ortaya çıktı.

ÖNEMLİ ATILIMLAR YAPILDI

Gelişmiş ülkelerin 100 yıl önce başladığı ve yüksek verim aldığı üstün zekâlıların eğitimi konusunda Türkiye henüz yolun başında. Bu duruma çözüm bulmak isteyen MEB, son yıllarda üstün zekâlıların eğitimi konusunda önemli atılımlar yaptı. Üstün zekâlı çocukların eğitimi için 67 ilde 77 Bilim ve Sanat Merkezleri (BİLSEM) kuruldu.

İLK KEZ UYGULANDI

Bakanlık bu yıl ilk kez, öğrenci seçiminde farklı bir uygulama yaptı. Öğretmenleri tarafından özel yetenekli olduğu düşünülen 2, 3, 4. sınıf öğrencileri merkezi sistem sınavına alındı. Yapılan kampanyalar sonuç verdi ve 22 Mart 2015'te gerçekleşen grup tarama sınavına 2, 3 ve 4. sınıfa giden 228 bin 152 öğrenci katıldı. Ancak önceki gün açıklanan sonuçlar skandalı ortaya çıkardı.

YÜZDE 2 YERİNE YÜZDE 0,063

Oldukça zor olduğu bilinen sınavı 14 bin 187 öğrenci geçebildi. Sınavı geçen bu öğrenciler bireysel tanılamaya alındı ve sadece 2 bin 607'si BİLSEM'e kayıt hakkı kazandı. Ancak dünyadaki genel kabule göre, 2, 3 ve 4. sınıflardaki öğrencilerin yüzde 2'sinin üstün zekâlı olduğu kabul ediliyor. MEB istatistiklerine göre Türkiye'de 2, 3 ve 4. sınıflardaki öğrenci toplamı 4 milyon 128 bin. Buna göre bizim 2,3 ve 4. sınıflarda 80 binin üzerinde öğrencimizin üstün zekâlı çıkması bekleniyordu. Ancak 2.607 öğrenci testi geçebildi.

BİZİM ÇOCUKLARIMIZ GERİ ZEKÂLI MI?

Müfettiş Doğan Ceylan, “Tablo çok vahim. Nasıl oluyor da 80 bin öğrenci yerine sadece 2.607 öğrencimiz üstün zekâlı çıkıyor? Yüzde 2 olması gereken oran hangi sebeple 0,063’e düşüyor? Bizim çocuklarımız geri zekâlı mı?” diye sordu. Ceylan, “Bu sorunun hemen giderilmesi gerekiyor. Bakanlığın bu testi uygulamaya devam etmesi durumunda, ülke için en kıymetli hazine olan üstün zekâlı insan kaynağımızın göz göre göre heder olacağı açık” diyor.

SORUN TESTTE Mİ?

Öğrenci seçimindeki bu hayati sorunun sebebinin çocuklar olmadığını belirten Maarif Müfettişi ve Yönetim Bilimi Uzmanı Doğan Ceylan, sorunun ilk kez bu yıl uygulanan zekâ testlerinde olduğunu vurguladı. Ceylan, “Bakanlık ülkemizde uygulanan zekâ testlerini geçen yıl değiştirdi. Geçen yıllarda uygulanan testler çocukların hem sayısal hem sözel zekâlarını ölçerken bu yıl ilk kez uygulanan test sadece sayısal zekâyı ölçüyor. Ceylan, bu testin aslında Türkçe bilmeyen, dil temelli öğrenme veya konuşma bozukluğu olanlar için yararlı olabilecek türde olduğunu belirtiyor: “Bu test maalesef tüm öğrenciler için kullanıldı. Bu nedenle sözel zekâsı yüksek olan öğrenciler testi geçemedi. Hatta sayısal zekâsı yüksek olan çocukların çoğu bile bu testi geçemedi.”

Wechsler Nonverbal testi nedir?

Türkiye’ye getirilirken uyarlanarak alınan Wechsler Nonverbal Testi (WNV), bu yıl ilk kez uygulandı. Bireylerin genel bilişsel yeteneklerini belirlemek üzere hazırlanmış, dile dayanmayan bireysel zekâ testi olarak tanımlanıyor. Test içinde, mantık yürütme kareleri, parça birleştirme, şifre, tanıma, uzamsal dizi, resim düzenleme alt testleri var. Testin sonunda değerlendirilen bireylere ilişkin IQ puanı veriliyor.

Kaynak: Burak Kılıç/Meydan Gazetesi