Hrant Dink iddianamesinde Ramazan Akyürek ve Ali Fuat Yılmazer için ağırlaştırılmış müebbet istendiği ortaya çıktı. Ailenin avukatı “İddianame diğer polis müdürlerini de içermeliydi” dedi.
Agos Gazetesi Genel yayın yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesiyle ilgili olarak kamu görevlilerinin ihmali olduğu gerekçesiyle yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamede şüpheliler hakkında istenen cezaların detayı ortaya çıktı.
İddianamede dönemin Emniyet İstihbarat Dairesi eski Başkanı Ramazan Akyürek ile cemaat operasyonları kapsamında tutuklu bulunan İstihbarat C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer hakkında kasten öldürme suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi.
9 ŞÜPHELİ HAKKINDA YENİDEN YAKALANMA EMRİ
Dönemin İstanbul İl Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ve Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun’un ise “görevi kötüye kullanma” suçlamasından 6 yıla kadar hapisleri istendi. Savcı Kökçü başsavcılığa sunduğu iddianamede, daha önce haklarında “tasarlayarak kasten öldürmeye yardım”, “resmi belgede sahtecilik”, “resmi belgenin yok edilmesi ve gizlenmesi” ve “görevi kötüye kullanma” suçlarından yakalama kararı çıkarılan ve hakimlikçe yapılan sorgularından sonra serbest bırakılan 9 şüpheli hakkında yeniden yakalama emri çıkarılmasını talep etti.
Bu şüpheliler ise İstihbarat Dairesi eski Başkan yardımcısı Coşkun Çakar, İstihbarat Dairesi Teknik Şube eski Müdürü Yunus Yazar, İstanbul İstihbarat Şube eski Müdürü Ahmet İlhan Güler, Trabzon İstihbarat Şube eski Müdürü Faruk Sarı, polis memurları Mehmet Ayhan, Onur Karakaya, İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube eski Müdür Yardımcıları Bülent Demirel ve Osman Gülbel ile C-2 Büro eski Amiri Yılmaz Angın idi.
EKSİK KALIRDI
Dink ailesi avukatlarından Hakan Bakırcıoğlu, Dink cinayetinde kamu görevlilerinin bütünsel sorumluluğunun olduğunu ve tüm kurum görevlilerinin cinayete iştirak ettiklerini birçok kez beyan ettiklerini belirtti. Bakırcıoğlu, “Dink cinayetine ilişkin iddianamenin yalnızca ‘cemaat’ denilen yapı ile ismi zikredilen kişiler hakkında düzenlenmesi durumunda soruşturma ve dava iç çatışmanın aracı haline getirilmiş olacaktı.
Ramazan Akyürek ve Ali Fuat Yılmazer’in Dink cinayetine iştirak ettikleri ne denli tartışma dışı ise Ahmet İlhan Güler, Reşat Altay, Engin Dinç, Celalettin Cerrah ve Sabri Uzun’un da Dink cinayetine iştirak ettikleri tartışma dışıdır. İddianamenin elbette ki Güler, Altay, Dinç, Cerrah ve Uzun’u içerecek şekilde düzenlenmesi gerekmekte idi. Aksi halde iddianame eksik ve meşruluğu da tartışmalı bir iddianame olacaktı” diye konuştu.
Kaynak: Canan Coşkun | Cumhuriyet