Kusurlarını örtmek için sansür silahını kullanıyorlar

Cumhuriyet gazetesi genel yayın yönetmeni Can Dündar medya ve sansür ile ilgili çok önemli açıklamalarda bulundu.
Cumhuriyet'ten Can Dündar'ın bugünkü yazısının bir bölümü şöyle: 

Bir fotoğrafı tartıştık geçen hafta...

Şakağına silah dayanmış bir savcının son fotoğrafını... 

Bunun yayımlanmasının etik olup olmadığını... 

Aslında sağlıklı bir mesleki tartışma doğabilirdi bu sorudan... Eğer ki Başbakan “ahlaksızlık” suçlamasıyla devreye girip fotoğrafı yayımlayan gazetelere cenaze törenini yasaklamasaydı. 

Onun müdahalesi, medya etiğini ilgilendiren bir tartışmayı, basın özgürlüğü zeminine çekti. 
Ve Cumhuriyet de tepkisini, dik duran başyazılarla, Başbakan’ı dava ederek gösterdi.

KARARI GAZETECİLER VERİR

Okurlarımız bilir; Cumhuriyet, insan yaşamını, aile hassasiyetlerini, özel hayatı ilgilendiren konularda hassastır. 
Öldürülmüş bir çocuğun ailesini meydanlarda yuhalatanların ağzına bile almaması gereken “vicdan” kelimesi, bu gazetenin temel meselesidir. 

Cumhuriyet’in Yazı işleri’nde tartışıp kullanmama kararı aldığı fotoğraf ve haberler, bunun kanıtıdır. 

Neyin haber olup olmadığının kararı ise kusur örtmeye çalışan hükümetlerden veya o hükümetlerin gözüne girmeye çalışan basın görevlilerinden önce, gerçek gazetecilerindir.

ASIL AHLAKSIZLIK

Master tezimi ODTÜ’de
“terör haberlerinin medyada veriliş biçimi ve iktidar sansürü”üzerine yazdım. Bu konuda ulusal ve uluslararası literatürü taramışlığım var. 

Tezimin sonunda ulaştığım sonuç şuydu: 

“Genelde iktidarlar, kendi kusurlarını örtbas etmek için sansür silahını kullanırlar.Terör meselesinde de sansürün temel amacı, onun propaganda faaliyetine engel olmaktan ziyade hükümetin beceriksizliğini örtbas etmektir.” 

Bu tez, son olayda birebir kanıtlandı. 

Adliye baskını, saldırganların binaya girişinden, operasyonun yapılışına kadar büyük skandaldı. Ve hükümet, bu skandalı örtbas etmek için yine sansür silahını ve“ahlaksızlık” ithamını kullandı. 

Olayın bütün vahametini ortaya koyan, internette anında yayılan ve dünya medyasında da yer bulan bir fotoğrafı, Hükümet’in zaafını ortaya koyuyor diye gizleyemezdik. 

Bu tavır “ahlaksızlık” ise, baskın gecesi, Türkiye karanlıktayken Cumhurbaşkanı’nın oğlunun vakfına üniversite kurma izninin, Meclis’ten yangından mal kaçırır gibi çıkarılmasına ne ad takacağız? 

Bu uyanıklığa manşetinden dikkat çeken de yine Cumhuriyet oldu geçen hafta...

TERÖRİST Mİ?

“Terörist” tanımına gelince... 

Bize bu tanımı neden kullanmadığımızı soranlar, Hükümet PKK ile müzakereye başladığından bu yana “bebek katili” vs. benzeri sıfatlardan neden vazgeçtiklerinin hesabını vermeli önce... 

İlkemiz, haberi her türlü sıfattan kurtarmak, olabildiğince nesnel sunmaktır. 

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

    :

    :

    :

    :

    "Kusurlarını örtmek için sansür silahını kullanıyorlar" hakkında Tweetler

    DİĞER GÜNDEM HABERLERİ