Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Kadın Emeği Buluşması" toplantısında yaptığı konuşmada CHP'li Karşıyaka Belediyesi'nin hazırladığı "Sana ne" afişlerine çattı.
İzmir’de Karşıyaka Belediyesi’nin, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için ilçenin her yerine astırdığı ‘Sana ne?’ afişlerine sosyal madyada büyük destek gelmişti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise bugün yaptığı konuşmada o afişler için "Kadınları kadın yapan güzellikleri imtiyazları ortadan kaldırma girişimlerini görüyoruz" dedi. Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
Bir takım çevrelerin kendi deyimleriyle özgürleştirmek adına kadınları kadın yapan güzellikleri imtiyazları ortadan kaldırma girişimlerini görüyoruz. Buna bir takım belediyelerin hazırladığı afişlerde şahit oluyoruz. Bu zihniyet en büyük kadın düşmanıdır. Kadının başında örtü var başında örtü yok diye nasıl bir ayrıma tabi tutarsın. Başında örtü varsa okullara, işe almadılar ayrımcılık işte budur. Hamdolsun bunu biz değiştirdik. İnsan olduğu için değer verdik. Bunların kadını özgürleştirmekten anladıkları kadını kendi ideolojilerine köle yapmaktır. Ailesi ve değerlerinden kopararak savunmasız bıraktıkları kadını sömürerek aslında nesillerimizi hedef alıyorlar.
"Kadın olmak peşinen imtiyazlı olmaktır"
Kadının olmadığı yerde insan da yoktur. Kadın olmak peşinen imtiyazlı olmaktır. Kadın çocuk doğurduğu için cezalandırılmaz tam aksine mükâfatlandırılır. Bizim insancımızda cennet babaların değil annelerin ayakları altındadır. Onun için annelerin ayaklarının altı öpülür ben öptüm sizde öpün. Kadına haksızlık eden tüm insanlığa haksızlık etmiş olur. Bugün dünyanın kuzeyi ile güneyi arasındaki adaletsizlik aynı mücadelenin farklı bir yansıması değil midir? Bizim safımız bellidir. Mücadele eden tüm kadınların sonuna kadar yanındayız. Bizim tarihimizde emek kutsaldır ve bunun için çalışanın alın teri kurumadan hakkının verilmesi istenmiştir. Vakıf müessesleri bir yönüyle emeğin korunması işlevine sahiptir."
3 MİLYAR AVRO DESTEK VERECEĞİZ, DEDİLER; 4 AY GEÇTİ"
Brüksel'de gerçekleştirilen Türkiye-Avrupa Birliği (AB) Zirvesi'ne değinen Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun zirveden AB'nin Türkiye'deki mülteciler için yapacağı 3 milyar Euro'luk yardımla dönmesini temenni ettiği belirtti. Erdoğan, şöyle konuştu: "Geçen hafta Afrika'nın 4 ülkesindeydim. Bu 4 ülkede insanlara yapılan sömürüyü gördüm. Bu dünyada o hani gelişmiş ülke olarak geçinenler var. Niçin bunlar acaba buralara ellerini uzatmazlar? Niçin ellerini uzatıp da oralardaki çocukları ele alıp yetiştirmezler? Neden? Onun için biz ne diyoruz? Dünya 5'ten büyüktür. BMGK görevini ifa etmiyor. Sadece 5 ülkenin iki dudağının arasına sıkışmış bir dünyayı biz özgür dünya olarak kabul etmiyoruz. 191 ülke 5 ülkenin iki dudağının arasına sıkışmış. İşte Suriye'de, Irak'ta yapılanlar. Şu anda 3 milyon insan ülkemde. 3 milyar Avro destek vereceğiz, dediler. 4 ay geçti. Hala verecekler. Sayın Başbakan şu anda Brüksel'de. Temenni ederim ki bu parayı alarak döner"
"DAİŞ TERÖR ÖRGÜTÜ DE PARALEL DEVLET YAPILANMASI ÖRGÜTÜ DE AYNI KAYNAKTAN BESLENİYOR"
Terör örgütlerinin başta internet olmak üzere çeşitli mecraları kullanarak yaptığı terör propagandasıyla genç nesilleri tehdit ettiğini dile getiren Erdoğan, "Bugün topla tüfekle yapılan saldırılardan çok dajha tehlikelisiyle nesillerimizi hedef alan bir kuşatma teşebbüsüyle karşı karşıyayız. Bunun için televizyondan internete müzikten sinemaya modadan mimariye her türlü araç kullanılıyor. Gençlerimizi ruhsuz bir ceset gibi sadece dünyevi hazların peşinde koşmaya yönlendiren bu tehdide karşı hep birlikte mücadele etmeliyiz. Terör örgütlerinin en büyük güç kaynağı işte bu yeni nesil profilidir. Bu bakımdan bölücü terör örgütü de DAİŞ terör örgütü de Paralel Devlet Yapılanması örgütü de aynı kaynaktan besleniyor" ifadelerini kullandı.
"OPERASYONLAR BÖLÜCÜ TERÖR ÖRGÜTÜ TERÖRÜ ESTİRDİĞİ SÜRECE DURMAYACAK"
Doğu ve güneydoğudaki operasyonlara değinen Erdoğan, terörle mücadelede kararlılık vurgusu yaparak "Bu operasyonlar güneydoğudaki, doğudaki ülkemizin neresi olursa olsun bölücü terör örgütü bu terörü estirdiği sürece durmayacaktır. Huzuru yakalayacağımız ana kadar bu devam edecektir. Çünkü insanımızın huzuruna kast edenlere karşı gerekli her türlü tedbiri aldık, alıyoruz" dedi.
"PARLAMENTODA TERÖR ESTİRENLERE KARŞI SİYASİ PARTİLERİN ATILMASI GEREKLİ ADIMLARI ATMALARININ GEREĞİNE İNANIYORUM"
Parlamentoda terör estirenlere karşı parlamentodaki diğer siyasi partilerin atılması gereken adımı geciktirmeden atmalarının gerekliliğini ifade eden Erdoğan, "Bu ülkede parlamentoya girip de hala parlamentoda terör estirenlere karşı da ben parlamentodaki diğer siyasi partilerin bunlar hakkında atılması gerekli olan adımları da geciktirmeden atmalarının gereğine inanıyorum. Bunu birkaç kez daha söyledim. Yine söylüyorum. Söylemeye devam edeceğim. Zira Anayasa ortada, yasalar ortada. Bunların yaptığı özgürlükçü bir mücadele değildir. Özgürlük mücadelesi insanların öldürülmesiyle gelmez. Bütün bunların bedeli evet, silahla parlamentoya girmek değildir. Bunlara siz silahla mı girmek istiyorsunuz, o zaman buyrun Anayasa'nın amir hükümleri ortadadır. Bunun gereğini yaparız. İş olur biter. Geldin, girdin parlamentoya demokratik şekilde mücadeleni ver. Söz de ver. Kalemle ver. Ama silahla dersen kusura bakma" diye konuştu.