“Terörü araştırma” turu kapsamında Adıyaman’da IŞİD’li gençlerin aileleri ile görüşen CHP heyetinin raporunda dehşet dolu iddialar yer aldı. Diyarbakır bombacısı ile ilgili aylar önce ailenin talebi üzerine Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun MİT’e talimat verdiği ortaya çıktı. Bir başka IŞİD mağduru aile ise bizzat Başbakan’a “Karı koca IŞİD’e katıldılar” şikayetine “İyi ki beraber gitmişler. Birbirlerine destek olurlar” yanıtı aldıklarını savundu.

DİYARBAKIR BOMBACISI İÇİN MİT’E TALİMAT!

CHP heyeti ile görüşen Diyarbakır bombacısı olduğun sanılan Orhan Gönder’in ailesi, çocuklarının durumunu anlattıkları Başbakan’ın kendilerine “Onun için MİT’e talimat verdim” dediğini söyledi.  CHP raporunda Orhan Gönder’in ailesinin heyete aktardığı oldukça çarpıcı bilgilere de yer verildi. Aile, çocuklarının durumunu AKP il kongresini fırsat bilerek Başbakan Ahmet Davutoğlu’na ilettiklerini belirtirken, şunları söylediler:

“Mart ayında ‘Anne rüya gördüm, namaza başlayacağım’ dedi. Biz de ‘Aleviyiz’ dedik ve kızdık. 13 Ekim 2014 günü saat 19.00’da kayboldu. Biz Elbistan’daydık. 2013 yılında 14 kişi eğitim almışlar. Bu çocukları örgütlüyorlar. Giden çocuklardan birinin babası yılların HDP’lisi. O çok uğraştı. Biz de oğlumuz gidince bu işin başı kimdir diye çok araştırdık. 8 ay boyunca sınırlara gittik. AKP İl Kongresi’nde Başbakanla görüştük. Başbakan, ‘Senin oğlun için MİT’e talimat verdim’ dedi. Suriye’ye ‘cihat’ için giden çocuklardan birinin ailesi oğlunun eşiyle gittiğini söyleyince Davutoğlu, ‘İyi ki beraber gitmişler, birbirlerine destek olurlar’ dedi. 6 Haziran’da yakalanıyor. Akşamüzeri görüştük. Ağladı ama hiç konuşmadı. Sürekli ‘Ben yapmadım’ diyordu.”

ORHAN GÖNDER İDDİALARI KABUL ETMEDİ

Öte yandan CHP heyeti, Orhan Gönder ile de cezaevinde görüştü. Orhan Gönder’in ise  hakkındaki iddiaları yalanladığı, HDP mitingine ‘destek’ için gittiğini söylediği öğrenildi.



“DEVLET KORUYUP, KOLLUYOR”

Adıyaman izlenimleri ve raporun yazım süreciyle ilgili Cumhuriyet’ten Fırat Kozok’a konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ise çocukları IŞİD saflarına katılan ailelerin birçoğunun birbirlerini tanıdıklarını belirterek, şöyle konuştu:

“Orada gördüğümüz manzaranın özeti şu; devletin bu konuda iyi niyetli bir zaafiyeti söz konusu değil; tam tersine tam bir koruma ve kollama var. Katılımlar resmen teşvik ediliyor. Örneğin Orhan G.’nin annesi, oğlunu polise götürüyor ve ‘benim oğlum IŞİD’çi’ diyor. Annenin bu ifadesine rağmen polis bir şey yapmıyor. Gençler, Türkiye’den kalkıp Suriye’ye savaşmaya gidiyor. Bir süre sonra dönüp tatil yapıyor, dinlendikten sonra tekrar savaşa gidiyor. Türkiye’de Suruç’ta yaşanan katliamdan daha beter olaylar yaşanabilir. Düşmanıyla savaşılmasını sevap sayan anlayışın faturası ağır olabilir. Kentte büyük bir tedirginlik ortamı da var. İnsanlar düğünlere, camilere, cemevlerine gitmeye bile korkuyorlar.”

Kaynak: Cumhuriyet